İspanya’daki Tren Kazasının Düşündürdükleri-Can Güvenliğinin Sınıfsal Ayrımı Olmamalıdır
Dünya, geçtiğimiz günlerde, İspanya’dan gelen bir tren kazası haberiyle sarsıldı. Alvia markasıyla pazarlanan yüksek hızlı tren, bir kurpta raydan çıkarak devrildi ve onlarca masum canın yitmesine, bir o kadar da yaralanmaya neden oldu. Ancak; kazanın etkileri; yalnızca ölümler, yaralanmalar ve maddi hasarla sınırlı değildi. Demiryolunun en güvenli ulaşım türü olduğunu söyleyen bizler; söylemimizin (ölmese bile) yara aldığını hissettik.
Bugün sabah yeniden işlemeye başlayan kentiçi (banliyö) trenlerinin şarkısıyla uyandım. Öksüzlükten kurtulduk… Serçelerin sabah şarkısına trenlerin kanat sesleri de eşlik ediyor şimdi. Evin eteğine sürünerek geçiyorlar delişmen kediler gibi… Ne güzel! Size, Kentvedemiryolu’na değişik tarihlerde yazılıp yayımlanmış içinden tren geçen şiirlerimden bir seçme yaptım iletiyorum. 29 Temmuz 2013, Ankara.
Bu yazıyı noktaladığım gün (25 Temmuz 2013) İspanya’dan gelen korkunç bir tren kazasıyla sarsıldık. Bu feci kazada onca can yitiren İspanyol halkına, İspanya demiryolcularına içtenlikle başsağlığı dileyerek… Ne diyelim, tarihten söz ederken adını andığımız bu güzel ülkeye, şimdi böyle bir not göndermek de varmış… Tarihin traverslerinde gezinirken, nerden bilebilirdik gelip yine raylara takılacağımızı.
Geçen gün kentvedemiryolu adlı facebook sayfasında eski demiryolcuların sosyal yaşamları konu edilince, ben de İzmir’in demiryolu dünyasını şöyle bir düşündüm. “İzmir’in demiryolu dünyası” derken, 60’lı ve 70’li yılları kastettiğimi belirtmek isterim. İzmirli demiryolcular, çalışma hayatı dışındaki hayatlarını nasıl geçiriyorlardı? Ne gibi merakları vardı, nerelere gidip, nasıl vakit geçiriyorlardı?
Yazar Ahmed Haşim’in “Müslüman Saati” başlıklı yazısı; günümüzde de yaşanan, zaman bereketsizliğine okuyucunun dikkatini çeker. Ahmet Haşim’in kaleme aldığı zaman kavramının önemini; saatlerden sonra, taşıtlarda yüklenir az çok. Kara taşımacığında, seyahatlerde, otomobil ve otobüsün zamanla yarışan hızında, tren hep bir adım geridedir bizim toplumumuzda.
Haydarpaşa Gar Dönüşüm projesine karşı “Haydarpaşa Gar Asla Yalnız Kalmayacak” şiarı ile yürütülen mücadele kapsamında 58’incisi yapılan Perşembe gar merdiven eylemi saat 20.00 da sloganlarla başladı. Eylemde konuşan Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası Genel merkez Yönetim Kurulu üyesi Hasan BEKTAŞ sürdürülen bu onurlu ve inatçı mücadelenin öznesi oldukları için onur duyduklarını ve örgüt olarak destek vermeye devam edeceklerini söyledi. Haydarpaşa dayanışması adına basın açıklamasını ise BTS 1 Nolu Şube Hukuk sekreteri Ersin Albuz okudu.
Taksim Dayanışmasını oluşturan emek/meslek örgütleri, demokratik kitle örgütleri, siyasi parti temsilci ve yöneticilerinden yaklaşık 42 kişi gözaltına alınmasını Haydarpaşa Dayanışması yayınladığı bir basın açıklaması ile protesto ederek, gözaltına alınan arkadaşlarının serbest bırakılmalarını istemiştir. Basın açıklamasının tam metni aşağıdadır.
01 Temmuz 2013 günü Habertürk TV’de Ak