Kent ve Demiryolu Menü

Kalıcı Başlantı:

Medine-İ Münevere Tren Garı

(yorumlar kapalı)

resim

18 Mart 2010 ilâ 26 Mart 2010 tarihleri arasında Umre ziyareti yapmak için Suudi Arabistan’a gittim. Bu arada özel merakım olan Medine tren istasyonuna gitme imkânını da buldum.

resim

İstanbul’dan Paris’e kadar uzanan demiryolları projesinin tamamlanması ile birlikte batı dünyasının doğuya bağlanması ve bütün semavi dinlerin beşiği olan kutsal topraklara Kudüs, Medine ve Mekke’ye ulaşımı kolaylaştırmak amacı ile bir demiryolu yapılması fikri imparatorlukta gelişmeye başladı. 2 Mayıs 1900 tarihinde Sultan 2.Abdülhamit uzun yıllar hayal ettiği "Hicaz Demiryolu" projesini hayata geçireceğini ilan etti. İleride Bağdat hattı ile birleşecek demiryolu Şam’dan başlayıp Medine, Mekke ve Cidde’ye ardından Yemen daha sonra orta Arabistan üzerinden Basra’ya ulaşacaktı. Sultan Abdülhamit’in proje ile ilgili fikrini açıklaması Batı’da alay konusu olurken bütün İslam aleminde sevinç ve coşku ile karşılandı. Çünkü söz konusu olan yol bir inanç yoluydu. Bu proje diğer demiryollarının aksine yalnız öz kaynaklar ile gerçekleştirilecekti aynı zamanda İslam aleminden gelen bağışlar da kabul edilecekti. Tahmini maliyeti 4 milyon Osmanlı altın lirası olan projenin yarıya yakın miktarı bağışlardan karşılanmıştı. Medine’ye kadar olan bölümü 1900 km.yi bulacak olan Hicaz Demiryolu inşaatı 1 Eylül 1900 tarihinde Şam’da yapılan törenle başladı.

resim

Bu inşaatın yapımında çoğunluğu Osmanlı tebaasından 43 mühendis ile birlikte 7500 den fazla Osmanlı askeri görev almış, Medain-i Salih’den başlayarak Medine’ye kadar olan bölümde ise tamamen Müslüman mühendis, teknisyen ve işçiler çalışmıştır. Hicaz demiryolu emperyalist güçlerin tüm engelleme çabalarına karşın son istasyonun yapımı ile birlikte Medine’ye kadar tamamlanmış ve 1 Eylül 1908 tarihinde işletmeye açılmıştır. Haziran 1916 tarihine kadar süren dokuz yıllık ömrüne rağmen Hicaz Demiryolu sağladığı kolay ulaşım sayesinde bölgenin kültürel ve ekonomik kalkınmasında önemli rol oynamıştır. Ayrıca bu proje birçok mühendis ve teknisyenin ilk tecrübe ve yetişme yeri olmuştur. Burada bilgi ve tecrübe sahibi olanlar daha sonraları Türkiye Cumhuriyeti demiryollarının yapılmasına büyük katkı sağlamıştır.

resim

24 ve 26 Mart 2010 tarihlerinde iki kere ziyaret ettiğim Medine tren garı dört tarafı duvarla çevrili olan ve 150 dönüm olarak tahmin ettiğim bir araziyi kapsıyordu. Önceleri bir müze olarak kullanıma açılmış olan bu istasyon ziyaretçi sayısının az olması gerekçesi ile kapatılmıştır. Resimlerin tamamı tarafımdan 24 ve 26 Mart tarihlerinde çekildi.

resim

Halen Hamidiye-Hicaz Demiryolunun Suriye ve Ürdün’de kalan bölümleri turistik amaçlar için zaman zaman çalıştırılmaktadır. Fakat Suudi Arabistan’da kalan hat ise bakımsızlıktan ve önem verilmediğinden güzergâh belli olmakla birlikte tümüyle kaybolmuştur. Şimdilerde Medine-Mekke ve Cidde arasında bir hızlı tren hattı inşa edilmektedir.

resim

Şam-Medine tren hattının genişliği 1050 mm idi. Bu hattın yapımında şimdiye kadar bilinen üç çeşit madalya basılmıştır. İlk madalya (Hamidiye-Hicaz Demiryoluna hizmet eden hamiyetmendane mahsus madalyadır) ibaresi olan madalyadır. Bu madalyalar altın ve gümüşten basılmıştır. İkinci madalya ise (Hamidiye-Hicaz Demiryolu Maan mevkiin resm-i küşadı yadigârı 1322) yazılı madalyadır. Üçüncü madalya ise hattın Medine-i Münevvere’ye varışı ve Ayn-ı Zeliha suyunun şehre getirilmesi anısına basılmış olup altın, gümüş ve bakırdan basılmıştır. Su şehre demir borular ile getirilmiştir. Madalyanın tarihi H.1326 (M.1908) dir.

resim

İngiliz’lerin bu topraklarda petrol olduğunu anlamalarından sonra bu hattın tahribine ait planlarını gerçekleştirmek üzere casus Lawrence’in tahrikleri ile bütün Arap alemi bağımsızlık peşinde koşmaya başlamıştır. O kadar ki Kudüs İngiliz’ler tarafından işgal edildiği gün "Kudüs kurtuldu" diye bayram yapmışlardır.

resim

Hamidiye-Hicaz hattında çalıştırılan lokomotiflerin 93 tane olduğu anlaşılıyor, bunların tamamına yakını Almanya’da imal edilmiştir. Sonraları birkaç lokomotifte İsviçre’de imal edilmiştir.24 ve 26 Mart tarihlerinde Medine’de iki tane gördüm, bunlar açıkta oldukları için epey paslanmış haldeydiler. Arkalarında ise dağılmak üzere olan birkaç vagon vardı.

resim

Hamidiye-Hicaz demiryolunun inşaatı 1 Eylül 1900 tarihinde başlamıştır. 1906 yılında 233 km.lik Maan-Tebuk, 1907 yılı içinde 288 km.lik Tebuk-Elula’dan sonrası Müslüman olmayanların ayak basmaları dinen yasak olan kutsal toprakların başlangıç noktası idi. Bu nedenle buradan başlayan 323 km.lik El-Ulâ ile Medine hattı tamamen Müslüman mühendis, teknisyen ve askerler tarafından inşa edilmiştir. Demiryolu inşaatı sırasında çok sayıda köprü, menfez, 7 gölet, 7 demir köprü, 9 tünel, Hayfa’da büyük bir iskele ve istasyon binası, ambarlar, dökümhane, işçilere mahsus binalar, boruhane, işletme binası, Maan’da bir otel, Tebuk ve Maan’da birer hastane, 37 su deposu inşa edilmiştir.

resim

Bu teknik özelliklerin dışında bu hattı diğer hatlardan ayıran özellik tren dizisinde cami vagonun olmasıdır. Hicaz hattı 30 Ağustos 1908 tarihinde büyük bir törenle açılmıştır. Özel hazırlanmış bir tren İstanbul’dan gelen misafirlerle 27 Ağustos Perşembe günü Şam-ı Şerif’ten Medine istikametine hareket etmiştir. Özel trende bir büyük salon vagon, vagon-restoran, hepsi birinci mevki üç vagon vardı. İlk tren Medine istasyonuna öğleden sonra iki civarında varmıştır.

resim

Hattın ilk istasyonu Şam-ı Şerif’ten birkaç kilometre uzakta olan Kadem’de idi, daha sonra Şam-ı Şerif’in içine taşınmıştır.

Medine tren istasyonunun iç ve dış taraflarında birer saat ve tuğra olduğu eski fotoğraflardan anlaşılmaktadır ancak bunların akıbetinin ne olduğunu anlamak mümkün olmadı.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Yazar: Celil Ender