Gençlik ve gençlik kolları vardı.
TBMM gündeminde bulunan yeni Sosyal güvenlik yasası ile emekçilerin emekli aylıkları düşürülmek istenirken emekçiler sokakta, bu yasa tasarısına evet diye el kaldıracak milletin vekilleri ise kendi emekli maaşlarını %40 oranında artıracak düzenlemeyi de eklemek için mecliste olağan üstü bir direniş sergiliyorlar. Ya partilerin gençlik kolları?
Bugünkü duruma göre emekli milletvekilleri 2 bin 540 YTL emekli aylığının yanı sıra 1.480 YTL de temsil tazminatı alıyorlar. Yüzde 4 oranındaki vergi iadesiyle birlikte emekli milletvekillerinin eline ayda 4 bin 129 YTL geçiyor.
Emekli olduktan sonra yeniden seçilen milletvekillerine ödenen 1.480 YTL’lik temsil tazminatları ise kesiliyordu, ancak 2006 yılında çıkarılan 5510 Sayılı Yasa’yla, yeniden seçilen milletvekillerinin temsil tazminatının kesilmesi uygulamasına son verildi. Fakat bu yasa henüz yürürlüğe girmediği için milletvekilleri bundan yararlanamıyorlar.
Milletvekilleri şimdi ise milletvekili emekli aylıklarıyla ilgili düzenlemenin, cumhurbaşkanı, Meclis başkanı ve başbakanların emekli aylıklarını düzenleyen 5510 Sayılı Yasa’nın 43. maddesine dahil edilmesini istiyorlar.
Milletvekilleri, emekli aylığını yükseltme konusundaki kulis ve ikna çalışmalarına, Sosyal Güvenlik Yasa tasarısı TBMM’ye gelmeden aylar önceden başladılar. Büyük bir gizlilik içinde yürütülen çalışmalarda iki seçenek üzerinde duruluyor.
Birinci seçenekte: milletvekili emekli aylıklarının cumhurbaşkanı emekli aylığının yüzde 60’ı; ikinci seçenek ise TBMM başkanları ve başbakanların emekli aylıklarının yüzde 80’i kadar olması öneriliyor. Her iki seçenekte de milletvekillerinin emekli aylıkları 6 bin YTL’ye çıkıyor.
Ayrıca, temsil tazminatı kaldırılıp emekli aylığının içine ekleneceği için ikinci kez vekil seçilenlerin temsil tazminatının kesilmesi sorunu da da ortadan kalkacak.
Bu günkü duruma göre emekli cumhurbaşkanı 10 bin YTL, emekli başbakan 7 bin 500 YTL aylık alıyor
Vekillerin kendilerine kıyak peşinde koştuğu sosyal güvenlik yasa tasarısı işçi ve memurlar tarafından protesto ediliyor. Bir süre önce DİSK’e bağlı sendika işçileri yürüyüş düzenlemişti. Kendi geleceklerinin hesabını yapan milletin vekilleri sokağa taşan halkın tepkisini duymamak için körler ve sağırlar kendi kendini ağırlar komedisini oynayıp, geleceklerini garantiye almaya yaşam standartlarını yükseltmeye çalışıyorlar.
Milletvekili emekli aylığının 4 bin 129 YTL’den 6 bin YTL’ye çıkarılmasını sağlayan düzenlemeye Alt Komisyon Başkanı AKP Ankara Milletvekili Zekai Özcan izin vermemesine karşın, kıyak düzenlemeyi tasarıya eklemek için alt komisyon raporunun dağıtımı durduruldu.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı için oluşturulan alt komisyon yaklaşık iki aylık çalışmanın ardından raporunu bu hafta salı günü tamamladı. Çalışma Bakanı Çelik, ‘bir saat bile beklemeye tahammülümüz yok’ dediği tasarının üst komisyonda geçtiğimiz çarşamba günü görüşülmeye başlanabileceğini söylemesine rağmen, tasarı bir türlü üst komisyona gelemedi.
Alt Komisyon Başkanı Zekai Özcan tarafından imzalanan raporun dağıtımının, Plan Bütçe Komisyonu Başkanı Sait Açba tarafından durdurulduğu söyleniliyor. Zekai Özcan, halktan fedakârlık istenen tasarıya milletvekillerinin emekli aylığını yükseltecek bir düzenleme konulmasına karşı çıkarak, "Beni buna karıştırmayın, rapora böyle bir düzenlemenin girmesine izin vermem. İstiyorsanız gidin Plan Bütçe Komisyonu’nda ya da Genel Kurul’da yapın" diyerek rest çektiği iddia ediliyor.
Ancak üst komisyonda veya Genel Kurul’da yasalarda bir değişiklik yapılabilmesi için milletvekillerinin imzasıyla önerge verilmesi gerekiyor. Soruna bir çözüm bulmak amacıyla Plan Bütçe Komisyonunda toplantı üstüne toplantılar yapılıyor.
Millete kemer sıkmaya paran kadar sağlık hizmeti almayı hatta emekli aylığında kesinti yapmayı dayatan sosyal güvenlik yasası içine Milletin vekiline kıyak emeklilik düzenlemesinin eklenmesi bizleri şaşırtmıyor.
Ülkemizde emekçilere pay dağıtılırken cimri davranan sistem kendi çıkarlarına geldi mi, kesenin/kasanın ağzını açmakta hiçbir sakınca görmüyor. Bu tarihimizin her döneminde süre gelmiş olup, "bal tutan parmağını yalar" değişiyle de toplumun belleğinde aklanmaya çalışılmıştır.
Yazımızın başında sormuştuk ya partilerin gençlik kolları diye sormuştuk.
1980 öncesi siyasi partilerin gençlik kolları vardı. Gençler buralarda ülke gerçekleri ile tanışıyor, fikir üretiyor, örgütlenmenin, politika yapmanın, demokratik tepki koymanın ilk deneyimini burada yaşıyorlardı. 12 Eylül 1980 sonrası partilerin gençlik kollarının kapatılması ve 12 Eylül rejiminin yarattığı baskıcı ortam nedeni ile ülke gençliği politika dışına çıktı ülke sorunlarına karşı duyarsız hale geldi.
Şimdilerde partilerin gençlik kolları kadın kolları gibi yapılanmaları varsa da bunlar ülke sorunlarına duyarsız yalnızca parti yönetimine tribün desteğini veren kalabalıklardan öteye geçemiyor.
12 Eylül 1980 öncesi gençlik kollarının siyasetin içinde ne kadar var olduğunu ve milletin vekillerinin hangi dönem ve zamanda olursa olsun önce "can" dediklerine örnek olan tarihi bir belgeyi de burada yayınlayarak göstermek istiyoruz.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Yazar: kentvedemiryolu.com