Ayağınız Alışsın
15-17 Ekim 2008 tarihlerinde Haydarpaşa Gar’ın trenlere ve halka kapatılarak gerçekleştirilen 2. Uluslararası demiryolu sempozyumunun son gününde TCDD Ticaret Dairesi Başkanı A.Gül ve Şube Müdürü H.Pekin "Ankara İstanbul-Hızlı Tren Fiyat Tahmin Araştırması" adlı sunumlarında TCDD tarafından Ankara- İstanbul, Ankara-Konya ve Konya İstanbul arasında başlatılacak Hızlı tren seferlerinin muhtemel yolcu sayısını, yolcuların seyahatten beklentilerini ve bu yolcuların ödeyebilecekleri (ödemeye razı oldukları) seyahat ücretlerini tespit etmeye yönelik yapılan çalışmayı ayrıntılı olarak anlatmıştı.
Sunumun "Farklı Fiyat sorularının incelenmesi" başlığı altındaki sonuç bölümünde "Farklı fiyat seviyelerinde Hızlı Treni tercih edip etmeyecekleri sorusuyla yolculardan doğrudan alınan fiyatlar çaprazlanmıştır. Bu tablonun önemi, bir fiyat bildirmiş yolcuların aslında hangi fiyat seviyelerine razı olduklarını göstermesidir. Doğrudan sorulduğunda 10 YTL fiyatın uygun olacağını söyleyen yolcuların diğer soruya verdikleri cevapla aslında 40 YTL’ ye razı oldukları anlaşılmaktadır. 45 YTL fiyat verenlerin aslında razı oldukları fiyat seviyesinin 60 YTL olduğu görülmektedir. Bu çapraz tablolardan ortaya çıkan en belirgin sonuç; Kesinlikle tercih ederim diyenler için baz alınan fiyat yaklaşık olarak geçerliyken, nispet daha olumsuz cevap şıkları arasında çok büyük bir oynama olmadığıdır." şeklinde bir değerlendirme mevcuttur.
4352 yolcu üzerinde yapılan tercih ve ücret belirlemeye yönelik anket çalışmasında deneklere öğrenci indirimi ve trenin Eskişehir Ankara arasında çalışması halinde ücretin ne kadar olması gerektiği yönünde bir soru sorulmamıştır. Bunun iki gerekçesi olabilir. Ankara İstanbul arasının ücret tespiti yapıldıktan sonra Eskişehir Ankara arası mesafe üzerinden ücret belirlenebilir. Ya da bu çalışma yapıldığında trenin uzunca/kısa bir süre Eskişehir Ankara arasında çalıştırılabileceği öngörüsü yapılmamıştı.
Uzunca veya kısaca dememizin iki nedeni vardır. Eskişehir Ankara arasında 29 Mart 2009 tarihinde yapılacak yerel seçime yönelik olarak başlatılacak olan (aktarmalı+hızlı ve konvansiyonel hatlı) hızlı tren seferleri seçimlerden sonrada devam ettirmek zorunda kalınabilir. Bu uzak ihtimal olarak gözükmektedir. Çünkü Eskişehir Gar’ın yeraltına alınması için ihale yapılmış ve kazma vurulmuştur. Şu an için inşaat hızlı tren seferlerine başlanacağı için devam etmese de seçimden sonra devam edecektir. Eskişehir Garın yeraltına alınması inşaatı süresince Eskişehir geçişi için Garın kuzeyinde elektriksiz sinyalsiz tek yollu yaklaşık 40 km lik bir geçici demiryolu hattı inşa edilecektir. Bu nedenle de Ankara Eskişehir arasında çalışan birçok yolcu ve yük treni seferi iptal edilecektir. Ankara Eskişehir arasında ve aktarmalı İstanbul çalışacaktır. Hızlı treni ve yolcularını şantiyeli günler beklemektedir.
Aktarmalı olarak Haydarpaşa’ya gitmek isteyen yolcular Ankara’dan hızlı trene binecek 90 dakika sonra Eskişehir’de soğuk-sıcak, gece-gündüz demeden CAF’dan inip, orada bekleyen konvansiyonel trene aktarma yapılacaktır. Bu aktarma zaten trenlerden soğumuş yolcuyu iyicene trenlerden soğutacak. Hele gece aktarma yapanların vay haline. Daha yeni daldığı uykusundan uyandırılan çoluk-çocuk, yaşlı genç insanlar apar topar eşyalarını trenden indirip, diğer trene geçecek. Tekrardan giyinecek, soyunacak, toparlanacak, uykusu iyicene açılacak aman ne güzel? Niçin? Hızlı Trene binmiş olmak için. Tabi Haydarpaşa’dan konvansiyonel trenlere binen yolcuları da Eskişehir’de aynı çile beklemektedir.
İstanbul’a hızlı+ aktarma treni ile gitmek isteyen yolcuya 2 farklı bilet verilecek bu biletlerde yolcunu aynı vagon veya koltukta yer verilme imkanı olmayacak. Hızlı tren gecenin bir saatinde Eskişehir’e varacak. Sonra yolculara "eşyalarınızı toplayın Eskişehir’e gelmek üzereyiz" anonsu yapılacak ve Eskişehir’de trenden inen yolcu aynı peronda bekleyen bağlantı trenine bavulunu taşıyarak yerleşecek. Tabi yolda bir kere daha bilet kontrolü, tekrardan bir telaş, valizleri yerleştirme, beraber yola çıktığı eşi çocuğu belki bu defa yanına düşmeyecek (2+1 sisteminden ötürü) Olur mu olur.
Aktarmalı hızlı tren işletmeciliğindeki tüm bu zorluklar öngörümüzün gerçekleşmesi durumunda ise TCDD büyük ihtimalle B planını uygulamaya koyacaktır. Demiryolları "hız" tutkusundan vazgeçerek CAF’ları eski yola sokup aktarmayı kaldıracaktır. Tabi bu duruma CAF üreticisi İspanyollar OLEY der mi bilinmez.
Hızlı trenin 2 ay ücretsiz olması yasal mı?
Aktarmalı hızlı trene yolcu talebinin olmayacağını düşünen Ulaştırma Bakanlığı 1856 yılında işletmeye açılan Adana Tarsus Mersin demiryolunda tren şirketinin halkı trene alıştırabilmek için, bir ay süreyle herkesi ücretsiz taşımasını örnek almış olacak ki "hızlı tren 2 ay ücretsiz olsun vatandaşın ayağı alışsın"(*) önermesini yapmıştır.
Bu önerme yapılırken unutulan görmezden gelinen birkaç husus vardır.
Adana Mersin Tarsus arasında tren işletmeciliği yapan özel bir şirkettir. Anakara Eskişehir arasında hızlı tren işe bir kamu kuruluşu olan TCDD tarafından işletilmektedir. Kamu hizmetlerinden tüm vatandaşların eşit oranda yararlanması esastır.
19 Ocak 2002 Tarih ve 24645 Sayılı resmi gazetede yayımlanan 4736 sayılı kanunun 1 maddesinde şöyle denilmektedir. "Genel bütçeye dahil daireler ile katma bütçeli idareler, bunlara bağlı döner sermayeli kuruluşlar, kanunla kurulan fonlar, kefalet sandıkları, sosyal güvenlik kuruluşları, genel ve katma bütçelerin transfer tertiplerinden yardım alan kuruluşlar, kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıkları ile müesseseleri, il özel idareleri ve belediyeler ile bunların kurdukları birlik, müessese ve işletmeler, özel bütçeli kuruluşlar, özelleştirme işlemleri tamamlanıncaya kadar, 24.11.1994 tarihli ve 4046 sayılı Kanuna tâbi kuruluşlar ve özel hukuk hükümlerine tâbi, kamunun çoğunluk hissesine sahip olduğu kuruluşlar, kamu banka ve kuruluşları ile bunlara bağlı iş yerleri ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarınca üretilen mal ve hizmet bedellerinde işletmecilik gereği yapılması gereken ticarî indirimler hariç herhangi bir kişi veya kuruma ücretsiz veya indirimli tarife uygulanamaz"
Kaldı ki bu madde kapsamında çıkartılan Bakanlar Kurulu kararı gereği TCDD’de çalışan işçi ve memur statüsündeki bütün personelin yılda 2 defa kullandıkları trende ücretsiz seyahat hakkı(PERMİ)uygulaması kaldırılmıştır.
Yine TC Anayasasının 10 maddesindeki "Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar." hükmü gereği de hızlı trende ücretsiz taşıma anayasanın eşitlik ilkesine aykırıdır.
Bakan Yıldırım ücretsiz taşıma önerisini "Vatandaşımızın ayağının hızlı trene alışması lazım. Teknoloji ile tanışması, o konforu görmesi lazım. İşletmede öncelikle teşvik edici tedbirlerin gözetilmesi lazım. Daha sonra başa baş, destek almadan, kendi geliri ile giderini karşılayacak, küçük bir de kar edecek şekilde hattın işletilmesi politikası güdülecek" sözleri ile açıklık getirmeye çalıştı.
Yukarıda açıkladığımız üzere "ayak alışsın" türünden ve mahalle bakkalı yaklaşımı ile kamu yönetimi olamaz. Yolcunun ayağı alışmasa günümüz ekonomik hayatında kullanılan hangi promosyon uygulanacak.
"teknoloji ve konfor ile tanışmak" Haydarpaşa Ankara arasındaki seyahat süresinden bir iki saat kazanmak ve bu bağlamda hızlı trenden inip konvansiyonel trene aktarma olmak ise, yolcu bu teknoloji ise olmaz olsun demesi için aktarmalı trene bir defa binmesi yeterli olacaktır. Bu nedenlerdir ki yapılan anket ve saha çalışmasına güvenilmiyor "ayağı alışsın" önermesi yapılıyor.
Bakanlık açıklamasında, Binali Yıldırım, "yolculu deneme seferi" ifadesinde amaç, "yolcu davranışlarının ölçülmesine (yolculara yönelik hizmetin, konfor, büfe, tuvalet, klima, koltuk, anons vb.) ve müşteri ilgi memnuniyetinin, işletmenin daha verimli, başarılı olması için yolcu davranışlarının, beklentilerinin ölçülmesine vede yolcu talebi doğrultusunda tren saatleri ve hangi sıklıkla seferlerin düzenleneceğinin belirlenmesine yöneliktir" denildi.
Tabi tüm bunların projenin başlangıç aşamasında ortalarında ve sonlanmasına yapın yapılacak saha ve anket çalışması ile belirlenmesi ve buna göre planlama yapılması gerekirdi. Bu yönde yapıldığı bilenen ve açıklanan bir anket çalışması vardır. Görüldüğü üzerede bu anket çalışması tren sefere konmadan evvel bir değerlendirme ölçütü olarak bile görülmemektedir.
Hızlı tren bilet ücretlerine ilişkin bir soru üzerine de Yıldırım, bilet ücretlerinin maliyetle başabaş olacağını ifade etti. Hızlı trenin kendi kendine dönen bir anlayışla çalışacağını kaydeden Yıldırım, "Öğrencilere de iyilik yapılması benim de talebim" (**)dedi.
Ülkemizde Kamu Kurumlarının işletmeciliğini yaptığı tüm toplu ulaşım araçlarında 4736 sayılı kanun kapsamında öğrenci indirimi uygulanmaktadır. Bu indirim ilk uygulandığı yıllarda %50 oranında iken Ulaşım hakkının piyasalaştırılması sonucu %10 lar civarına düşmüştür. Hızlı tren işletmeciliğinde de diğer trenlerde olduğu üzere öğrenci indirimi uygulanacak olup, bunun bakanlığın "iyilik yapılması" önermesi ile gerçekleşecek bir durum değildir.
Sonuç "ayak alışsın" önermesinin yasal dayanağı yok. "öğrencilere iyilik yapılması" ise iyilikten öte yasal bir gereklilik.
(*) http://www.lojiport.com/news_print.php?id=11143
(**) http://www.lojiport.com/news_detail.php?id=11140
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Yazar: kentvedemiryolu