Kent ve Demiryolu Menü

Kalıcı Başlantı:

3 Kasım da Ankara dayız.

(yorumlar kapalı)

 kdTurkiye onemli bir tarihsel esIkte bulunmaktadir. Turkiye halki, ya 12 Eylul’den bu yana adeta bir karabasan gibi uzerimize coreklenen neo-liberal ekonomik politikalara ve Turk-Islam sentezi anlayisina dayali muhafazakâr politikalara teslim olacak ya da ozgur, demokratik ve esitlikci bir Turkiye’den yana taraf olarak umut dolu, aydinlik yarinlara adim atacaktir.

Secimlerin ardindan Turkiye "yeni bir anayasanin" hazirlanmasi tartismalarinin icine girdi. Ne var ki, AKP’nin kapali kapilar ardinda hazirliklarini surdurdugu anayasa, tum yenilikci iddialarina ragmen, eskinin devamindan ibarettir. Yeni Anayasa da, AKP’nin tum diger uygulamalari gibi, toplumun butununun ihtiyac ve beklentilerine gore degil, belli kesimlerin ihtiyaclarina gore sekillenmektedir.

Anayasalar, bir ulkenin toplumsal yasamini belirleyen temel belgedir. Bu bakimdan anayasaya dair yurutulen tum tartismalar aslinda nasil bir ulkede yasamak istedigimize dair tartismalardir.

12 Eylul Darbesi’nin urunu olan 1982 Anayasasi, yillardir yasamimizin her alanini baski altinda tutarak, darbenin izlerini tum canliligiyla yasatmaya devam etmektedir. Bu deli gomlegini yirtmak, ulkemizdeki tum kesimlerin sorumlulugundadir. Ne var ki, AKP’nin gizli kapilar arkasinda hazirliklarini yaptigi "Yeni Anayasa", 1982 Anayasasindan kopusu saglayacak nitelikte degildir. AKP’nin Anayasa’si, 12 Eylul’un yarattigi toplumsal tahribati gidermek, antidemokratik ve baskici karakterden siyrilmak yerine, onun neo-liberal ve muhafazakâr yonunu pekistirmeyi amaclamaktadir.

Ozellestirme uygulamalarini anayasal bir statuye getiren, piyasanin gelistirilmesi icin devlete gorevler bicen bu Anayasa Tasarisi, emekcileri yok saymaya devam etmektedir. Toplumun tum kesimlerinin ulke imkânlarindan yararlanmasini saglayacak sosyal politikalari icermeyen, calisma yasaminin demokratiklesmesini saglamayan, insan haklari, demokratiklesme ve laiklik konularinda ulkedeki tum kesimlerin taleplerini ve beklentilerini kapsamayan, Kurt Sorunu etrafinda yasanan gerginligin demokratik yollarla asilmasini ongormeyen bir anayasa 12 Eylul karanligini yirtmamizi saglayamayacaktir.

Yarinlarimizi bir kabus olmaktan cikartip, gelecege umutla bakabilmek icin ozgurlukleri, demokrasiyi ve esitligi esas alan bir yaklasimi benimsemek gerekmektedir. Bunun icin de egitim, saglik, sosyal guvenlik, barinma gibi en temel sosyal haklarimiz kamu guvencesi altina alinmalidir.

Tum emekci kesimlere orgutlenme ozgurlugu garanti altina alinarak, sendikalarin grev ve toplu sozlesme hakkinin onundeki engeller kaldirilarak, kamu emekcilerinin siyaset yapmalarinin onundeki yasaklar kaldirilarak calisma yasami demokratiklestirilmelidir.

Laikligin, cagdas bir toplumsal duzenin vazgecilmez bir unsuru oldugu herkes tarafindan kabul edilmelidir. Toplumsal yasamin hicbir alaninda dinsel referansli baskinin yasanmamasi icin kamu iradesi gereken onlemleri almalidir.

Ulkemizdeki butun kultur, kimlik, din ve inanclarin kendilerini ozgurce ifade edebilmeleri saglanmalidir. Farkli kultur, kimlik, inanclarin birisini digerinin onune gecirmeden, hicbirini otekilestirmeden bir arada yasami saglayacak duzenlemeler yapilarak herkesin esit bicimde ozgurce yasamasi kamunun guvencesi ve korumasi altina alinmalidir.

5 yillik iktidari doneminde anlasildi ki, AKP’nin dilinden dusurmedigi yenilik anlayisi, mevcut neo-liberal politikalari yeni yasal duzenlemelerle kurumsallastirmaktan ibarettir. AKP, hazirliginda oldugu anayasayla dikensiz bir gul bahcesi yaratmaya calismaktadir. Bu anayasayi, kamusal alandaki cesitli yasal düzenlemelerle desteklemek istemektedir.

Saglik ve sosyal guvenlik alaninda baslatilan piyasaya acilma surecini taclandiracak olan SSGSS yasasi, AKP’nin en oncelikli politikalarindan biri durumundadir. Ulkemizdeki tum sosyal politikalarin cokusu anlamina gelen bu yasayi, Kamu Personel Rejimi yasasi izlemektedir.

Bizler ozgurluklerden ve demokrasiden yana emek ve meslek orgutleri olarak, gelecegimizin gasp edilmesine seyirci kalmayacagiz. Ne anayasa ne de kamusal alani duzenlemeye yonelik diger yasalar emekcilere ragmen hazirlanabilir. Ulkenin gelecegini ilgilendiren yasal duzenlemeler tek bir partinin inisiyatifinde kapali kapilar arkasinda yurutulerek ve meclis catisi altina hapsedilerek sonuclandirilamaz.

Bizler bu surecte emekten ve demokrasiden yana tum orgutlerle birlikte guclerimizi seferber ederek, gelecegimize sahip cikacagiz. Neo-liberal, ozellestirmeci, piyasaci, gerici ve baskici tum duzenlemelere karsi Ozgur, Demokratik ve Esitlikci bir Turkiye Icin 3 Kasim’da Ankara’dayiz!

KESK Kamu Emekcileri Sendikalari Konfederasyonu

TMMOB Turk Muhendis ve Mimar Odalari Birligi

TTB Turk Tabipleri Birligi

www.tmmob.org.tr

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Yazar: www.kentvedemiryolu.com