Kent ve Demiryolu Menü

Kalıcı Başlantı:

Grev… Grev…Dostluk treni 3 gün yok

(yorumlar kapalı)

 kdYunanistan da Sosyal Güvenlik yasalarında reform adı altında yapılmak istenen değişikliklere karşı emekçilerin tepkileri yükselerek devam ediyor.

Yunanistan hükümetinin sosyal güvenlik alanında gündeme getirdiği “reform” paketlerine karşı çıkan işçi ve emekçilerin tepkisi büyüyor. Bu ayın başında Atina merkezinde, Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu tarafından yapılan gösteriye binlerce kişi katıldı. Meclisin önünde bir grup işçinin meclise girmek ve talepleri yetkililere iletmek isteği polis barikatıyla karşılanınca işçiler ve polis arasında arbede yaşandı.

Pirea limanında yapılan gösteriye ise liman ve deniz taşımacılığı işçileri yoğun olarak katıldı. Yerel yönetimlerde çalışan işçilerin örgütlü bulundukları sendikalar 10-12.03.2008 tarihleri arasında greve çıkmışlardır. Elektrik işçileri ise yeni üniteleri kapatarak greve devam ederken ülke genelinde elektrik yüzde 50 oranında düştüğü açıklandı. Elektrik işçilerinin grevinin yasa dışı ilan edilmesi için şirket tarafından açılan dava ise işçilerin mahkeme salonuna zorla dolarak protesto etmesi sonucu dava ertelenmişti.

Son olarak da demiryolu çalışanları hak kayıplarına neden olacak reform adı altındaki yasaya karşı tepkilerini göstermek için grev kararı aldılar. Bu grev nedeni ile iki ülke arasında çalışan 2 adet yolcu treni de karşılıklı olarak 3 gün süre ile etkilenecek ve çalışmayacaktır.

Demiryollarında örgütlü sendikaların almış oldukları karar gereği yapılacak olan grev nedeni ile 2005 Temmuz ayından buyana İstanbul-Selanik hattında karşılıklı hizmet veren Dostluk/Filia Ekspresinin İstanbul Pityon arasındaki, 17-18-19-20 Mart 2008 Pityon İstanbul arası seyri 18-19-20-21 Mart 2008 tarihlerinde, İstanbul Atina arasında çalışan Posta treninin Uzunköprü Pityon ve Pityon Uzunköprü arasındaki seyirleri ise 18-19-20 Mart 2008 tarihlerinde iptal edildiği açıklanmıştır.

TCDD den dün yapılan açıklama da yolcuların almış oldukları bilet ve yatak süpleman ücretlerinin kesinti yapılmadan iade edileceği belirtilmiştir.

Grev nedeni ile Dostluk ekspresi 3 gün işlemeyecek. Ancak dostluk trenin 3 gün çalışmaması her iki ülke halkı ve emekçileri arasındaki dostluğu, dayanışmayı kesintiye uğratmayacaktır. Hak kayıplarına karşı Yunanistan emekçilerinin kazanımları bizim kazanımlarımızdır.

Sermayenin küresel saldırısına karşı küresel direniş sergileyebildiğimiz gün başarının ve kazanımların yaşanmasının kaçınılmaz olduğu bir gerçek olarak ortada durmaktadır.

Dostluk  ekspresindeki bir yolculuk anısınıda sizlerle buradan paylaşmak istiyoruz.

Selanik – İstanbul…Dostluk/Filia ekspresi

Geçtiğimiz hafta trenle Selanik’e ve oradanda yine trenle Atina’ya gittim. İlk defa trenle bu kadar uzun bir seyahat gerçekleştirdim, heyecan vericiydi benim için.

Saat 20.00’de kalkacak Dostluk/Filia expresi için Orient express’in son durağı Sirkeci’ye geldiğimde saat henüz 18.30’du. Bursa’dan geldiğim için herhangi bir aksiliğe karşı erken geldim. Sirkeci’de beni kısa boylu, eski ve kalın bir ceketli, bıyıklı ak yüzlü 60lı yaşlarında porter amca karşıladı.

Sirkeci’nin dokusu ve porter’ı aynı karede görünce bir an kendimi 1900’lü yıllarında başında hissettim. Daha bir buçuk saatim olduğu için bavullarımı ona teslim edip Sultan Ahmet sokaklarına dalıp gittim. Bir yandan bavulların hala olup olmadığını düşünürken diğer yandan da biletim ve pasaportumu kontrol ederekten Sirkeci’ye tekrar girdiğimde bekleme salonunun buğulu camıından dışarıdaki bavullara bakarken gördüm onu, 2 bavulu birbirine bağlamış, içeriden de bir şey olmasın diye gözlerini ayırmadan onlara bakıyordu. Memleketim adamı işte dedim, gözlerimde ıslanmadı değil hani.

Saat 20.00 olduğunda 2. vagon, 32 nolu kompartımanımda yerimi almıştım. Vagon görevlileri iyi giyimli, bıyıksız ve kibar adamlardı. Güzel bir Türkçeyle bilgi verip her konuda yardımcı olabileceklerini söyleyip beni kompartımana kadar götürdüler. Mini buzdolabı, lavabosu, kutuda sabunu, aynası, askılığı, ayarlanabilir kliması ve dolabıyla küçük bir otel odasını andırıyordu.

Hareket etmemizle birlikte görevliler temiz çarşaf ve yastık kılıflarını dağıttılar. Hemen arkasından çay, kahve servisi takip etti. Daha önceden edindiğim bilgiler doğrultusunda trende restoran olmadığını bildiğimden. 1 şişe kırmızı şarapla plastik bardak ve ufak paket fındığımı almıştım yanıma. Ama tirbuşonu unutmuşum ve şişe bitince uzanıvereceğim beyaz çarşaflı yatak da üstelik hemen üzerimdeydi, saatleri oturarak geçirdiğim bel ve ayak ağrılarıyla sonuçlanan uçak yolculuklarından sonra bu benim için tamamen bir rüya yolculuğa dönüşmüştü.

Yenikapı, Zeytinburnu, Bakırköy derken Trakya’nın içlerine girmeye başladık. Gece karanlığında trendeki yabancıların gecekondu öbeklerini görmediği için mutluydum, saat 01.30’da Uzunköprü’ye vardık, pasaportları polis vagonlara girip topladı, bende bu arada köy bakkalını andıran ve sadece sigara ve içki bulunan duty shop’a girdim.

Üzülmeyin çünkü Yunan tarafında bu bile yok. Yaklaşık bir buçuk saat yolculuktan sonra Saat 03.30‘da Pition’da döküntü bir istasyondan başka bir şey yoktu bizi karşılayan. Yine pasaport kontrol sesleriyle bölünen uyku ve pantolon giyme merasimiyle keyfim biraz kaçmıştı. Yanlışlıkla eşimin eşofmanını pijama olarak aldığımdan, her inişte pantalonu giymek zorunda kaldım. Eşofmanlarıyla trenden inen insanların arasında pantalonlu, tedariksiz, hiç uyumamış görüntüsü veren insan olmak, pijamayla vereceğim görüntüden daha iyiydi. Ve yine düdük sesiyle hareket…

Sabah ışıklarıyla uyandığımda Selanik’e 2-3 saat mesafedeydik. Tavuklu bahçeler, demir filizli binalar, dağınık yerleşimli evler tanıdık gelsede bizdeki gri renge nazaran beyaz boyalı evler daha bir sempatik geliyordu gözüme. Bunun dışında yanındaki minare yerine kubbelerin tepesindeki haçlar bir diğer farklılıktı tabii ki. Alçak evler yüksek apartmanlara dönüşürken Selanik’e yaklaştığımızı anlamıştım.

Saat 10.00 gibi istasyona girdik. Görevlilerin günaydın ve iyi gün dilekleriyle bavullarımı indirirken trenle gelmek kararı için kendimi de tebrik ediyordum.

Tren yolculuğunun havası bir başkaymış gerçekten. Camlarda uygulanacak ses yalıtımı ve LCD ekran eğlence sistemiyle bu trenlerin daha da güzel olabileceğini belirtmekle birlikte buradan TCDD’ye servisi için teşekkürlerimi iletiyorum.

El Mojoya

http://www.skyscraperlife.com/turkuaz-cafe/4403-selanik-stanbul-dostluk-filia-ekspresi.html

 

 

 

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Yazar: www.kentvedemiryolu.com