Marmaray İnşaatının sorunları ve sonuçları üzerine

Sitemizde Marmaray Projesi üzerine yayınlandığımız rapor ve sunulara projenin karada devam edeceği inşaat süresince yaşanacak sorunları anlatan yeni bir sunumla devam ediyoruz.

Ve inşaat için hatlar kapatıldıktan sonra, bir bir tarihi binalar, tarihi kargir köprüler, alt geçitler yıkılacak, demiryolu kenarındaki tarihi evler de yıkılacak. Özellikle H.Paşa-Gebze arasındaki  demiryolu güzergahının yanında yer alan yeşil alanlar da yok edilecek.

İnşaatla birlikte, İstanbul trafiği  felç olacak, çevre ve gürültü kirliliği yaşanacak, elektrik, haberleşme gibi iletişim araçlarında arızalar meydana gelecek.

Bunları 3 yıldır söylüyoruz ama anlaşılan o ki, duyarlı dediğimiz kesim, yaşanacaklara inanmak istemiyor, illa kazmaların vurulmasını, kepçelerin binaları yıkmasını bekliyor…

Madem bize inanılmıyor, madem herkes iş işten geçtikten sonra "biz böyle olacağını bilmiyorduk" demeyi bekliyor, hiç değilse inşaatı yapan DLH Genel Müdürlüğüne inanılsın. Çünkü, onlar bile yapacaklarını açık açık ilan ediyorlar. İsteyen, ekteki sunuyu(Marmaray inşaatının yaratacağı sorunları ve etkileri anlatan) izleyip, ardından marmaray.com.tr adresinde genel bilgiler bölümüne de bakabilir ve DLH’nın yapacaklarını bizzat öğrenebilir, söylemlerimizi teyit edebilir.

CR1 inşaaatı olarak adlandırılan TCDD banliyö hatlarının 3 yola çıkartılması inşaatı için AMD konsorsiyumu tarafından taşeron firmalara istasyonlar bölüştürülmüş durumda ve firmalar inşaat için çalışmalarını hızla devam ettiriyorlar.

Bizler her şeyi son ana bırakmaya alışkın bir muhalefet yapısını ne yazık ki kanıksar hale geldik. Emek, tarih, kamusal değer düşmanı yasalar bir bir geçiyor, ancak yasa geçerken yada geçtikten sonra muhalefet ediyoruz. Önümüzde, çıkartılmış bir torba kanun, ekim ayında koruma kurullarının yapısını değiştirecek kanun ve yine ekim ayında demiryollarının temeline son darbeyi vuracak olan bir kanun var! Ve Marmaray inşaatı da 8 Aralık tarihinde demiryolları içine girmiş olacak.

Torba kanunla birçok yetki alındı, kurul yapıları değiştirilince kurullardan istediklerini geçirecekler, demiryolu kanunu ile de TCDD arazi ve gayrimenkullarının satışları konusunda ve özelleştirme konusunda yürütme erkine sınırsız yetkiler verilmiş olacak. Böylelikle tarihler 8 Aralığı gösterdiğinde, hukuken karşı çıkma şansı da kalmayacak. Ne Marmaray’ı durdurmak için, ne de Haydarpaşa’nın Gar olarak kalması için!

8 Aralık’ta inşaat başladığında, ulaştırma sektörüyle bilimsel anlamda birebir ilgili bazı oda yönetimleri, sendikalar, kent örgütleri ve bilim insanı ünvanına sahip akademisyenler, aydınlar, gazeteciler çıkıp ne diyecekler? Bugüne kadarki suskunluklarını neyle örtecekler? İçlerinden işi ""Marmaray Yüzyılın Projesi" diye şak şakçılık yapmaya vardıran bazıları; yapılacak olan tarih, kültür, arazi ve trafik katliamı için, geriye dönüp söyleyecek söz bulabilecekler mi? Hiç değilse, "madem yüzyılın projesi, neden halktan kaçırılarak, tartışmaya kapatılarak yapılıyor" sorusunu bile sormadıkları için, pişmanlık duyacaklar mı? Ya onların son pişmanlıkları, gidenleri geri getirecek mi? Zaten İstanbul’u yok etmeyi ve ülkenin değerlerini pazarlamayı kafasına koymuş olan, İBB  ve TCDD yönetimi ile AKP’yi suçlamak, duyarlı ve farkında olmamız itibariyle, "karşı çıkma, ülkeyi ve halkı satanlara engel olma yükümlülüğü" olan bizlerin sorumluluğunu yok edecek mi, kaybettiklerimizi geri getirecek mi?

Bu ülke bizim ise, İstanbul bizim ise, ulaşım hakkı Anayasal bir hak ise, Marmaray’ı konuşmaktan, Marmaray Projesini tartışmaya açmaktan niye geri duruyoruz? Daha neyi bekliyoruz?

Gelin, bari bu treni kaçırmayalım… Trenin kalkma vakti geldi!!!!!

Kendine duyarlıyım diyen herkese duyurulur.

Marmaray Projesinin, "TCDD Banliyö Hatlarının 3 yola çıkartılması ve rehabilite edilmesi etabı(CR1)" inşaatının ağırlıklı olarak demiryolu çevresinde yaşayanlar olmak üzere tüm İstanbul halkı için çevre ve yaşamsal sorunlar yaratacağını söylemek hiç de abartılı olmayacaktır. Bu konuda hazırlanan sunuyu izlemek/ indirmek için buraya tıklayınız.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Yazar: kentvedemiryolu