Hep birlikte "kumdan kale" yapmak istiyorsak "kum" kullanmak zorundayız.Taş; kaya, çakıl gibi kumu temsil etmeyen nesnelerle "kumdan kale yapılamaz".Yurttaş, kendi kimliğini oluşturan tüm renkleri ve en ince özelliklerini ifade edebileceği düzey ve biçimde taşıyabilmelidir ki, kumdan kalenin "ayrıcalıksız kumlarından sadece biri" olduğu konusunda gönül rahatlığına ulaşsın.

Başta Haydarpaşa olmak üzere bir çok yağma talan projesinin önünü açan "Kamu Mali Yönetimi Ve Kontrol Kanunu İle Bazı Kanun ve KHK’larda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı" dün 24.07.2007 tarihinde TBMM de eller havaya yapılarak yasalaştı.

"Su uyur, TBMM Uyumaz,tatil yapmaz" ismli haberimiz  ile kamuoyunun gündemine taşıdığımız rantsal  BÖLÜŞÜMÜN önünü açan torba yasayı anamuhalefet partisi CHP mercek altına aldı…

Ülkemizde var olan okulundan tutun, kıyılarımıza, kültürel tarihi değerlerimize kadar her şey ama her şeyin satılması, peşkeş çekilmesi anlamına gelen bir 49 maddelik torbakanun tasarısı, temel yasa kapsamında TBMM ye getirildi. 2008 çarşamba günü TBMM nin gündeminin ilk maddelerinde yerini aldı. Ancak tasarının görüşülmesinin 25.07.2008 Cuma gününe ertelendiği ve torba yasa kapsamında olduğu için üzerinde görüşme yapılmadan yasalaştırılacağı bilgisi alınmıştır….

Demiryollarında Pamukova kazasından sonra oluşturulan bağımsız bilim kurulu ve demiryollarında özelleştirme girişimleri ile beraber bir bir kurulan Derneklerden biri olan Rayder arasındaki ilişkiler ağı CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan KÖKTÜRK tarafından Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın yanıtlaması talebiyle 16.07.2008 tarihinde yazılı soru önergesi olarak TBMM Başkanlığına verildi.

İstanbul’un su sorununu çözeceği iddia edilerek 1 milyar dolar harcanıp döşenen kanallarla İstanbul’a getirilen Melen çayının suyu ulaşmadan kötü haber tez duyuldu. Melen çayında su bitti. Bu bilimsel gerçeklere uygun olmayan yatırımda kamu kaynaklarının yanlış harcanması konusu Mahkemeye taşınması için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunuldu.

22.06.2008 tarihinde Cumhuriyet gazetesinde "ABD’den itiraf gibi rapor" başlığı altında yayımlanan yazıda TC’ vatandaşı ve kamu görevlisi 37 kişinin 2007 yılı içinde Amerikan değerlerini yansıtan bir kamu diplomasisi yürütmeleri için eğitime tabi tutuldukları haber olarak verilmiştir. Bu 37 kişi arasında TCDD bürokratı veya TCDD de örgütlü sendika temsilcisi var mıdır?

1995 yılından beridir ısrarla vurguladığımız bir şey vardı, o da; bunların "TCDD’yi yeniden yapılandırıyoruz", "TCDD’yi geliştiriyoruz" söylemlerinin altında yatan asıl gerçeğin, TCDD’yi yok parçalamak ve tasfiye etmek olduğuydu. Aradan geçen 13 yıl içinde, bu söylemlerin altında yatan gerçekleri acı acı yaşayarak görmek zorunda kaldık. Neydi bunlar deyip, hafızamızı tazelemek gerekirse…