Taş Yerinde Ağırdır, Ya Taş Gibi Ayrılık Çeşmesi ?
Osmanlı Padişahları’nın ordusuyla Anadolu seferine çıkarken, hacı adaylarının ise Bağdat’a hareket ederken sevdiklerinden ayrıldığı nokta olduğu için "Ayrılık Çeşmesi" denilen çeşmenin 407 yıl önceki kimliğine kavuşturulması amacı ile restitüsyonunun (orijinal haline uygun proje) hazırlanması için İstanbul Arkeoloji Müzeleri Müdürlüğü denetiminde Kadıköy Belediyesi tarafından bir kazı çalışması başlatıldı.
İstanbul 5 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun aldığı karar gereğince bir kısmı toprak altında kalan çeşmenin orijinal halinin, parseldeki oturum alanının ve namazgâh kısmının olup olmadığının belirlenmesi için İstanbul Arkeoloji Müzeleri Müdürlüğü denetiminde, kazı çalışmaları başlatıldı. Ayrılık Çeşmesi’nin orijinal halinin ortaya çıkarılması amaçlanan kazı çalışmaları bittiğinde, proje kapsamında çeşme aslına uygun olarak restore edilecek.
Ayrılık Çeşmesi’nin orijinal halinin ortaya çıkarılması amaçlanan kazı çalışmaları mezarlığın duvarına asılan afişle halka duyurulmaktadır.
İnşaatı devam etmekte olan Kadıköy-Kartal Raylı Taşıma Sistemi ile Marmaray’ın ve ihale aşamasına gelen Ümraniye Raylı Sistemi’nin birleşme noktası Natülüs önünde Ayrılık Çeşmesi adıyla bir istasyon yapılması planlanmaktadır. Gebze’den gelen marmaray hattı Söğütlüçeşme’den sonra İbrahimağa köprüsünden önce Ayrılık Çeşme’nin hizasından geçerek AVM’nin önündeki İstasyona ulaştırılmak isteniyor.
Marmaray CR! Projesi nedeni ile Ayrılık Çeşme Sokak üzerinde bulunan 18 evin yıkımı yapıldı. Bölgeyi gezdiğimizde yıkılan evelerin arasında iki binanın yıkılmadığını içinde oturanların olduğunu gördük. Yıkımı nasıl engellediklerini sorduğumuzda da oturanlar aslında bu binalar resmi olarak yıkılmış görünüyor, yetkililerle anlaştık ne zaman çıkın derlerse çıkacağımıza söz verdik dediler.
Çeşmenin hemen yanında bulunan ve sarayın ileri gelenlerinin defnedildiği Ayrılık Çeşme Mezarlığı’nın da bir bölümünün yıkılacağı ileri sürülmektedir. Bu mezarlığın bakımsızlığı ve içindeki evsel atıklarla kirlenmişlikte gözden kaçmamaktadır. Bu tarihi mezarlık da sahiplenme ve bakım beklemektedir.
"Taş yerinde ağırdır" sözü bir kenara bırakılarak tarihi çeşme yerinden edilmek isteniyor. Ancak basına yansıyan haberlere göre; bozulmadan kaldırılacak olan çeşme ve çevresinde sürdürülen arkeolojik kazı çalışmalarında namazgâhın izlerine rastlandığı takdirde Ayrılık Çeşmesi’nin kaderi değişecek. Ayrılık Çeşmesinin kaderinin değişmesi CR1 Marmaray projesi ile işlevsiz hale geleceği söylenerek kentsel dönüşüme arsa olarak sunulmak istenen Haydarpaşa Garı’nda kaderini de etkileyecek.
Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Anadolu 1. Bölge Temsilciliği Yönetim Kurulu Başkanı Arif Atılgan Ayrılık çeşmesi ve çevresindeki arkeolojik kazı için kurul kararı çıkmadan önce çeşmenin bir yalağı olduğunu ayrıca bu bölgede bir namazgah bulunduğunu bu bölgenin bütünlüklü olarak korunması gerektiğini hatırlatarak şunları söylemişti. "Bir şey yapılacaksa tarihî eserleri koruyarak yapılmalı. İstanbul’un tarihi değerinde kalmasını istiyoruz, yoksa 10 sene sonra tarihî yer kalmayacak. Marmaray Projesi kapsamında Ayrılık Çeşmesi’ni yerinden kaldırırsanız bir özelliği kalmıyor. Bu çeşmenin yanında geniş bir namazgâhı ve iki yalağı varmış. Ayrıca yanında sarayın ileri gelenlerin gömüldüğü mezarlık var. O mezarlığa, 1700’lü yılların sonlarına doğru gömülme işlemi yapılmış. Yine yanından geçen Ayrılık Çeşmesi Sokağı’nın da en az 100 yıllık bir geçmişi var. İstanbul’un en eski ve kendini korumuş nadir sokaklardan biridir. . Çeşmenin yeri değişecek, evlerden 18’i yıkıldı ve mezarlığın bir bölümü de sökülecek. Bunu yapmak yerine projede değişiklik yaparak, hem Marmaray hattını buradan geçirebiliriz hem de burasını, namazgâhıyla, mezarıyla, yalağıyla ve sokağıyla tarihteki eski kimliğine göre dizaynı yapılabilirdi."
Evet geç de olsa 18 ev yıkıldıktan sonra Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Anadolu 1. Bölge Temsilciliği Yönetim Kurulu Başkanı Arif Atılgan’ın söylediğine gelinmiştir. Çeşme, yalak, mezarlık ve namazgah bütünlüklü olarak olduğu yerde korunur. 2010 Avrupa Kültür Başkenti olan İstanbul’a da bu yakışır.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Yazar: kentvedemiryolu