Haydarpaşa’ya Sadakat
Atlas okurlarının İstanbul S.O.S. ile ikinci buluşması “Haydarpaşa’ya Sadakat Toplantısı” ile 15 Ocak 2011 Cumartesi günü 10.30-16.00 saatleri arasında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Sedat Hakkı Eldem Oditoryumu’nda yapıldı. Toplantıda, uzman konuşmacıların önemli paylaşımlarının film ve fotoğraf gösterimlerine yer verildi.
Demiryolları ve tarihi Haydarpaşa Garı’nın hem kentsel anlamda İstanbul için hem de sosyal ve kültürel anlamda İstanbullular ve aslında tüm Türkiye için ne denli önemli bir yer tuttuğuna bir kez daha dikkat çekildi. “Haydarpaşa’ya Sadakat Toplantısı”nda, küreselleşen İstanbul imajı içinde Haydarpaşa Garı ve çevresi için biçilen rolleri, sessiz sedasız hazırlanan projeler Atlas okurlarıyla paylaşılarak tartışmaya açıldı.
Toplantının açış konuşmasını Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Başkanı Prof. Dr. Deniz İncedayı, İstanbul’a yönelik planlanan kentsel dönüşüm projelerinin sorgulanması gerektiğini belirterek, “İyileştirme, sağlıklılaştırma gibi temaları taşıyan bu projeler içinde çelişkileri de barındırıyor. Bu kapsamda toplumsal belleğin önemli mekânlarından Haydarpaşa’yı da ‘cazip bir yatırım aracı’ olarak görmek kabul edilemez. Haydarpaşa’nın ranta açılması, özelleştirilmesi gibi yaklaşımlar sivil toplum açısından mücadele alanı yaratıyor. Haydarpaşa’nın bu yeni sürecinde aceleci değil araştırmacı, bireyci değil toplumcu olunması gerek” dedi.
İstanbul S.O.S. girişimi ve Atlas dergisinin 15.01.2011 tarihinde Mimar Sinan Üniversitisi Fındıklı yerleşkesinde düzenlediği “Haydarpaşa’ya Sadakat” toplantısında ilk konuşmacı olarak katılan TCDD 1. Bölge Müdürü Hasan Gedikli, Haydarpaşa Gar çatı yangınından sonra yapılan işlemleri ve Haydarpaşa gar ve çevresi için hazırlanan Koruma Amaçlı Nazım imar planı hakkında bir sunum yaptı. Gedikli “Haydarpaşa gar çatısının yeniden inşası ve haydarpaşa gar binasının yakın çevresinin yeniden düzenlenmesi için İTÜ’den ağırlıklı olmak üzere bilim adamlarından bir “danışma kurulu” oluşturulduğunu ifade etti.
Hasan Gedikli tarafından yapılan slayt sunumda “danışma kurulu” üyelerinin isimleri ekrana yansıdı. Ekrana yansıyan danışma kurulu üyelerinden Prof Dr. Attila Dikbaş ve Prof. Dr Afife Batur salonda izleyiciler arasında bulunmaktaydı.
Hasan Gedikli’nin sunumundan sonra söz alan Prof Dr. Attila Dikbaş danışma kurulunun oluşumunu, görev kapsamını işleyiş mekanizmasını ayrıntılı olarak anlattı.
Prof Dr. Attila Dikbaş Haydarpaşa Gar çatısının ilk halinde olduğu gibi dik yapılmasını önereceklerini, yeni işlev kazandıracaklarını açıklaması üzerine kendisine “1917 deki yanan çatının yapılmasının korumacılık ilkelerine ters olduğu, kamu görevinin yürütüldüğü binaya ticari işlev yüklemenin yasal olarak mümkün olmadığı” hatırlatılması üzerine “henüz bir karara varmadıklarını, çay ocaklarının hangi kapsamda katlarda işletiliyor ise kendilerininde o kapsamda öneri yaptıklarını söyledi.
Ancak bilmedikleri bir şey vardı. O çay ocaklarında bir kişi çalışıyor ve binadaki kamu görevlilerine hizmet ediyor. O çay ocağından gardan geçen 3. Şahışlara gelin katlara çıkın size çay satacağım denilmiyor. Kaldı ki o binaya TCDD çalışanları dijital kart ve Xray cihazlarından geçerek giriyor. TCDD çalışanlarına uygulanan bu sıkı güvenlik önlemini çatı katında manzara seyretmeye çay içmeye gelenlere nasıl uygulayacaksınız.
Prof Dr. Attila Dikbaş’a “danışma kurulunun yapacağı ilk incelemeden sonra bina ve çatıda yapılacak tadilatın daha hızlı ve güvenli yapılabilmnesi için çalışanların binadan çıkarılmasının önerileceği bir rapor hazırlayacağı bununla da Haydarpaşaport projesinin uygulamasında çalışanların göstereceği direncin kırılmasının amaçlandığı yönünde duyum alındığının” sorulması üzerine “bizim böyle bir yaklaşımımız yoktur, aldığınız duyum doğru değildir” dedi.
Toplantının ikinci konuşmacısı Kadıköy Belediyesi Koruma Uygulama Denetim Bürosu uzmanlarından Mimar Burcu Arıkan Haydarpaşa Gar çatı yangını öncesinde ve sonrasında KUDEB olarak yaptıkları işlemleri görsel desteklerle izleycilere anlattı.
Kadıköy Belediyesi Koruma Uygulama Denetim Bürosu uzmanlarından Mimar Burcu Arıkan 1.derecede tescilli yapı olan haydarpaşa gar binası çatısının tamiratı için TCDD’nin Koruma Kurulu’na başvurduğunu, kurulun onay verdiğini ancak onaydan sonra KUDEB’in devre dışı bırakıldığını söyledi. Garın çatısındaki tamirat için ruhsat alınmadığı, yangından sonra Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk tarafından da dile getirilmişti. KTVKK’dan onay alınmasından sonra KUDEB’inde çalışmaya başlanması yönünde izin vermesi nin ardından kendilerinin bakım onarım çalışmasına nezaret ve denetim görevlerinin olduğunu hatırlattı.
Burcu “çatı yangını KUDEB in işlemleri hakkındaki kurumsal sunumunu tamamladıktan sonra kişisel görüşlerini ifade etttiği bölümde “Haydarpaşa Gar Koruma Amaçlı Nazım İmar Planının baskısı altındaki komşu alanlardaki etkilerin bu günden itibaren hissedilmeye başladığını” ifade etti.
Burcu ” bölgede 1. ve 2. dercede tarihi eser kapsamnıdaki binaların yenileme ve plastik doğramalarının ahşaba çevrilmesi işlemlerinde bina sahip ve kiracılarının bu maliyetleri karşılayamaması nedeniyle Yeldeğirme’nin de adı konmamış bir göçün yaşandığını” söyledi.
Kadir Has Üniversitesi Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Lisans Programı Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. Yonca Kösebay Erkan da Haydarpaşa Garı’nın otel, çatısının da kafe olabileceği yönündeki açıklamalar konusunda, “Denizi görmek isteyen Kadıköy rıhtımına gidebilir. Manzara seyretme eyleminin illa da Haydarpaşa’nın çatısından yapılması gerekmez” eleştirisinde bulundu. TCDD’nin tarihi yapılarının bir çoğunun tescilsiz olduğunu tescilli yapılarında tescil tarihlerinin çok eskilere dayanmadığını, tescil kararlarının yapıları koruma ya tek başına yetmediğini kamuoyu sahiplenmesinin de bulunması gerektiğini, haydarpaşa için uzun yıllar mücadele eden haydarpaşa dayanışmasının varlığının bir şans olduğunu Marmaray projesinin ise haydarpaşa dönüşüm projesine dayanak teşkil ettiğini ve demiryolu tarihi yapılarına büyük zararları dokunacağını belirtti.
Birleşik Taşımacılık Sendikası ve Haydarpaşa dayanışması üyesi, demiryolcu Tugay Kartal ise “Ben 22 yıldır Haydarpaşa’da görev yapıyorum. Haydarpaşa bir kültürel mirastır. Eğer bir yerde miras varsa varisler de vardır. Bu mirasın sahipleri olarak biz demiryolcuların da söz söyleme hakkı vardır” dedi. Kartal, Haydarpaşa’nın otel olmasının ilk gündeme geldiği 1989 yılından bu yana yaşananları, fotoğraflar ve gazete kupürleri eşliğinde özetledi.”Haydarpaşa’ya Sadakat Toplantısı”nda Haydarpaşa Dayanışması adına sunum yapan Tugay kartal’ın sunum yazısı
1) Haydarpaşa’ya sadakat
2) Anadolu-Bağdat Demiryollarının yapımına karar verildiği zaman, başlangıç noktası alarak Haydarpaşa çayırı seçildi.
3) Haydarpaşa Çayırı’nın şiirsel sessizliği, 24 Ağustos 1871 günü başlayan çalışmalarla bozuldu. Önce geçici olarak bugünkü Haydarpaşa Köprüsü’nün bulunduğu yere küçük bir istasyon binası yapıldı. Bir yandan da Haydarpaşa-İzmit Demiryolu’nun yapımı sürüyordu. Hattın ilk bölümü 1872 yılında hizmete açıldı.
4) Haydarpaşa’ya yeni ve görkemli bir gar binası yapma fikri ilk trenin çalışmaya başlamasından yıllar sonra, 20 Yüzyıl’ın başlarında gündeme geldi. Bu amaçla hazırlanan projeler arasında Alman mimarlar Otto Ritter ve Helmuth Conu’nun eseri beğenildi ve birkaç küçük değişiklikle uygulamaya konuldu. 30 Mayıs 1906 günü başlanan ve Alman Holzman Firması’nın yürüttüğü inşaatın en güç safhalarından biri, denize kazık çakılması işlemiydi. Bina, denizdeki bu kazıklar üstünde yükselecekti. Gar Binası’nın açılışı, 19 Ağustos 1908 günü yapıldı. Ama inşaat sürüyordu. Binanın tümüyle bitirilmesi, 1909 yılının Kasım ayını buldu.
5) Haydarpaşa Garın otel yapılması Taşkışla’nın otel yapılmasının tartışıldığı günlere denk gelmektedir. O dönemde daha çok turizm de yatak sayısı ve gelirlerin artırılması amacıyla tarihi binaların otele dönüştürülmesi gündeme gelmekteydi. 1989 yılında Devlet Demiryolları Genel Müdürü Birkan ERDAL Haydarpaşa gar binasının temizlik ve restorasyon hizmetlerinin yıllardır doğru dürüst yapılmadığından yakınmış ve bazı yabancı turizm şirketlerinin 5 yıldızlı otel tekliflerini incelediklerini, binanın sadece dış cephe temizliği için 3 milyar Türk Lirası gerektiğini ifade etmiştir.
6) Bundan sonraki yıllarda yazılı medyada Haydarpaşa garın işlevini ve önemini yitirdiği yönünde dönem dönem yazılar yer almaktaydı. Bunlardan en dikkat çekici olanı ise 31.05.1994 tarihli Milliyet gazetesinde yer alan Haydarpaşa Gar resminin altındaki “İstanbul’da en önemli yol Haydarpaşa’dan geçiyordu. Şimdi yollar çeşitlendi.” Şeklindeki yorumdu.
7) Haydarpaşa Gar Binası İstanbul II Numaralı Koruma Kurulunun 21.08.1997 tarih 4542 sayılı kararı ile “I.Grup Korunması Gerekli Kültür varlığı” olarak Tescillendi.
8) İstanbul Büyükşehir Belediye başkanı A. Müfit GÜRTUNA döneminde; 10 Kasım 2000 tarihinde Kadıköy Haydarpaşa Harem bölgesi için kentsel dönüşüm projesi yarışması düzenlenir. Yarışma Birinci olan Projede fazla bir yapılaşma öngörülmemiş ve Demiryolu işlevi korunmuştu.
9) 2003 yılına gelindiğine TCDD+BEOS ortaklığı Haydarpaşa’daki 390.000 m2 alan için yeni bir Haydarpaşa Projesi hazırlar. Artık demiryolu bürokratları da Haydarpaşa’da ki dönüşüme sıcak bakmaya başlarlar ve proje fotoğrafını çalışma ofislerine asarlar. Birleşik Taşımacılık çalışanları Sendikası İstanbul 1. Nolu Şube yöneticilerinin dikkatinden kaçmayan bu proje üzerine Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesinden ÇED komisyonu üyesi Mimar Mücella Yapıcı ile bu konuda ilk görüşme yapılır. Ve birlikte bir şeyler yapılması iradesi gündeme gelir.
10) Aralık 2004’te ilk olarak Üsküdar’da yayın yapan bir yerel gazetede “Haydarpaşa Manhattan olacak” başlığı ile haber yayımlandı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi APK Daire Başkanlığı tarafından 7 Aralık 2004 tarihinde düzenlenen “İstanbul Belediyesi İçin Gelecek Senaryoları” toplantısında belediye yetkilileri yöneltilen soruya, “Böyle bir projenin İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin gündeminde olmadığı ve basında çıkan haberlere itibar edilmemesi gerektiği “yanıtı vererek inkar yolunu seçtiler.
11) 2 Şubat 2005 Çarşamba günü Mimarlar Odası Yıldız Dış Karakol binasında düzenlenen toplantıda İMP Bşk.nı Prof. Dr. Hüseyin Kaptan, sorulan sorular üzerine; Gerek Haydarpaşa gerekse üçüncü köprü gibi projelerde merkezi yönetimlerin ve siyasilerin baskısının olabileceği konusunda endişelerini dile getirdi. (Endişelerinde haklı olduğunu ilerleyen günlerde ortaya çıktı)
12) 11 Mart 2005 İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Cannes’da düzenlenen 2005 Dünya Emlak Fuarı’na (Küresel Emlak Pazarı) İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak ilk kez katıldıklarını, fuarda İstanbul’un öncelikli yatırım bölgesi olarak ilan edildiğini ve İstanbul’a 20 ila 25 milyar dolar yatırım çekmeyi düşündüklerini kamuoyuna ilan etti.
13)HAYDARPAŞA PROJESİ için TORBA KANUN “Haydarpaşa Kanunu” olarak nitelenen 17.09.2004 tarih ve 5234 sayılı kanunun geçici 5. maddesi ile Haydarpaşa gar ve liman alanında bulunan hazine malı taşınmazlar, bedelsiz olarak Devlet Demiryollarına terk edilmiş ve bu taşınmaz mallarla ilgili olarak “imar mevzuatındaki kısıtlamalar ile plan ve parselasyon işlemlerindeki askı, ilan ve itirazlara dair sürelere ilişkin sürelere tabi olmaksızın, her ölçekteki imar planını yapmaya, yaptırmaya, değiştirmeye, re’sen onaylamaya ve her türlü ruhsatı vermeye” Bayındırlık ve İskan Bakanlığı yetkili kılınmıştır. Aynı kanunda devamla “Kesinleşen planlar ilgili belediyelere tebliğ edilir. Bu planların uygulanması zorunludur.” hükmü bulunmaktadır. Bu kanuna bağlı olarak alınan 5335 sayılı “torba” kanunun 32. maddesiyle de tüm bu taşınmazların satış yetkisi; Özelleştirme Yüksek kurulunca özelleştirme programına alınan Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD) İşletmesi Genel Müdürlüğü Yönetim Kurulu’na bırakılmış ve yerel yönetimler sadece görüş bildiren fakat bu konuda yetkisi bulunmayan kurumlar haline getirilmiştir. Yerelleşme söylemleri adı altında hükümet İstanbul Büyükşehir, Üsküdar ve Kadıköy Belediyeleri üzerinde katı bir “vesayet” uygulamaktadır.
14) Bu arada… 30.Mart.2004 Tarihinde Özelleştirme idaresinin teklifi üzerine Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından “Kıyı Kanunun Uygulanmasına Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Ait Yönetmelik” de değiştirilerek, kıyılar ile ilgili hukukumuza ilginç bir “Kruvaziyer Liman” tanımı getirilmiştir. Danıştay 6.Dairesi 5 Kasım 2004 tarihli ve esas no 2004 / 3060 sayılı ara karar ile “ANAYASA VE KIYI YASASINA AYKIRI OLAN ve uyuşmazlığa konu kıyı yönetmeliğinde değişikliğe hukuka uyarlık bulunmamaktadır” şeklinde karar alarak yürütmeyi durdurmuştur. 3621 sayılı Kıyı Kanununa; Danıştay 6.Dairesi tarafından “ANAYASA” ya aykırı bulunarak iptal edilen yönetmelik maddesinin “tıpkı kopyası” aplike edilmiştir.
15) 13 Mayıs 2005 tarihinde sivil toplum örgütlerinin katılımı ile Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesinde düzenlenen geniş katılımlı basın toplantısında, o güne kadar gizli tutulan imar planı ve notları ile bu plandan yararlanarak yapılan görsel canlandırma çalışmaları ile 1.000.000 m²’lik alanı kapsayan 7 gökdelenli Haydarpaşa projesi “ilk kez” kamuoyunun bilgisine sunuldu. Ve Toplum, Kent ve Çevre için Haydarpaşa Dayanışması kuruldu.
16) 1.000.000 m2’lik kamusal alanı e=3 emsalle “Dünya Ticaret Merkezi ve Kruvaziyer Liman” adı altında kamusal kullanıma kapatarak yapılaşmaya açan, İstanbul’un ve Anadolu’nun demiryolu ve deniz ulaşımı bağlantısını, toplumsal belleğimizi ve anılarımızı tarihi-kültürel simgelerimizi yok eden; Dünyanın en özel ve güzel siluetine her türlü yasa ve yönetmelikle birlikte bilimsel ve etik kuralları da hiçe sayarak tam yedi adet gökdelen dikmeye kalkan; Tüm bunlar yetmiyormuş gibi bu yoğun yapılaşma alanında yer kalırsa, yapacakları yolları parkları ve bahçeleri bile girişimciye bırakarak kamu mülkiyetine terk etmeyeceğini hükme bağlayan ve şimdilerde yenisi hazırlanmakta olan bu satış projesinin yaşanan gelişmelere ve dayanışmanın yaptığı eylem ve etkinliklere kısaca bakalım…
17) 16-17 Haziran 2005 tarihleri arasında Kadıköy ve Beşiktaş iskelelerinde Taksim ve Bakırköy meydanlarında imza masaları açılarak halka bilgi verildi 21 Haziran etkinliğinin duyurusu ve çağrısı yapıldı.
18) 21 HAZİRAN 2005 Tarihinde Haydarpaşa Dayanışması Haydarpaşa gar önünde şenlikli basın açıklaması yaparak projeye sokakta ilk tepkiyi gösterdi. Nejat Yavaşoğulları Ezginin Günlüğü, Baba Zula, Yücel Erzen destek verdiler.
19) 13 Temmuz 2005 Başbakan R. Tayyip Erdoğan, ABD gezisi dönüşü yaptığı açıklamada projede ısrarlı olduklarını ve hatta Haydarpaşa Lisesi binasını da alabildikleri takdirde bölgenin daha da canlanacağını ve Haydarpaşa ve Galata Port projesi ile İstanbul’un çehresini değiştirmeye kararlı olduklarını bildirdi (Milliyet gazetesi).
20) TCDD nin özellikle Haydarpaşa projesinin 99 yılığına kiralama şeklinde projesine uygulamak istediği 13.01.2005 tarihli 25699 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan “Taşınmaz Mallar ve İhale Yönetmeliği” Liman İş tarafından iptali ve YD talepli olarak Danıştay’a dava edildi. TCDD 09.11.2006 tarihinde 26341 sayılı resmi gazetede yeni bir “Taşınmaz Mallar ve İhale Yönetmeliği” yayınlayıp eskisini iptal ederek davanın düşmesini sağladı. Bu yönetmelik içinde Liman İş dava açtı ve Danıştay13.Dairesi söz konusu yönetmeliği 07.12.2007 tarih 2007/5183 sayılı kararı ile iptal etti. TCDD bu kez de 18.03.2008 tarih 2008 sayılı emri ile daha önceden yürürlükten kalkmış olan 13.01.2005 tarihli 25699 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan “Taşınmaz Mallar ve İhale Yönetmeliği” yürürlüğe soktu.
21) 19 Ağustos 2005 Yahoo Grup üzerinden “Haydarpaşa dayanışması” ağı kuruldu. Bu gün için aktif 95 kişiye günlük kente yaşama direnişe dair haber yürütücü Metin Karadağ tarafından aksatılmadan gönderilmektedir. Metin Karadağ’ın bu karşılıksız çaba ve gayreti bir teşekkürü hak etmektedir.
22) Haydarpaşa dayanışması adına aynı tarihte web sayfası da kurulmuş ise de yayın hayatı uzun süre devam ettirilemedi.
23) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 15.10.2005 tarihinde Cevahir AVM’nin açılışında yaptığı konuşmada “yatırım konusunda dünyanın bütün girişimcileriyle her yerde görüşeceğini ile getirerek, Bakan arkadaşlarıma her yerde görüşmelerini tavsiye ediyorum. Çünkü ben ülkemi adeta pazarlamakla mükellefim, bu konuda herkesle her yerde görüşürüm. Bunu her ülkenin başbakanı yapıyor.” dedi.
24) 26 Kasım 2005 Petrol-İş Genel Merkezinde BTS İstanbul 1 Nolu Şube ve Mimarlar odası İstanbul Büyükkent Şubesi tarafından”Küreşelleşen İstanbul ve Haydarpaşa” adlı panel/forum gerçekleştirildi. Etkinlik kitaplaştırıldı.
25) UNESCO/ICOMUS Dünya Anıtlar ve Sitle gününün 2006 temasını “dünya endüstri miransın korunması” olarak saptadı. ICOMUS Türkiye Ulusal Komitesi bu önemli günü 18 Nisan 2006 tarihinde düzenlediği “Haydarpaşa Endüstriyel Miras ve Koruma” başlıklı panelle kutladı. İTÜ Taşkışla’da düzenlenen panele Haydarpaşa dayanışması adına Mimarlar Odası İstanbul Şubesi “Küreselleşen İstanbul ve Haydarpaşa” adlı sunuşla katıldı.
26) 15.000 m2 yapı alanına sahip olacak yeni binasını 500 yıllık sanayi siti olan Haliç Tersanesine taşıyacağını duyurmuş bulunan İstanbul Metropolitan Planlama bürosu bir bölümünü Haydarpaşa Garına taşımak istemesi basın açıklaması ile protesto edildi. 12.06.2010
27)23-26 Eylül 2006 HAYDARPAŞA BULUŞMASI TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi ve Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası 1 no’lu Şubesinin önderliğinde başlatılan 70’i aşkın sivil-demokratik kitle örgütünün katılımı ile oluşan “Toplum Kent ve Çevre için Haydarpaşa Dayanışması” olarak bir yılı aşkın süredir Haydarpaşa Garı, Limanı ve çevresinin küresel rant gruplarınca yağmalanmasına ve işgal edilmesine karşı; bu rant projesi ardında yatan gerçekleri kamuoyuna anlatabilmek ve ilgilileri uyarabilmek için sürdürülen yoğun kampanya “Toplum Kent ve Çevre için Haydarpaşa Buluşması” adı altında dört gün dört gece süren ve oldukça yoğun programın her aşamasının gerçekten samimi ve duygusal yoğunluklu bir katılımla paylaşıldığı etkinlik ile sürdürüldü.
28) Koruma Kurulunun 26 Nisan 2006 tarihli 85 no’lu kararının, aradan altı ay geçmesine karşın neden hâlâ yayımlanmamış ve dağıtımının yapılmamış olduğunun soruşturulması için, hazırlanan “Toplum Kent ve Çevre için Haydarpaşa Buluşması”na gelen CHP İstanbul Milletvekili Sayın Berhan Şimşek’e, kapanış konseri sırasında teslim edildi. Soru önergesi İstanbul Milletvekili Berhan Şimşek tarafından 4 Ekim 2006 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na iletildi.
29) 4 Haziran 2006 Pazar günü Saat 11.00 – 19.00 arası Kadıköy İskele Meydanında buluşuyoruz. “Vapurlarımızı Vermiyoruz” Platformu ile beraber “Vapur Buluşması” adı ile bir etkinlik düzenlendi. Kampanyanın ana sloganı Vapur taklidi vapurlar değil, vapurlarımızı istiyoruz! Tren ve Vapurun buluşması yok edilemez! Haydarpaşa Otel yapılamaz! idi.
30) Koruma kurulunun kararının açıklanmaması 19 Ağustos 2006 tarihinde Haydarpaşa Gar’da protesto edildi. Açıklamayı okuyan Mücella Yapıcı, Bu ülkenin yurttaşları olarak İstanbul’un tarihi, doğal ve kültürel zenginliğine sahip çıkarak, bu değerlerin kısa süreli ekonomik çıkarlar uğruna talan edilmesine ve küresel güç merkezlerinin ülkemizi Haydarpaşa üzerinden işgal etmesine izin vermeyeceğimizi bir kez daha yineliyoruz” dedi. Açıklamanın ardından sloganlar atan grup, Marmaray Projesi kapsamında Gebze-Haydarpaşa, Sirkeci-Halkalı arasındaki demiryolunun 2 yıl süreyle kapatılmasını protesto eden bildiriler dağıttı.
31) Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi ve BTS İstanbul 1 Nolu Şubesi tarafından 15 Haziran 2006 tarihinde Haydarpaşa Gar Lokantasında düzenlenen kahvaltılı basın toplantısında “Haydarpaşa Gar ve Liman alanında yapılmak istenen ticaret ve turizm merkezi projeleriyle İstanbul için ısmarlanan son plan ve projeler hakkındaki bilgiler” gazetelerin köşe yazarları ile paylaşıldı. (Bu toplantıdan sonra da gar lokantası işleticisi üzerinde idari baskılar artmıştır)
32)Haydarpaşa Gar Binasının 3. Katına İMP İstanbul Metropolitan Bürosunun yerleştirilme girişimi 19.Ağustos 2006 tarihinde Haydarpaşa gar Binası önünde haydarpaşa dayanışması tarafından yapılan basın açıklaması ile protesto edildi.
33) Haydarpaşa Gar 3.Katta yapılan izinsiz tadilat 27 Temmuz 2006 tarihinde yargıya taşındı. Cumhuriyet Savcılığı Bölge Müdürü ve servis müdürleri hakkında dava açtı. Kadıköy 7 Asliye Ceza mahkemesinde yargılanması hala devam etmektedir.
34)5 Nolu Koruma Kurulu 17 Ekim 2006 Tarihinde, Haydarpaşa Gar ve çevresi hakkındaki 26 Nisan 2006 tarihli 85 sayılı kurul kararı MO ve ilgili kurumlara gönderildi. Haydarpaşa artık kentsel ve tarihi SİT alanıdır.
35) 4 Aralık 2006 Drees Sommer Firması ve TCDD Genel Müdürü Protesto Edildi.
36)Drees Sommer firması 17 Mayıs 2007 tarihinde Haydarpaşa dönüşüm projesi için TCDD ile imzaladığı sözleşmeyi fes etti.
37)Haydarpaşa Gar ve Çevresi için İstanbul V nolu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun almış olduğu 26.04.2007 tarih 85, 21.06.2206 167 ve 7.3.2007 tarih 457 sayılı “tescil, kentsel ve tarihi sit alanı” kararının iptali için TCDD tarafından İstanbul 1. İdare Mahkemesine dava açılmıştır. Bunun üzerine Haydarpaşa dayanışması bir basın açıklaması yaparak açılan davada Kültür Bakanlığının yanında Mimarlar Odası ve 3demiryolu çalışanı müdahil olmuşlardır. İstanbul 1. İdare mahkemesi TCDD’nin iptal talebini ret etmiştir. TCDD Danıştay’a temyize gitmiş Danıştay 6.Dairesi İstanbul 1.İdare mahkemesinin süre aşımı gerekçesi ile 30.01.2008 tarih K:2008/67 sayılı kararını onayarak TCDD’nin temyiz talebini reddetmiştir.
38)TCDD ve İBB arasında 5335 sayılı kanunun 32. maddesine dayanılarak 17.07.2007 tarihinde imzalanan protokolle TCDD’nin İstanbul İl hudutları dahilindeki toplam 2 milyon m2 alan ile, halen TCDD’ye ait olup ta İBB tarafından kullanılan 189.000 m2 taşınmazında bir bütün olarak kentsel dönüşüm planlarının yapılması karar altına alınmıştır.
39) Bu süreçte devreye, Belçika’da yaşayan mimar Şefik Birkiye girdi… Haydarpaşa Garı, limanı ve çevresinde yaklaşık 1 milyon m2’lik araziye ve devamındaki kentsel sit alanını da içine toplam 2.2 milyon m2’lik alana bir proje hazırladı. İBB ile TCDD arasında imzalan protokol gereği İBB tarafından Haydarpaşa gar ve Liman geri sahasını içine alan toplam 2200 m2 alan için hazırlanan sözde koruma amaçlı nazım imar planı çalışması görüşleri alınmak üzere 15.02.2008 tarihinde ilgili kurumlara gönderilmiştir. İBB’nin Haydarpaşa için hazırladığı koruma amaçlı 2200 m2 lik uygulama imar planı ile Mimar Şefik BİRKİYE’nin hazırladığı Haydarpaşa projesinin 2200 m2 olması yalnızca bir tesadüf mü dür.
40) Bu gelişme üzerine TCDD Genel Müdür Süleyman KARAMAN’ın başkanlığında ilgili Daire ve Bölgelerin katılımı ile 10 Mart 2008 tarihinde bir toplantı yapılıyor. Toplantıda; İstanbul’da Kuruluşumuz için ana teşkil garımız Halkalı Gar olacaktır. Ayrıca, Anadolu’dan gelen hızlı tren, ekspres ve bölgesel ekspres trenler ile yük trenlerinin tamamının Avrupa yakasına (Halkalı) geçebilecek şekilde planlamaları yapılacaktır. Bu çerçevede, hangi trenlerin Avrupa yakasında Halkalı’da ve hangilerinin ise Söğütlüçeşme’de son bulacağına Kuruluşumuzca karar verilecektir. Anadolu yakasında yolcu trenlerimizin sonlanma noktası Söğütlüçeşme olacaktır. Adapazarı trenlerinin bakım ve onarımları Adapazarı’nda (Mithatpaşa) yapılacaktır. Bakım, onarım ve işletme tesisleri ile personel için ihtiyaç duyulan idari binalar Haydarpaşa’nın Söğütlüçeşme tarafındaki 101.000 m2 alan üzerinde planlanan alan içerisinde yer alacaktır. Kararları alınıyor. Ve alınan bu kararlar 17.03.2008 tarih 4267 sayılı yazı ile İBB’ye bildiriliyor. Haydarpaşa gara ihtiyacımız yoktur deniliyor.
41) 30.07.2007 tarihinde Haydarpaşa dayanışmasından BTS ve Mimarlar Odası ayrıca ICOMUS Koruma Kurullarına Müracaat ederek Haydarpaşa Gebze Sirkeci halkalı arası demiryolunun endüstriyel demiryolu mirası kapsamında kortuma altına alınması talep edildi.
42) 15 Ağustos 2007 www.kentvedemiryolu.com yayın hayatına başladı.
43) Haydarpaşa Dayanışması bileşenleri 15.05.2008 tarihinde Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi toplantı salonunda gerçekleştirdiği basın toplantısında Haydarpaşa SİT kararının iptali için TCDD tarafından açılan davanın mahkemece red edildiğini duyurarak, mücadelenin süreceğini, Haydarpaşa’da oldubittiye izin verilmeyeceğini ilan ettiler.
44) 30-31 Temmuz 2008 ayı içinde İBB tarafından Haydarpaşa Dayanışması bileşenlerinin de içinde bulunduğu yaklaşık 100 kurum, kuruluş temsilcileri ve kişi; deneyimli akademisyenlerin moderatörlüğünde, “ortak akıl üretmeyi amaçlayan katılımlı bir planlama yöntemini” denemek ve Haydarpaşa’nın geleceğini birlikte tasarlamak amacı ile tanımlanan bir “Arama Konferansı Toplantısı”na davet edilmiş, ancak, bütün talep ve uyarılara karşın; İstanbul V Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 26.04.2006 gün ve 85 sayı ile almış olduğu tarihi karar toplantıya sunulmaması, sorulan sorulara cevap verilmemesi üzerine Haydarpaşa Dayanışması toplantıyı terk etmişti. 13 Ağustos 2008 tarihinde “Haydarpaşa’yı küresel emlak tacirlerinin hizmetine sunmak isteyenlerin her türlü girişimi boşa çıkartılacaktır” adı ile yapılan basın açıklamasında ortak akıl toplantısında yaşanan olumsuzluklar anlatılmıştır.
45) BTS ve Mimarlar Odası İstanbul Şubesi öncülüğünde Haydarpaşa Dayanışması bileşenlerinin katılımı ile başlayan etkinlikte ilk önce gar içinde sloganlarla yürüyüş gerçekleşti. Yolcularımıza başlıklı bildiri gün boyu trenden ve vapurdan inen yolculara dağıtıldı. İlgili makamlara iletilmek üzere hazırlanmış imza metnine imza toplandı. “Geçerken senfoni” isimli grup üyelerinin klasik müzik dinletisinden sonra Haydarpaşa garın tarihi merdivenlerinde Basın açıklaması BTS İstanbul 1 Nolu Şube Başkanı Hasan Bektaş tarafından okundu.
46) 2.Uluslararası Demiryolu Sempozyumu nedeni ile Haydarpaşa garın trenlere kapatılmasına karşı yapılan basın açıklamasında “Demiryollarının 152. Kuruluş Yılı Demiryollarının Yıkım Yılı23 Eylül 2008 Haydarpaşa Gar’ın Kapanış Günü Olmasın” adlı bildiri okundu.
47) Kentvedemiryolu web sayfası üzerinden ve elden toplanan imzalar arasında bir çok bilim adamı sanatçı ve siyasinin imzası da bulunmaktaydı.1992-1994 yılları arasında Avrupa Kentsel Planlama Okulları Birliği başkanlığı da yapan aynı zamanda Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği’ne kentsel ve bölgesel planlama, kentsel koruma alanlarında danışmanlık görevini yürüten Roma Üniversitesi Kentsel Çalışmalar Bölümü Direktörü Prof. Dr.Giorgio Piccinato İmza kampanyasına imzası ile destek oldu. CHP İstanbul Belediye başkan adayı kemal Kılıçdaroğlu da ıslak imzası ile kampanyaya destek verdi. Toplan 20.000 imza ilgili kurullara ve Kültür bakanlığına gönderilerek Haydarpaşa ve Sirkeci garların işlevini sürdürmesi ve endüstriyel demiryolu mirası talebimizin yeniden değerlendirilmesi istendi.
48) İBB Meclisinden 18.12.2009 tarih ve 2647 sayılı kararı ile onaylanan “1/5000 ölçekli Haydarpaşa Gar, Liman Geri Sahası ile Kadıköy Meydanı ve Çevresi Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı” İBB’nin 17.02.2010 tarih 2553374-258032 sayılı yazısı ile değerlendirilmek için İstanbul V Nolu KTVKK’na gönderilmiştir. BTS İstanbul 1 Nolu Şube 19.02.2010 tarih 1/05 sayılı yazısı ile bu plana itiraz etmiştir. Plan hakkında hazırlanan 19.07.2010 tarihli uzman raporunun ardından İstanbul V nolu KTVKK 23.07.2010 tarih 2700 sayılı kararı ile s0z konusu plan hakkında İstanbul VI nolu KTVKK ile ortak toplantı yapılmasına ve alanın yerinde incelenmesine karar vermiştir. Alan incelemesinden sonra yapılan sözlü ve yazılı müracaatlar sonucunda BTS ve MO temsilcilerinin ortak toplantıya katılımı için çağrı yapılmış ve toplantıda plana yönelik itirazlarımız sözlü olarak tekrarlanmıştır.
49) Haydarpaşa gar çatı katında 28.11.2010 Pazar günü yapılan izinsiz ve denetimsiz tadilat esnasında yangın çıktı yangına geç müdahale edildiğini tüm İstanbullular görmesine rağmen nerede ise 15.00 sularında çıkan ve ancak 19.00 da söndürülebilen yangından sonra İtfaiye teşkilatı ödüllendirilecekti.
50) Haydarpaşa Yangını Bir Hafta Sonra Aynı Saatte Protesto Edildi. Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası İstanbul 1 Nolu Şube ve Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesinin yürütmesini yaptığı ve yaklaşık 70 siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarından oluşan “Haydarpaşa Dayanışması” adlı platform üyeleri, Haydarpaşa Tren Garı’nın bir an önce onarılarak hizmete açılması için Kadıköy’den Haydarpaşa’ya yürüyüş ve Haydarpaşa’da basın açıklaması yaptı. Eyleme katılan Karadeniz İsyandır Platformu üyeleri tulum çalarak horon tepti.
51) Haydarpaşa Garı’nda çıkan yangının nedeninin belirlenmesi için yapılan araştırmaların bir sonuca ulaştığı yönünde basında haberlerin yer aldığı gün 06.12.2010 tarihinde BTS ve Mimarlar Odası temsilcileri Kadıköy Adliyesine giderek Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundular.
52) İBB İtfaiye Haydarpaşa gar çatı Yangın Raporu: 28.11.2011 tarihinde Haydarpaşa gar binası çatısında meydana gelen yangınla ilgili olarak İstanbul Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı Anadolu yakası İtfaiye Müdürlüğünün yangının söndürülmesi sonrası yaptığı incelemeye dayanarak tanzim ettiği 08.12.2010 tarihli raporunda “döşeme üstünde bulunan elektrik kablolarının ek noktalarının zarar görmesi, ıslanması nedeni ile meydana gelen kısa devreden veya arktan yangının başladığı tahmin edilmektedir” denilmiştir. Rapor içeriğine bakıldığında yangının itfaiyeye 15.21 de ihbar edildiği, Kadıköy İtfaiyesinden 15.23 de hareket edilerek 15.29 da olay yerine varılarak müdahaleye başlanıldığını öğreniyoruz. İTÜ Öğretim Üyesi ve Yangın Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Abdurrahman Kılıç, İBB İtfaiye Daire Başkanlığının Haydarpaşa çatı yangını raporunun basında yayınlanmasının ardından yaptığı açıklamada “Rapor bize yangının, çatıdaki çalışma sırasında, uygulanan izolasyon işinden kaynaklanmadığı söylüyor. Elektrik kabloları ıslanarak zarar gördüyse su orada ne arıyor? O gün yağışlı değildi. Eğer ark ise gevşek bağlantı vardır. Bu durumun açıkça ifade edilmesi gerekiyor. Bu gibi çatı yangınlarında sonucu bir tek nedene bağlamak ancak müneccimliktir. Çok iyi araştırma yapılması gerek.” şeklindeki açıklaması ile bu raporun bırakın kamuoyunu bilim adamlarını da ikna etmediğinin bir göstergesidir. Tarihi yok etmek kolaydır. Bilgi ve belgeleri yakmak, yeniden yazmak ama binalar öyle değildirler. Yıkılmadıkça ayakta kalırlar ve bir şeyler söylerler geçmişten. Yakılmış ya da yanmış ne fark eder, bir binayı bakımsız bırakarak kaderine terk etmekle başlıyor unutulmuşluklar. Tarihi özenle korumak ya da aynı özenle tahrip etmek arasında ince bir çizgi vardır. İktidarlar tarihin parçasını korumaya görsün o zaman sızacağı “kaçak”ı yada “kontak”ı buluyor yangın.
53) 1825 öncesine kadar İstanbul yaya ulaşımına göre biçimlendiği için pek az sokağı araba ile ulaşıma uygundu. Sık sık çıkan büyük yangınlar sonunda yapılaşma araba ulaşımına uygun hale getirildi. Tarihte İstanbul’da çıkan bu yangınlar kentin imar planlamasında yeni yolların oluşturulmasına imkan sağladığı da ifade edilmektedir. Ayrıca yakın tarihimizde şahit olduğumuz başka bir durumda otel/otopark yapılması düşünülen/planlanan tarihi yapıların yanması ve sorumlusunun olmamasıdır. Haydarpaşa garın otel yapılması çevresindeki alanda yeni bir imar planının hayata geçirilmek istenmesi sanki bir geleneğin devamı gibi görünmektedir Haydarpaşa Çatı yangını.
54) Yangından sonra Haydarpaşa garın bir tuğlasına dokundurtmam açıklaması yapılırken meğer ÖİB ile TCDD arasında Haydarpaşa garın projesinin devri konusunda görüşmeler yürütülüyormuş.
55)Yaprak dökümünden Halil Ergün’e Haydarpaşa için bir söz de siz söyleyin teklifimize bırakın bu işleri çocuklar demişti. Ancak kaderin cilvesi 4 yıl sonra dizinin finalinde Haydarpaşa Gar için “şimdi o da bizim gibi yaralı” cümlesini söyleterek dikkatlerin bir kez daha yanan Haydarpaşa üzerine çekilmesi sağlandı.
Toplantının “Yaşamımızda Haydarpaşa” bölümünde “Raylar Boyunca” ( izlemek için http://www.youtube.com/watch?v=HvhVFCFqPd0&feature=player_embedded ) başlığında Suzan Çınar fotoğraflarla, Tanju Duru da müzikle Haydarpaşa’yı anlattı. Elias Sarantopoulo görünmeyen Haydarpaşa’dan, Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Anadolu 1. Bölge Temsilciliği Başkanı Arif Atılgan da tarih içinde Haydarpaşa’dan bahsetti. Toplantının 2. oturumunda “Haydarpaşa’nın Geleceği” forumu yapıldı. Gürhan Ertür’ün yönettiği panelde, İTÜ Mimarlık Fakültesi’nden Prof. Dr. Zeynep Ahunbay, Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi Genel Sekreteri Akif Burak Atlar, yüksek mimar Haydar Karabey, Sabancı Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ayşe Öncü birer konuşma yaptılar.
Sonuç olarak; Haydarpaşa’ya Sadakat toplantısında bir araya gelen uzmanlar, tarihi Haydarpaşa Garı’nın hem kentsel anlamda İstanbul için, hem de sosyal ve kültürel anlamda İstanbullular ve aslında tüm Türkiye için ne denli önemli bir yer tuttuğuna bir kez daha dikkat çekerek, garın bütünlüğü korunarak mevcut işlevini sürdürmesini istedi.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Yazar: kentvedemiryolu