Kent ve Demiryolu Menü

Kalıcı Başlantı:

KOKAKSU İSTASYONUNUN HATIRINA BARTIN’DA MÜZE KURMAK…

 kdKokaksu istasyonu Ankara-Zonguldak hattında ufacık bir yerleşim olup, içinden tren geçen bir istasyon. Araba uygarlığı ülkemizi ve hatlarımızı bu kadar teslim almadan önce Bartınlılar tüm gereksinimlerini bu istasyondan trene binip inerek karşılamışlar. Kent  ve kasabalara alışverişe, pazara, gelin almaya giderken, buraya yarım saati aşkın süre yürüyerek ulaşıp ta binebilmişler trene. Yani tren onların yaşamının vazgeçilmez bir aracı imiş bir zamanlar.

 

Demiryolu Müzeleri Yöneticiliği görevinden geçtiğimiz yıl emekliye ayrılan Servet SARIASLAN, demiryollarından emekliye ayrıldı ama müzecilikten ayrılmadı. Ziraat Fakültesi Müzesini kurduktan sonra kendi deyişiyle "Kokaksu İstasyonu’nun "hatırına Bartın’da da bir müze kurdu.

 

Kent yaşantımızda müzelerin çoğalması dileklerimizle Bartın Kemal Samancıoğlu Etnografya Müzesi’ni birlikte gezelim.

 

MERDİVENALTI MÜZESİNDEN

KEMAL SAMANCIOĞLU ETNOGRAFYA MÜZESİ’NE…

YA DA "BARTIN’ DA SANDIKLARI AÇMAK…

 

 kd

Bu Müze’nin gövdelenmesinin öyküsü, dostumuz Işık Kansu‘nun Kasım 2007’deki Bartın Kitap Fuarı‘na eşim Ümit Sarıaslan’la birlikte beni de konuşmacı olarak önermesiyle başladı. Bartın da sandıkları açma’ya giden yolun kapısı böyle açıldı

 

 kd

Kuruluşuna emek verdiğim, A.Ü. Ziraat Fakültesi Müzesi’nin son işleri ile uğraşıyordum. Bartın Kitap Fuarı ardından Barküyad (Bartın Kültür ve Yardımlaşma Derneği) üyesi öğretmenlerin çağrısıyla, üç katlı tarihi bir konağa gittik. Yapının Hanife Samancıoğlu tarafından Bartın Belediyesi’ne "Kent Müzesi" olması koşuluyla bağışlandığını, sahibinin dört dönem Bartın Belediye Başkanlığı yapmış, Bursa Ziraat Okulu mezunu Kemal Samancıoğlu (1897-1985) olduğunu öğrendiğim konağa… O gün orada, isterlerse kendilerine yardımcı olabileceğimi söylemiştim. Daha o günden, onarımı bitirilmiş konakta pekçok özgün eser toplanmıştı.

 

 kd

Şubat 2008’de Bartın Belediyesi Halkla İlişkiler sorumlusu Sevgi Salcı arayarak, kendilerine müze açmalarında yardımcı olup olamayacağımı sorarak, bu konuda destek istedi. Olumlu yanıt verdim. Ziraat Fakültesi Müzesi kolaylanmıştı… Kolları sıvadım, hızla elde bulunan eserleri sınıflandırıp, bu müzelik gerecin tarihini, zaman içinde kendi kullandıkları malzeme ile teşhire hazırladım. Açtığım her sandık, "Bartın’ın belleği"nden bir kesitle dolu; kentin zengin tarihsel ve kültürel altyapısı bu sandıklarda tutuluydu… Toplanan ya da bağışlanan müzelik gereç, çok görkemli bir toplam oluşturuyordu. Gönüllü desteklerin yanı sıra, sorumlu çekirdek kadro ile kısa zamanda, "Kemal Samancıoğlu Etnografya Müzesi", Müze’ye adını verip temelini atan Samancıoğlu’nun 111. doğum yılı olan 29 Nisan 2008‘de kültür yaşamımıza katılmış oldu.

 

 kd

Bartın’da müzeciliğin kökleri, 5 Temmuz 1919’da kurulan İlim ve İrfan Derneği‘yle Halkevleri‘nin çalışmalarına; 1954’de Kemal Samancıoğlu tarafından oluşturulan ilk müze‘nin oluşturulmasına değin uzanıyor. Kemal Samancıoğlu adı, Bartın’ın uygar ve aydın bir cumhuriyet kenti olmasında gösterdiği çok yönlü çaba ve verdiği emekle belirginleşiyor.

 

 kd

Müze’ye yıllar öncesinden attığı temel ve bugün de bıraktığı altyapısal ve kültürel mirasla atalık eden Samancıoğlu, Kurtuluş Savaşı yıllarında önemli görevlerde bulunmuş, Sahil Müfreze Komutanlığı yapmıştır. Yine kendisi gibi, Ziraat Okulu mezunu olan ağabeyi Galip Samancıoğlu ile birlikte gönüllü birlikler oluşturarak kurtuluş kavgasına katılmışlardır.

 

 kd

Kültür ağırlıklı çalışmalarının temelinde ise, Bartın İdadisi’nde tarih, coğrafya, fizik, kimya, biyoloji öğretmenliği yatıyor. Arşivci, sağlam bellekli, yurtsever bir aydın olan Samancıoğlu, toplayıp etiketlediği ve kendi tasarladığı camlı vitrinlerde oluşturduğu ilk müzeyi, eski Belediye yapısının bir "merdiven altı"nda hizmete açar. Bu çekirdek müzeden kalanlar, bugünkü görkemli yapısında açılan müzenin en özgün eserleridir. bu konak, Müzeye yurtluk etmek üzere, 2004 yılında, Belediye Başkanı Rıza Yalçınkaya‘nın önderliği ve çabasıyla restore ettirilmiştir. Şimdi CHP milletvekili olarak Meclis’te bulunan Yalçınkaya, konağın Belediyeye bağışlanmasının sağlanması ardından, belediye hoparlöründen yaptırdığı çağrılarla müzeye yapıt toplar. Bu yaklaşımı yaygınlaştırır. Ahmet Altıntel‘in belediye başkanlığında yürütülen son ve düzenlemeye yönelik işlemlerin ardından da 29 Nisan 2008’de açılır. Bartın Belediye Başkanlığının Basın Halkla İlişkiler Sorumlusu Sevgi Salcı, Sinan Bey ile atelyelerinden çıkıp gelen marangoz Kadir Usta, boyacı Levent Usta, garaj amiri Hasan Bey’den oluşan çekirdek ve çevik kadro ile kısa zamanda kotarılan Müze kurma işinde artık "ölü tarih diri tarihe bağlanmış"tır.

 

 kd

17-18-19. yy’a tarihlenen Uskufalar, kutnu yelekler, türlü el işlemeleri, bakır, mangal, sandık, halı, kilim, silah, el yazması ders kitapları, resmi belgeler, Belediyenin hizmetlerinin verildiği tarihi fotoğraflar (Kemal-Hanife Samancıoğlu‘nun terekesini Bartın’ın bu ilk "Kent Müzesi" niteliğindeki kurumuna kazandıran Melahat Sipahioğlu‘nun da emek ve çabasını anmak gerek) gibi halk kültürünü, beğenisini, geleneklerini yansıtan yüzlerce tarihsel gereç ve eşyanın sergilendiği Samancıoğlu Müzesi, diğer tarihi evlerin sahiplerini de harekete geçirerek, hem tarihi, hem doğayı koruyup kollamanın özendirici örneğine dönüşecek gibi görünüyor…

 

 kd

Müze, daha şimdiden kenti ve kentliyi bu yönde bir arayışın hareketliliğine çekti bile.

 

 kd

Belediye, sağlıklı önderliğini ve özendiriciliğini sürdürdükçe, kentin bu kesiminde tarihsel ve doğal zenginliğiyle bir yeni "sit" oluşması uzak değildir. Amasra, Safranbolu ile birlikte düşünüldüğünde, böylesi olası bir oluşumun kent kültürü ve ekonomisine getireceği katkı üzerinde de önemle durmak gerekir. Dolayısıyla, artık Kültür ve Turizm Bakanlığı‘nın "özel müzeler" statüsünde resmen kurulmuş bulunan bu Müzeyi yaşatmak ve gelecek kuşaklara aktarmak, sorumluluk sahibi herkesin birincil görevi olmalıdır.

 

Samancıoğlu’nun hemşehrisi tüm yerel yönetici ve önderlerle birlikte, Bartınlıların bu işe sahip çıkıp, daha da geliştirmeleri, sadece bu güzel kente değil, tüm Türkiye Cumhuriyeti’ne değerli bir katkı olacaktır. (21 Mayıs 2008)

 

 

Servet Sarıaslan

Sanat Tarihçi

TCDD Müzeleri Yöneticiliğinden emekli

 

 

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Yazar: kentvedemiryolu.com