Kent ve Demiryolu Menü

Kalıcı Başlantı:

Demiryolu Mirasının Korunması Talebimizden Vazgeçmeyeceğiz

(yorumlar kapalı)

Haydarpaşa-Gebze ve Sirkeci-Halkalı arası demiryolu hatlarının Endüstriyel Demiryolu Mirası kapsamında koruma altına alınması için BTS, Mimarlar Odası ve ICOMOS tarafından 30.07.2007 tarihinde Koruma Kurullarına başvuru yapılmıştı. Koruma kurullarından çıkan kararlarda bina ve tesislerin korunmasının yeterli görülerek hattın bir bütünlük içinde koruma altına alınması yönünde karar çıkmaması üzerine, devam eden imza kampanyamızda toplanan 4148 imza ile koruma kurullarına Haydarpaşa-Gebze ve Sirkeci-Halkalı arası demiryolu hatlarının Endüstriyel Demiryolu Mirası kapsamında bütünlüklü olarak koruma altına alınması talebimizdeki ısrarımızı bir kez daha yineledik.

resim

 

08.06.2009

T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı

Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğüne

ANKARA

 

İLGİ: a)30.07.2007 tarihli yazı.

b) İstanbul V. Nolu KVTVKBK’nun 14.11.2007 tarih 910 sayılı kararı.

c) İstanbul V. Nolu KVTVKBK’nun 22.07.2008 tarih 1290 sayılı yazısı.

d) 25.09.2008 tarihli yazı.

e)Kültür Varlıkları Genel Müd. nün 10.10.2008 tarih 184324 sayılı yazısı

f)DLH Marmaray Bölge Müd. nün 28.08.2008 tarih 6579 sayılı yazısı

g)TCDD Genel Müd. nün 30.12.2008 tarih 18879 sayılı yazısı

h)14.01.2009 tarih 1626 sayılı kararınız.

ı)İstanbul IV Nolu Koruma Bölge Kurulunun 24.12.2008 tarih 2576 sayılı kararı.

i) İstanbul V Nolu Koruma Bölge Kurulunun 11.02.2009 tarih 1651 sayılı kararı.

k)Kocaeli Koruma Bölge Kurulunun 07.01.2009 tarih 739 sayılı kararı.

 

İlgi (a) yazı ile İstanbul’un kent içi ulaşımının önemli bir parçası olan, Haydarpaşa –Gebze ve Sirkeci–Halkalı banliyö hatlarının; sahip oldukları tarihi ve kültürel değerler dolayısıyla, tarihi kentsel ve kültürel SİT alanı ilan edilmesi talep edilmiştir. 

İlgi (b) kararda talebimizin değerlendirilebilmesi için ilgili kurum ve Belediyelerden Kadıköy Maltepe Kartal Pendik ve Tuzla ilçelerindeki demiryolu hattı, tescilli yapılar, parsel ve mülkiyet durumları ile ilgili bilgilerin 1/5000 haritaya işlenerek değerlendirmeye alınacağı karar altına alınmıştır. 

İlgi (b) kararda istenilen belgelerin kurulunuza ulaşmaması üzerine, İlgi (a) talebimizin yerinde incelenmesi için Haydarpaşa-Gebze hattına raportör görevlendirildiği ilgi (c) yazı ile TCDD’ ye bildirilmiştir.

Haydarpaşa Gebze ve İstanbul Halkalı arası demiryolunun "Endüstriyel Demiryolu Mirası" olarak koruma altına alınması için İstanbul KVTVKBK’na yapmış olduğumuz başvurunun yalnızca biz sivil toplum örgütlerinin talebi olmadığını, bu talebe toplumun tüm kesimlerinden sahiplenme olduğunu göstermek için elektronik ortamda düzenlenmiştir. İmza kampanyasına içinde Ulaştırma, şehir planlama başta olmak üzere birçok dalda bilim adamı ve akademisyen de destek olmuştur. 15.000 kişinin ad, soyad ve e-posta adreslerinin bulunduğu listeler ilgi (d) yazı ile başta Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları Genel Müdürlüğü olmak üzere ilgili kurumlara ve İstanbul KVTVKBK’na gönderilmiştir.

 

Söz konusu imza kampanyası ilgili kurumlara ulaşmasının ardından DLH Genel Müdürlüğü İlgi (f) yazısında "Marmaray Projesinin biran evvel hayata geçirilmesinin büyük önem arz ettiği, bu proje dikkate alındığında bu kesimlerde ileride fiziksel ve geometrisel değişiklikler olabileceğini bu hatların kentsel ve kültürel sit alanı olarak ilan edilmesinin uygun bulunmadığını" bildirmiştir.

 

TCDD Genel Müdürlüğü ise İlgi (g) yazısında "Marmaray’ın mevcut demiryolu güzergahının esas alınarak tespit yapıldığını, sadece kesitin yetersiz olduğu yerlerde minimum mertebede kamulaştırma yapıldığını" kurulunuza bildirmiştir.

 

İlgi (h) kararda Endüstriyel Demiryolu Mirası ilan edilerek koruma altına alınması talebimizin değerlendirilmesi için hattın yerinde incelenmesine karar verilmiştir.

 

İlgi (ı) kararda ;

Ø Yedikule Yenikapı arasında yapılacak tünel güzergahının jeolojik olarak yapılan sondajlarından elde edilen bulgulara ilişkin arkeolojik değerlendirmelerin İstanbul Arkeoloji Müdürlüğünden istenmesine,

Ø Tünellerin geçeceği güzergâhın arkeojeofizik yöntemlerden jeomanyetik, jeoelektrik ve jeoradar teknikleriyle incelenmesine ve bu incelemeye ait raporların, korunması gerekli kültür varlığı yapılar, arkeolojik kalıntılar ve sit içersinde kalan ancak korunması gerekli kültür varlığı niteliği göstermeyen yapıların Gebze Haydarpaşa Sirkeci Halkalı Banliyö hattının iyileştirilmesi ve Demiryolu Boğaz Tüp Geçiş (Marmaray) projesi kapsamındaki inşai faaliyetler ile faaliyete geçecek ulaşım sisteminden ileride etkilenmesi hususu da göz önüne alınarak projenin güvenli derinliğe inilerek gerçekleştirildiğine ilişkin teknik raporlarla birlikte sunulması durumunda konunun değerlendirilmesine,

Ø 16.04.2008 tarih 2063 sayılı kurul kararının geçerli olduğuna, Gebze Haydarpaşa Sirkeci Halkalı Banliyö hattının iyileştirilmesi ve Demiryolu Boğaz Tüp Geçiş (Marmaray) projesinin kurulumuz görev alanına giren bölümünün tamamının güncel güzergâh plan ve kesitlerinin korunması gerekli kültür varlıkları ile ilişkisi kurularak kurula iletilmesine,

Ø Neolitik tabakaya ait kalıntıların en küçük 1/200 ölçekte hazırlanacak çizimlerinin iletilmesine, kazı ile ilgili kesit çizimlerinin yapılıp yapılmadığını bildirilmesine ve yapıldı ise tüm kesit çizimlerinin kurula iletilmesine, yapılmadı ise mevcut toprak kesitlerinden bunun sağlanmasına

Ø Sirkeci Halkalı banliyö hattı üzerindeki istasyonlardan tarihi yarımada içerisinde kalan Kumkapı, Yenikapı, Kocamustafapaşa, Yedikule istasyonlarını tarihi ve mimari özellikleri nedeniyle tescil eden 08.10.2003 tarih 15422 sayılı 1 numaralı Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu kararı bulunduğunun, hattın kurulumuz görev alanında kalan bölümünün ise tamamının sit içersinde yer aldığının ilgililere bildirilmesine karar verilmiştir.

 

İlgi (i) kararda ;

Ø Haydarpaşa Gar ve çevresinin kurulumuzun 26.04.2006 tarih 85 sayılı kararı ile Kentsel ve Tarihi Sit, Haydarpaşpa tren Garından başlayarak Kadıköy ilçe sınırı bitimine (Bostancı) kadar olan demiryolu hattını içine alan 240 ada 1 parselin tescilli kültür varlığı parseli olması(V nolu Kurul’un 31.03.2004 tarih 716 sayılı kara)Bostancı Tuzla hattı üzerinde kalan istasyon yapıları, lojman ambar, hamam, sivil mimarlık örneği vb. gbi yapıların tescilli olmaları göz önünde tutularak hattın ayrıca kentsel ve tarihi sit alanı olarak ilanına gerek olmadığına,

Ø Haydarpaşa gar sahası içinde kalan Vagon Elektrik Servis Şefliği, Trafo, çamaşırhane, Bacası, Su kuyusu, Su cenderesi, Labratuvar, Haydar baba kabri, Sığınak/Tünel’in korunması gerekli kültür varlığı olarak tesciline, alandaki ağaçlara ilişkin x,y,z koordinatlarının belirtildiği ağaç revizyon planı ile ağaçların yaş, çap, cins, taç, sağlık durumuna ilişkin raporun kurulumuza iletilmesine,

Ø Ayrıca hat üzerindeki taş köprülerin rölövelerinin ve ayrıntılı bilgi belgelerinin kurulumuza iletilmesinden sonra tescil hususlarının değerlendirilebileceğine,

Ø Kurulumuzca köprüler konusunda bir karar alınıncaya kadar herhangi bir inşai ve fiziki müdahalenin yapılmamasına karar verilmiştir.

 

İstanbul V Nolu kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 11.02.2009 tarih ve 1651 sayılı kararı ile Haydarpaşa Gar dahilindeki bir çok yapı ve kalıntısı koruma altına alınmıştır. Alandaki ağaçlar hakkında karar vermek üzere koordinatları, revizyon planları, yaş, çap cins gibi özelliklerinin bildirilmesi ilgili kurumlardan istenmiştir.

Haydarpaşa Tuzla arasındaki demiryolu hattı üzerinde bulunan taş köprüler hakkında kurul bir karar verinceye kadar hat üzerinde inşai fiziki bir müdahalede bulunulmaması istenmiştir.

 

İlgi (k) kararda ;

Ø Gebze Tuzla Demiryolu hattı üzerinde yer alan demiryolu yapılarının tescilli olduğu, demiryolu hattının ise 5526 ve 3386 sayılı yasalar ile değişik 2863 sayılı yasa kapsamı doğrultusunda tescile değer olmadığına karar verildi.

 

İlgi (a) başvurudaki gerekçeleri burada tekrarlamakta yarar görmekteyiz. Dünyada endüstri mirası kapsamında ele alınan tarihi demiryolları, giderek Demiryolu Mirası alt başlığı altında uzmanlaşarak değerlendirilmekte ve koruma önerileri buna paralel olarak geliştirilmektedir.

 

Söz konusu Haydarpaşa Gebze demiryolu hattı üzerinde tarihi ve kültürel öneme sahip çok sayıda yolcu binası, lojman, WC, su deposu, atölye, alt ve üst geçit, tünel, istinad duvarı, anıt nitelikli ağaç mevcuttur.

 

Bu yapılar ve demiryolu hattı bir bütünlük içinde İstanbul’un ve Ülkemizin DEMİRYOLU MİRASI’nı oluşturmaktadır.

 

UNESCO, Dünya Mirası Listesi‘ne bir çok tarihi demiryolunu dahil etmiştir. Unesco Haydarpaşa Garını’da Dünya Endüstriyel Mirası Listesine almıştır. Sadece Haydarpaşa garın bu özelliğini sürdürebilmesi için Haydarpaşa Gebze arası hattın endüstriyel işlevinin korunarak devam ettirilmesi bu hattın koruma altına alınması zaruretini doğurmaktadır. Ülkemizin tarihi, kültürel, ekonomik ve soysal gelişimi değerlendirildiğinde İstanbul’u Anadolu’ya bağlayan söz konusu hattın önemi daha iyi anlaşılabilir. Bu hattın, ülkemiz için ünik, tek olduğu hatırda tutulmalıdır. Aynı zamanda söz konusu demiryolu hattı, Osmanlı İmparatorluğu’nun en zor koşulları altında inşa edilmiş ve Cumhuriyetimizin kuruluş aşamasında hayati roller üstlenmiştir.

 

2010 yılının Kültür Başkenti İstanbul’un kültürel çeşitliliğinin önemli bir parçası olan demiryollarının, gerekçeleri ekte detaylı olarak açıklanmış olan ve UNESCO tarafından belirlenmiş olan Dünya Mirası Listesi’nde yer alan demiryollarına eş değer olduğunu düşünmekteyiz. Bu sebeple, söz konusu hatlardaki tarihi ve kültürel nitelikli yapıların bir bütün olarak tescili ve kentsel ve tarihi sit alanı olarak koruma altına alınması önerilmektedir. Söz konusu banliyö hatlarının SİT alanı ilan edilmesi durumunda, İstanbul’un tarihi demiryolu mirası tüm özgünlüğü ile korunmuş olacak, böylece ülkemizin tarihinde ve kentimizin gelişiminde büyük rol oynamış, Anadolu halkının denizle buluşma yeri olması sebebiyle filmlere konu olmasını sağlayan demiryollarını gelecek nesillere aktarmak mümkün olacaktır.

 

Haydarpaşa Gebze arası demiryolunun tarihsel sürecine baktığımızda ise İstanbul’u Anadolu’ya ve Bağdat’a bağlaması düşünülen Anadolu Demiryolu’nun Rumeli Demiryollarının yapımında yaşanan sorunlar sebebiyle Osmanlı devletinin kendi mali olanakları ile yapılmasına neden olmuştur. Böylelikle hattın ilk kısmı olan Haydarpaşa – İzmit demiryolunun keşif çalışmalarına 1870 yılında başlanmıştır. Demiryolu hattının yapımını öngören irade 1871 yılında yayınlanmıştır. Bağdat’a kadar inşa edilecek olan demiryolu; şube hatlarıyla Karadeniz, Akdeniz ve Basra’ya bağlanacaktır. (Özyüksel, 1999: 666). İnşaatın güzergahı jeomorfolojik şartlara göre belirlenen 3 etaba ayrılmıştı (Öztürk, 1995:279).

 

I. Haydarpaşa – Tuzla,

II. Tuzla – Tavşancıl,

III. Tavşancıl – İzmit

 

Pendik istasyonu banliyö trenlerinin son durağı olarak tasarlanmıştır. Pendik’ten sonraki diğer istasyonlar ise Darıca ve Hereke’dir. Bu istasyonlardan Bostancı, Tuzla ve Darıca durakları yalnızca indir – bindir istasyonudur (Öztürk, 1995:281). Haydarpaşa’dan Pendik’e olan istasyonlar dışında, Fenerbahçe’ye bir şube hattı döşenerek mevsimlik kullanım olanağı yaratılmıştır. Haydarpaşa – Pendik arasındaki tarihi istasyonlardan Erenköy ve Suadiye bu ilk inşa döneminde mevcut değildir.

Ancak 1871 yılında plansız bir şekilde inşaatına başlanan hattın tamamlanamayacağının anlaşılmasından sonra, Rumeli demiryollarında görev yapmış olan Alman mühendis Wilhelm von Pressel, 1872 yılında padişahın hedefleri doğrultusunda yeni bir proje hazırlamakla görevlendirilmiştir. Haydarpaşa demiryolu İzmit’e 1873 yılında ulaşmış, ancak teknik ve mali yetersizlikler nedeniyle hat daha ileriye götürülememiştir (Öztürk, 1995:282). 1880’de hattın işletmesini Mösyö Sfeelder ve Mösyö Hanson ve ortakları adlı bir İngiliz şirketi devralmıştır (Öztürk, 1995: 283). Bu antlaşmaya göre kira sözleşmesi 20 yıldır. İngiliz şirket bu süre içinde hattı Anadolu içlerine uzatmak için birçok kere başvuruda bulunmuş ancak, dönemin siyasi koşullarından ötürü başarılı olamamıştır. Bu tarihten sonra Osmanlı Devleti tarafından, 4 Ekim 1888 tarihinde Haydarpaşa – İzmit hattını uzatmak için Deutsche Bank ortaklığı ile Alfred Kaulla’ya imtiyaz verilmesine karar verilmiştir (Öztürk, 1995:285). İmtiyaz metnine göre Haydarpaşa – İzmit demiryolu hattı, 99 yıl süreyle Kaulla’nın temsil ettiği gruba verilmiştir. Bu antlaşma uyarınca söz konusu grup, mevcut hattı elden geçirecek ve İzmit – Ankara arasındaki yeni bölümün inşaatını tamamlayacaktır.

1910-1912 yılları her iki hat için de belirleyici yenileştirmelerin yapıldığı yıllar olmuştur. Tek hat olarak inşa edilen söz konusu hatlar, çifte hatta dönüştürülmüş, bugün kullanımda olan yolcu binaları, lojmanlar ve diğer yapılar inşa edilmiştir.

 

Demiryolu Yapılarının Mimari Özellikleri

Haydarpaşa- Gebze

1873 yılında hizmete giren Haydarpaşa – Pendik tek hat demiryolunun 1873 – 1880 yılları arasında Osmanlı Devleti tarafından işletildiği dönemde kullanılan istasyonlar; Haydarpaşa, Kızıltoprak, Feneryolu, Fenerbahçe, Göztepe, Bostancı, Maltepe, Kartal ve Pendik’tir. Söz konusu istasyonlardan, Haydarpaşa, Fenerbahçe, Göztepe ve Maltepe yolcu binaları hakkında bilgi sahibiyiz. Sözü edilen yolcu binaları hatta paralel konumlanmıştır.

 

Bu yapılara ait özgün çizimlerden yapıların bütünüyle ahşap olan Fenerbahçe yolcu binası dışındakilerin zemin katlarının kârgir, üst katlarının ahşap olduğu anlaşılmaktadır. Haydarpaşa eski garının merkez bölümünün vurgulandığı üçlü plan organizasyonu mevcuttur. Elimizde bu yapının planları olmadığından, iç düzenlemesi hakkında bir fikre sahip değiliz.

 

Günümüzde kullanımda olan kârgir yolcu binalarının; zemin katları istasyon şefliği ve bekleme salonu, I. katlar ise lojman olarak tasarlanmıştır. Bu yapılara bitişik, tek katlı bekleme salonu ve eşya deposu olarak kullanılan birimleri mevcuttur. Yapılan incelemelerde Kızıltoprak, Bostancı, Kartal ve Maltepe yolcu binalarının planda benzer olduğu ancak üçüncü boyutta ve cephede farklılıklar gösterdiği anlaşılmaktadır. Ancak yapıların genelinde gözlemlenen ortak özellikler mevcuttur.

 

Bunlar, yapıların köşe taşlarının taşırılmış olması, hepsinin zemin kat pencerelerinin yarım daire kemerli ve kilit taşlarının vurgulanmış olması, beşik çatıların mahya ile birleştiği kenarlarda pahlanmış olması vb. gibidir. Bu yapıların özgün durumunda peron üzerinde saçağı olmadığı (Erenköy İstasyonu’nun bir istisna olduğu düşünülmektedir), daha sonra eklendiği bilinmektedir. 1930’lu yıllara ait fotoğraflarda söz konusu yapıların saçaklarının henüz inşa edilmediği görülmektedir. Yapıların tescil kaydı olmasına rağmen, yapılara karakteristik bir özellik katan bu saçaklar, 2002 yılınca PVC kaplanarak bir döneme ait izleri bütünüyle örtmüştür.

 

Her iki hatta da istasyonlara ulaşım alt geçitler yolu ile sağlanmaktadır. Bu geçitler ile, güzergah boyunca karşılaşılan yarma duvarları (istinad duvarları) ve anıt nitelikli ağaçlar da demiryolu mirasının bir parçasıdır. Anadolu Demiryolunun hizmete girmesiyle birlikte Haydarpaşa’da kurulan fidanlık, Haydarpaşa – Pendik arasındaki alanın ağaçlandırılması ve bakımından sorumlu tutulmuştur.

 

Neden Sit Alanı ilan edilmelidir?

 

Dünyada tarihi demiryollarına olan ilgi akademik ilginin çok ötesinde bir yoğunlukta sürdürülmektedir. Yerel vakıf ve organizasyonlar dışında internet üzerinde çok sayıda demiryolu sevenler grubu, sanal müze ve demiryollarına ilişkin site bulunmaktadır. İngiltere’de, demiryoluna olan yoğun toplumsal ilgi karşısında bünyesindeki kültürel öneme sahip eserleri korumak için British Rail, bağımsız bir vakıf kurmuştur. 1984 yılında oluşturulan Railway Heritage Trust adındaki bu organizasyon, İngiltere’nin demiryolu mirasını korumak ve güçlendirmek ve halkın bu yapılardan mümkün olan en üst düzeyde faydalanmalarını sağlamak amacıyla kurulmuştur. Bu organizasyonun çalışmaları sayesinde British Rail’e ait 1985 yılında tescil edilmiş 630 yapı bulunurken, korumaya olan ilginin artmasıyla 1997 yılında bu sayı 1256’ya ulaşmıştır 2003 yılına gelindiğinde İngiltere’de koruma altına alınan mimari ya da tarihi değere sahip demiryolu yapısı 2000’in üzerine çıkmıştır. (Kösebay Erkan, 2007:141). Coulls (1999), demiryollarını sosyo-teknik sistemler olarak ele almaktadır. Sosyo-teknik sistemler, sosyal ve teknik niteliklerinin birbirinden koparılamadığı, biri diğerinin hem sonucu hem de etkileyicisi olabilen sistemler için kullanılan bir terimdir (Coulls, 1999). Tarihteki yeri, teknolojik nitelikleri ve sosyal yaşama etkisi aynı oranda etkin olan demiryolları, Dünya Mirası’na aday olabilmektedir. Uluslararası önemdeki demiryollarını belirlemek için aşağıda belirtilen kriterler önerilmiştir (Coulls, 1999).

1. Üstün yaratıcı nitelikteki ürünler: Önemli demiryolları, önemli mühendisler

2. Yaratıcı teknolojiden etkilenmiş ve etkilemiş olmak: ray yatakları, toprak setlerin yapımı, mühendislik ve mimari yapılar ve yapım teknikleri. Teknoloji transferleri vb.

3. Çarpıcı ya da tipik bir örnek olmak,

4. Ekonomik ve sosyal gelişimin göstergesi olmak,

 

Buradan hareketle, Sirkeci – Halkalı ve Haydarpaşa – Gebze demiryolu hatları aşağıdaki gerekçelerle bir bütün olarak tescil edilmesi ve tarihi ve kentsel sit alanı ilan edilmelidir.

 

1. Tarihsel Önemi: Rumeli demiryolunun bir parçası olan Sirkeci – Halkalı hattı 1872 yılında tamamlanmıştır. Bu hat daha sonraki yıllarda dünyaca ünlü Orient Express’i İstanbul’a bağlayan hattır. Aynı zamanda İstanbul’u Avrupa’ya bağlaması dolayısyla tarihin şekillenmesinde büyük roller oynamıştır. Tarihi Yarımada’nın Marmara Denizi kıyısı boyunca ilerleyen Rumeli hattı, Yenikapı’da ortaya çıkarılan arkeolojik buluntular ile daha da önemli hale gelmiştir. Yapımı aynı yıllarda tamamlanan Haydarpaşa – Gebze hattı ise önceleri Anadolu Demiryolu adı altında daha sonra Bağdat’a yapılan bağlantı ile Anadolu – Bağdat Demiryolu adı altında dünya tarihine yön veren bir girişimdir. Osmanlı İmparatorluğu’nun son yıllarında ekonomik, sosyal, tarihi ve kentsel alanlarda geçtiği güzergahı biçimlendirici bir rol oynamıştır. Her iki hat da yapımları sırasında alınan borçlar dolayısıyla, Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceğine ipotek koymuş projelerdir (Cumhuriyetin ilanı ile birlikte satın alınan bu hatların borçlarının geri ödemesi 2000’li yıllarda tamamlanabilmiştir). Bu hatlar aynı zamanda tarihi öneme sahip kişilikleri de ağırlamıştır (Ünal, 1998).

· "Haydarpaşa’nın kapılarından kimler geldi kimler geçti? Mustafa Kemal Atatürk’ten, yakın silah arkadaşı İsmet İnönü’ye, Mareşal Fevzi Çakmak’tan Celal Bayar’a kadar birçok ünlü kişi yaşamlarının çeşitli dönemlerinde bu kapılardan geçtiler. Yunanistan Başbakanı Venizelos, Afgan Kralı Amanullah Han, Sovyet mareşali Voroşilov, Ürdün Kralı Haydarpaşa’ya konuk oldular."

· 13 Kasım 1918  tarihinde Mustafa Kemal Adana’dan trenle geliyor ve Haydarpaşa’nın merdivenlerinde Marmara’da demirlemiş işgal donanmasına bakarak "Geldikleri gibi giderler" diyordu..

· 5 Haziran 1928 de Mustafa Kemal yeniden Haydarpaşa’daydı..Ama bu kez Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu ve Cumhurbaşkanı olarak.

· Mustafa Kemal Beyaz Treniyle defalarca Haydarpaşa Garına geldi… Cumhuriyet tarihinin önemli olaylarından olan İsmet İnönü’nün Başbakanlık görevinden alınması da yine Ankara-İstanbul arasında Beyaz Tren’de gerçekleşti.

 

2. Mimari ve Mühendislik Açısından Önemi: Söz konusu hatlar 19. yüzyılın yapım teknolojilerini yansıtan zengin bir çeşitliliğe sahiptir. Bu hatların yapımında kargir yapım tekniği, çelik strüktür, denizin doldurularak kazıklar üzerine inşa ediliği sistemler ile karma sistemleri (demiryolu raylarının taşıyıcı olarak kullanıldığı sistemleri) bir arada görebilmekteyiz. Ayrıca söz konusu güzergahların yapımında ilk kez burada kullanımış teknolojiler mevcuttur (Monier tekniği ilk kez Haydarpaşa’daki Silo A’da kullanılmıştır). Bunun yanısıra köprü, viyadük ve tünellerin yapımı mühendislik açısından önemli başarılar olarak kabul edilmektedir. Demiryolu yapılarının yapımı sırasında benimsenen tip proje uygulaması ve standardizasyonun ülkemizdeki ilk örneklerden olduğu düşünülmektedir.

Söz konusu demiryolları, özellikle Haydarpaşa – Gebze hattı, kentin gelişmesinde belirleyici rol oynamıştır. 19. yüzyılda bağlık olan güzergah üzerinde, yalnızca balıkçı köyleri bulunmaktayken, demiryolunun gelişiyle birlikte bu alan, önceleri bir banliyö yerleşimine, daha sonra ise artan bir ivme ile kentsel yaşamın omurgası haline gelmiştir. Böylelikle kent doğu-batı ekseninde gelişme göstermiştir.

Yapılan incelemelerde Anadolu Demiryolu hattına ait tarihi istasyonlardan yalnızca 1/3’ünün tescilli olduğu tespit edilmiştir (Kösebay Erkan, 2007). Buradan hareketle, Ülkemizde Demiryolu Mirası kavramının tanıtılarak öneminin vurgulanması gerektiği düşünülmektedir. Yukarıda tarihi, mimari ve toplumsal alanlardaki önemli anahatlarıyla belirtilen İstanbul’un demiryolu mirası, gelecek kuşaklara mutlaka aktarılması gereken varlıklarımızdır. Söz konusu yapıların her biri ait oldukları hat içinde bir anlam taşımaktadır. Sahip olduğu tüm yapılarıyla bu hatlar, Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemi ile Cumhuriyet tarihimize şahitlik etmiş, ülkemizin ekonomik ve sosyal gelişiminin ana belirleyicilerinden biridir.

 

Halkalı – Gebze Arası Demiryolu Hattı neden bütünlüklü olarak Endüstriyel Demiryolu Mirası kapsamında korunmalıdır.

 

Gerek DLH gerekse TCDD Genel Müdürlüğünce Kurulunuza gönderilen yazılarda; Marmaray CR1 demiryolu hatları üçlenmesi projesinde bu tarihi öneme sahip hattın fiziksel ve geometrisel değişikliğe uğratacağı açıkça beyan edilmektedir.

 

DLH nın hangi Gar ve İstasyonların yıkılacağı yazısı ile Marmaray Projesi CR1 İşveren Şartnameleri Bölüm 16: İstasyonlar belgesindeki "bütün istasyonların önlerindeki peronlar yıkılacak, yeni kurulacak işletme sisteminde eski istasyon binaları kullanılmayacak, yeni inşa edilecek istasyon binaları kullanılacak" ibarelerinin gereği olarak tarihi istasyon bina ve tesisleri hakkında tescil kararı olsa/alınsa bile bu proje ile tarihi istasyonlar bir obje şekline dönüşerek asıl işlevi dışında kullanılacaktır.

Tescilli istasyon binalarının sitemin bütününden koparılarak birer süs objesi ve asli işlevinin dışında (lokanta, Cafe,) kullanılacak olması Gebze Halkalı arası demiryolu işletmeciliğinin yapılar ve işlevleri ile birlikte bütünsel olarak "Endüstriyel Demiryolu Mirası" kapsamında koruma altına alınması talebinde neden ısrarcı olduğumuza yeterince açıklık getirmektedir.

Halkalı Gebze arası Demiryolunun Endüstriyel Demiryolu Mirası olarak koruma altına alınması için başlattığımız imza kampanyasına destek olan 15.000 imza 25.09.2008 tarihinde kurullarınıza gönderilmiştir. 24 Eylül 2008 tarihinden sonra toplanan 4148 imza ise ilişikte sunulmuştur. Endüstriyel Demiryolu Mirası talebinin ardında toplumdaki birçok bilim adamı akademisyen ve sanatçının içinde bulunduğu yaklaşık 20.000 civarında duyarlı bir kamuoyu desteği de bulunmaktadır.

Yukarıda belirttiğimiz hususlar göz önüne alındığında 2010 kültür başkenti olmaya aday bir kentin demiryolu kültürünü ve tarihinin yok edilmesine Kültür Varlıklarını korumakla görevli kurullarınızca izin verilmeyeceğine ve konunun bu yönüyle tekrar değerlendirileceğine inancımız tamdır. Gereği için arz ederiz.

 

Kentvedemiryolu.com Yürütmesi Adına

Tugay Kartal Ayşen Dönmez Ruhan Çelebi

 

 

İletişim Adresi:

Tugay Kartal-Ayşen Dönmez-Ruhan Çelebi

TCDD 1.Bölge Müdürlüğü Haydarpaşa Kadıköy İstanbul

bilgi@kentvedemiryolu.com

EK: 1 takım İstasyonlara ait işveren şartnamesi

75 sayfa imza kampanyası listesi

DAĞITIM:

Gereği :

İstanbul I Nolu KVTVKB Kuruluna İstanbul

İstanbul IV Nolu KVTVKB Kuruluna İstanbul

İstanbul V Nolu KVTVKB Kuruluna İstanbul

Kocaeli KVTVKB Kuruluna Kocaeli

Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları Genel Müd. Ankara

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Yazar: kentvedemiryolu