Kent ve Demiryolu Menü

Kalıcı Başlantı:

10. Ulaştırma Şurasından Karayolu Ağı Çıktı

(yorumlar kapalı)

İstanbul’da Ekim 2009 ayı içinde  üç ayrı  mekânda 10.Ulaştırma Şurası, 8.Ulaştırma Kongresi ile IMF ve Dünya Bankasının yıllık toplantısı gerçekleşti. Dışarıdaki sese ve protestolara kulak vermemiz lazım söylemlerinin havada asılı kaldığı IMF toplantılarında sokaktaki halkın talepleri görmezden gelinmesinin yanında gazla  ve copla bastırılmıştır. Ulaştırma Bakanlığınca, "Hedef 2023" sloganıyla düzenlenen 10. Ulaştırma Şurasından ise karayolu ağı ve özelleştirme çıkmıştır.

resim

Haliç Kongre Merkezinde düzenlenen 10. Ulaştırma Şurasına e-posta ile davet edildik. Ancak Haliç Kongre Merkezine nasıl ulaşım sağlanacağı ne şuranın resmi web sayfasında nede e-posta iletisinde yazılı değildi.

resim

10.Ulaştırma Şurasına demiryolu personelinin katılımı İstanbul Deniz Motorları işletmeciliğini yapan firmadan temin edilen bir motor ile sağlandı. Hem kongre alanının güvenlik sorunu hem de motorun eski Galata Köprüsünün altından geçememesi nedeni ile İDO’nun Sütlüce iskelesinde motordan inildi.

resim

Yine Sütlüce iskelesinden hemen kongre salonuna giriş yolundan yürümeye güvenlik nedeni ile izin verilmediğinden katılımcılar eksoz dumanlarını soluyarak yaklaşık 1 km uzunluğundaki tünelin altından 30 cm genişliğindeki yaya yolunda tek sıra halinde kongre merkezine ulaştılar.

resim

Güvenlik koridorundan tek tek aranarak geçişten sonra katılımcıların kaydı yapıldı, 10. Ulaştırma Şurası için hazırlanmış tanıtım filminin yüksek desibelle izlenmesinin ardından Şura Koordinatör Prof.Dr. Metin Yerebakan’ın Konuşması ile başladı. Bilahare davetli ve anahtar konuşmacılar adı altında sırası ile İBB Başkanı kadir Topbaş, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Prof.Dr.Stan Davis ve Poul Bennett kürsüye çıkarak konuşmalarını yaptılar.

resimUlaştırma Bakanı Binali Yıldırım Konuşmasında "Şura’da, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100.Kuruluş Yıldönümü olan 2023 yılındaki ulaşım ve haberleşme yol haritamızı belirleyeceğiz, özellikle demiryolu ağlarının geliştirilmesi hedefimiz, bu Şurada hangi sektöre 2023 vizyonunda ne kadar yatırım yapılacağı kararı alınacaktır, özellikle demiryolu ağlarının geliştirilmesi gerekmektedir, Türkiye’nin hızlı tren işletmeciliğine geçtiği, karayolu, havayolu ve denizcilikte, iletişim altyapısında önemli gelişmeler yaşandığı bugünlerde bu Şura çok büyük önem taşıyor, Şura sonucunda 7 sektör başlığında 28 çalıştay gerçekleştirilecek ve 100.000 sayfa doküman elde edilecek, tüm dünya ülkeleri, ülkemizin ilgili tüm kamu kurumları ve yerel yönetimlerinden katılımla 3000 sayfa sonuç dokümanı şekillenecektir, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100.Kuruluş Yıldönümü olan 2023 yılında ulaşım ve haberleşme alanında yol haritamız niteliğinde olacak, aslında 2015’e uzanan bir hedefimiz var, bunda da mevcut demiryolu ağımızı yüzde 120 artırıyoruz yahut 11 bin kilometreden 26 bin 500 kilometreye ulaşmayı hedefliyoruz ki AB demiryoluna yatırım yapıyor, İran demiryoluna yatırıyor, Ortadoğu’da demiryolu yatırımları revaçta, biz de çevremize uyum sağlamak istiyorsak, mutlaka ve mutlaka demiryollarımızı öncelikli sektör olarak ele almamız gerekiyor" dedi.

28.09.2009 tarihindeki açılış konuşmasında son olarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan çoğunluğunu Ulaştırma Bakanlığı ve bağlı kuruluşların personelinin oluşturduğu katılımcıların alkışları arasında kürsüye çıktı.

resimBaşbakan Erdoğan konuşmasında "Türkiye Avrupa’da 6. dünyada 8. hızlı tren işletmecisi haline geldi, Demiryolu ulaşımına büyük önem veriyoruz. Biz Bağdat demiryolu ve Hicaz demiryolunu inşaa etmiş bir kültürün temsilcileriyiz. İstanbul’u çok uzak yerlere bağlamış bir kültürün varisleriyiz. Uzun demiryolu ağları Cumhuriyet döneminde örüldü. Türkiye o yıllardaki vizyonunu sürdüremedi. Hükümetimiz döneminde demiryolu politikasını da devlet politikası haline getirdik, bu yıl Mart’ta Ankara-Eskişehir arasındaki hızlı tren hattını devreye soktuk, bu ulaşımı yapıyoruz mutlu bir biçimde, bizzat açılışında bulunarak, bizzat orada seyahat ederek bunu söylüyorum. Ankara’da dinleyerek, izleyerek bu işleri yapma dönemi değil bu dönem. Geçenlerde de Eskişehir-İstanbul etabını çalışmaları yerinde izledik. Oralardan geçerseniz bu dağlar nasıl delinmiş, tüneller nasıl açılmış göreceksiniz, ayda ortalama 1000 trenle yurtdışına yük taşıması yapıyoruz. Komşularımızla bizim aramızda bir dostluk köprüsü olmuş durumda. Suriye’de mayınlar temizleniyor. Böylece Suriye ile aynı dostluk köprüsü aramızda kuruldu, 350 milyar dolarlık ulaştırma ve haberleşme yatırımı planladık, bunu yap-işlet, genel bütçe gelirleri ve özel sektör işbirliği ile yapacağız, AB birliğe dahil ettiği üye ülkelerde müktesebata bakmıyor, Üyeliğe kabul kararı daha çok siyasi, AB üyesi ülkeler içinde Türkiye ile mukayese edilemeyecek ülkeler birliğe alınıyor, hiçbir zaman AB müktesebatıyla alakalı değil ama almışlar. Çok açık net söylüyorum, siyasi davranıyorlar, kendilerine söyleyince cevap veremiyorlar, Türkiye çok hızlı değişiyor, kendi bölgesinin huzuru ve kalkınması için değişiyor, dünya barışına katkı için değişiyor, AB’ye yeni bir vizyon kazandırmak için değişiyor, üçüncü köprüye karşı çıkanlar ideolojik kilitlenme yaşıyor ve olaylara iki tarafı görme imkanı vermeyen gözlükle (el işareti ile at gözlüğünü tarif etti) bakıyorlar, bu kesim zamanında birinci köprüye de karşı çıktıklar İkinci köprüye de ve sonra utanmadan sıkılmadan üstünden de geçtiler seyahat ettiler, şimdi üçüncü köprüye karşı çıkıyorlar, ABD’de gördüm bir nehrin üzerinde 500 metre arayla 3 köprü var, bunlar olmazsa olmaz." ifadelerini kullandı.

resim

Başbakan bu sözleri ile salonda alkışlanırken Kongre Merkezi dışında ise 3.Köprü Yerine Yaşam Platformunun yaptığı basın açıklaması vardı. Belki onların sloganları içeriye ulaşmıyordu ama eylem ulusal basının gündemine girmişti.

Şura’da 29 ve 30 Eylül 2009 tarihlerinde tüm gün boyu paneller gerçekleştirildi. TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman 29 Eylül 2009 tarihindeki "Sürdürebilir demiryolu üstyapı ve yönetim Sistemine ilişkin görüş ve düşünceler" adlı panelde konuştu. Karaman "Ulaştırma Bakanlığı 2023 yılı için belirlediği hedef çerçevesinde 14 yıl içinde 350 milyar dolarlık yatırım yapacak. 350 milyar dolarlık yatırımdan aslan payını demiryolları alacak. Demiryolu ulaşımı bir marka haline getirilecek. Devlet Demiryolları bu kapsamda yeni projeleri hayata geçirecek, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yılı olan  2023 yılına kadar demiryollarına 45 milyar dolarlık yatırım yapılacak ve bunların bir kısmının yap-işlet-devret (YİD) modeli ile gerçekleştirilecek. Bu yatırımlar arasında Ankara-Antalya Demiryolu Projesi de bulunacak, hedef olarak 26 ayrı proje belirledik ve bu projeler Şuradaki katılımcılara oylatılacak. 2023 yılına kadar yapılacak yatırımlar arasında Antalya projesinin yanı sıra Bursa, İzmir ve Sivas hızlı tren hatlarının da bulunmaktadır. Erzurum, Erzincan ve Kars ile Kayseri’den Adana’ya kadar konvansiyonel hatların yenilenmesi de gündemdedir. Antalya ile Ankara arasındaki bağlantı ise Konya ve Burdur üzerinden sağlanacak, İstanbul-Ankara ile Ankara-Konya ve Ankara-Sivas yüksek hızlı tren projeleri 2013 yılında tamamlanacak. İstanbul-Ankara hattının ilk etabı olan Ankara-Eskişehir hattı mart ayında faaliyete geçti. Türkiye’nin ilk hızlı treni için doluluk oranının şu anda yüzde 80 civarındadır. Garlarımızı cazibe merkezleri haline getireceğini, Edirne-İstanbul hattıyla İstanbul Bulgaristan’a bağlanacak, Irak’a da demiryolu ile bağlantı yapılacak, İstanbul ve Mekke de 2023 yılına kadar birbirine demiryolu ile bağlanmış olacak" dedi. Ayrıca "bu projeler içerisinde en maliyetli olanlarının ise Ankara-İstanbul ile Ankara-Antalya hızlı tren hatlarının olacağını" ifade etti.

Paneldeki konuşmacıların arasında bulunan Germany Former CEO Deutsche Bahn, International Advisor Harmut Mehorn "yük taşımacılığında Türkiye içinde iki darboğazla karşı karşıya olduklarını bunlardan birinin Marmaray diğerinin ise Van gölü Güney geçişinin olmayışıdır. Marmaray İnşaatı süresince ve daha sonrasında tüpte 24 saat beklemeyi göze alamayız bunun için Marmaray’dan sonrada Tekirdağ Derince Feribot taşımasını kullanacağız" dedi.

Konuşmacılar arasında bulunan Prof.Dr. Güngör Evren "ulaştırmanın sürdürülebilirliği üzerinde durarak, Körfez geçiş köprüsüne mutlaka demiryolu hattı ilave edilmesi gerektiğini, ülkemiz ulaştırma sisteminde demiryolu kanunundan önce tüm ulaştırma sistemlerini kapsayacak ulusal ulaştırma kanununa ihtiyaç olduğunu" belirtmiştir.

Panelde Demiryolu Taşımacılar Derneği adına konuşan Mete Tırman "Demiryollarının iyi bir durumda olmadığını son yıllarda ölümlü kazaların sıkça yaşandığını, Marmaray tüpünden istenilen ölçüde yük taşımacılığı yapılamayacaksa yük taşınması için ayrı bir tüp yapılması gerektiğini, yolcu taşımacılığı için hızlı tren projelerinin bir an önce bitirilmesi gerektiğini konvansiyonel yolların sadece yük taşımasına hizmet etmesini eğer bunlar uygulanmazsa yolcu ve yük taşımasında söylenilen hedeflere ulaşılamayacağını, TCDD’nin tarihi yapılarına sahip çıkarak gelecek nesillere aktarması gerektiğini, demiryolu kanun taslağının taleplerini karşılamadığını" ifade etmiştir.

Panel sonundaki soru cevap kısmında TCDD Genel Müdürüne " Sürdürebilirlik ve Demiryolu Garlarının Cazibe Merkezi olması tanımından yola çıkılarak, Haydarpaşa garda düzenlenen 2. Uluslar arası Demiryolu Sempozyumunda sunum yapan Avusturya temsilcisinin sözlerini de anımsayarak, büyük kentlerin merkezi garlara ihtiyacı olduğunu düşünerek, İstanbul’da Marmaray Projesi kapsamında Haydarpaşa ve Sirkeci Garları dışında düşünülen transfer İstasyonlarının (Halkalı, Pendik, Söğütlüçeşme, Yedikule, Halkalı) gerek deprem gerekse sel ( su taşkını)çekinceleri göz önüne alındığında, acaba yeterince kamuoyu baskısı oluşturamıyor muyuz ki Haydarpaşa ve Sirkeci garlarını YHT’nin de sürdürebilirlik ihtiyacına yönelik olarak tıpkı Ankara Gar örneğinde olduğu gibi dönüşüme tabi tutmayarak İBB’nin sadece ranta dönük kentsel dönüşüm planlarına entegre ediyorsunuz" şeklinde bir soru yöneltilmesi üzerine

TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman "Haydarpaşa’yı bizde çok seviyoruz, ama ne yapalım tren gelmeyecek, YHT için Pendik Gar’ı düşünüyoruz." yanıtını verdi.

TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman’a panelde ikinci soruyu BTS Genel Başkanı Yunus Akıl yöneltti. Yunus Akıl "Şuraya meslek odalarının özellikle TMMOB nin katılımının neden sağlanmadığını, konvansiyonel trenler ile YHT’nin bir haftalık tehirleri incelendiğinde çok fazla tehir olduğunu, İsviçre demiryollarında çalıştırılan hızlı tren tehir ettiğinde bilet bedelinin bir kısmının yolculara iade edildiğini kendilerinin böyle bir uygulama düşünüp düşünmediklerini, konvansiyonel hatlara yatırım yapılmadığını, ayrıca Marmaray tüpünün 2023 yılı yük taşımacılık hedefine ulaşmada darboğaz yaratacağını belirterek bu konularda Genel Müdürün görüşünün ne olduğunu" sordu.

TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman "Tüm sivil toplum kuruluşlarına yazılı ve görsel basın üzerinden davet yapıldı ancak katılım yönünde bize bir talep gelmedi. Hiçbir hatta bakımı ertelemiyoruz, tehirleri engellemek için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz, YHT’nin tehirli işlediği konusunda bana gelen bir bilgi yok. Bana vaktinde çalıştığı rapor edildi, mevcut süre YHT için yeterli değilse tehiri önlemek için Livresini değiştirir tehiri ortadan kaldırırız, yeter ki yük olsun Marmaray tüpü yetmesin Marmara denizine ikinci bir tüp inşa ederiz" yanıtını verdi.

30.09.2009 tarihinde Ulaştırma Sektöründeki Genel Müdürler 2023 yılı hedeflerini açıkladılar ve yapılan açıklamalar esnasında da bu hedeflere yönelik olarak katılımcıların cevaplaması için anketler dağıtıldı.

TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman’ın demiryolu sektörünün hedeflerini açıklamasının ardından Avrupa Birliği Türkiye Ulaştırma Komisyonu izleme masası temsilcisi Karaman’a "AB uyum sürecinde Demiryolu kanununun biran önce çıkartılması gerektiği ancak bu konuda bir ilerleme sağlanamadığı kanunun çıkartılmasında hedeflerinin ne olduğu" sorusu yöneltildi.

TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman ise "Demiryolu Kanun taslağını çıkarmanın hedefleri olduğunu bu konuda çalışmaların devam ettiğini" söyledi.

Süleyman Karaman’a son sorulan soru ise " iki gündür devam eden panellerde sıkça dile getirilen Körfez geçiş köprüsüne demiryolu ilave edilmesi talebinin hedefler arasına niye alınmadığı" idi.

Gerek oturum yöneticisinin gerekse konuşmacının "soru duyulmadı anlaşılmadı gibi" gerekçeleri ile soru yanıtlanmadan geçildi.

Kentiçi Ulaşım Sektörünün Hedefleri DLH Genel Müdürü Ahmet ARSLAN tarafından anlatıldı.

Ahmet Aslan’a "Önerileriniz arasında kent merkezlerine otomobille girişin paralı ve pahalı hale getirilmesi bulunmaktadır. Bu önerinin kamusal alanların kullanılmasında sınıfsal bir ayrımcılık yaratıp yaratmayacağı? Parası olanın kent merkezine otomobille girerek çevreyi ve insan sağlığını tehlikeye atmasının ne derece doğru bir öneri olduğu? Avrupa’da birçok şehirde kullanılan bisiklet taksi uygulamasının öneriler arasında neden bulunmadığı? Kamusal bir alan olarak halkın kullanımına açık olması gereken kent sokak ve caddelerinin belediye şirketleri tarafından otopark haline getirilmesinin yasal olmadığı birçok yargı kararı ile belirlenmesine rağmen bu uygulamada ısrar edilmesinin nedeninin ne olduğu" soruları yöneltildi.

Ahmet Aslan " otomobil kullanıcılarının da haklarını gözetmek zorunda olduklarını, İspark türü uygulamaların ortadan kalkması için toplu taşımanın tam olarak hayata geçirilmesi gerektiğini" ifade etti.

Posta sektörünün 2023 yılı hedefleri PTT Genel Müdürü Osman Tural tarafından katılımcılara anlatıldı.

Osman Tural’a "Devletin ekonomik ilişkilerden çekilmesi politikaları doğrultusunda birçok kamu bankası özel sektöre devredildi. Bir kamu kuruluşu olarak bankacılık hizmeti verdiğiniz Posta Bank hakkında BDDK’nın bir çekincesi veya itirazı var mıdır? 2023 yılı hedefleriniz arasında Bankacılık yapma hedefiniz bulunmamaktadır sebebi nedir?" Sorusu yöneltildi.

Osman Tural "Bir kamu kuruluşu olduklarını bankacılık hizmeti görevini devletin kendilerine verdiğini, istendiği ölçü ve zaman diliminde bu faaliyete devam edeceklerini" ifade etti.

Kurumlar adına hedefler anlatılırken diğer bir salonda ise Hedef 2023 Ulaştırma Şurası Program tanıtım katoloğunda olmayan özel bir konu üzerine toplam 15 konuşmacı 5 dakikadan oluşan konuşmalarını yapmaktaydılar. Konu 3.Boğaz Köprüsü idi. Gerçi Şuranın açılışında Ulaştırma Bakanı 3 Köprü tartışmasının ayrı bir gündemle toplanacağı sinyalini vermişti. Şuradaki 3.köprü tartışması TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesinin düzenlediği 8.Ulaştırma Kongresi ile aynı güne denk getirildi bu nedenle de konunun birçok uzmanı şuradaki tartışmaya izleyici olarak bile katılamadı. Şuradaki 3.Köprü oturumuna panelist olarak çağrılanların yüzde 90’ının karayolcu kökenli ve de 3. köprü taraftarı olması, 3 köprü lehine yapılan konuşmaların salondaki dinleyici ağırlığını oluşturan Karayolları Genel Müdürlüğü çalışanlarının alkışları ile cevap bulması gözlerden kaçmadı.

Şurada Ulaştırma sektörüne ilişkin yaklaşık 100 karar alındı.          

Kurumlar adına hedeflerin anlatılması ve sözüm ona anketlerin değerlendirilmesinin ardından Ulaştırma Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanı ve 10. Ulaştırma Şurası Genel Sekreteri Kenan Bozgeyik, kapanış oturumunda alınan şura kararlarını açıkladı.

Bozgeyik, Ulaştırma Bakanlığınca, Haliç Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen 10. Ulaştırma Şurası kapsamındaki panellerden çıkan öneriler ile çalıştay önerilerinin bütünleştirilerek, her sektörün en önemli 20 projesinin seçildiğini, önemli projelerin de tekrar değerlendirilerek, Cumhuriyet’in 100. Yılına armağan edilen 100 kritik projenin belirlendiğini dile getirdi.

 

2023 YILINDA DEMİRYOLU SEKTÖRÜNÜN HEDEFLERİ

· Mevcut hatların yenilenmesi, tüm hatların sinyalli, elektrifikasyonlu hale getirilmesi.

· Yapımları devam eden 2 bin 622 kilometre yüksek hızlı tren ağının 2012 yılına kadar tamamlanması.

· 2023 yılına kadar 6 bin 792 kilometre yeni yüksek hızlı tren ağının inşa edilmesi.

· 2023 yılına kadar 4 bin 707 kilometre konvansiyonel yeni hat inşa edilmesi.

· BAŞKENTRAY Projesi’nin inşa edilmesi.

· EGERAY Projesi’nin tamamlanması, demir yolu araç filosunun yenilenmesi.

· Teknolojinin geliştirilerek trenlerin tek makinistle çalıştırılması.

· Tüm liman ve organize sanayi bölgelerine irtibat hatları ile entegre edilmesi.

· Demir Yolu Araştırma Enstitüsü’nün kurulması.

· Demir yolu payının yolcuda yüzde 10, yükte yüzde 20 artırılması.

· Hatlardaki kurp ve eğimlerin AB ölçütlerine uyumlaştırılması.

· Hemzemin geçitlerin iyileştirilmesi ve kademeli bir şekilde ortadan kaldırılması.

· Hatlardaki dingil yükünün en az 22,5 tona çıkarılması.

· 2023-2035 arasında 2960 kilometre yüksek hızlı tren hattı, 956 kilometre konvansiyonel hat yapılması.

· Batum-Trabzon-Erzincan hattının inşa edilmesi.

· Kavak-Kırıkkale hattının inşa edilmesi.

· 22 Eylül tarihinin "Otomobilsiz" gün ilan edilmesi.

· "Sürdürülebilir Ulaşım Projesi"nin seçilip ödüllendirilmesi.

· Avrupa Birliği ve dünya ile uyumlu Demiryolu Kanunu’nun çıkarılması.

· Raylı sistemlerde yerli sanayinin teşviki.

 

 

 

2023 YILINDA KARA YOLU SEKTÖRÜ HEDEFLERİ

· Bölünmüş yolların 32 bin kilometreye çıkarılması.

· Kuzey-güney kara yolu koridorlarının iyileştirilmesi.

· Yerleşim merkezlerine çevre yolu yapılması.

· Kuzey Marmara Otoyolu, Tekirdağ-Çanakkale-Balıkesir Otoyolu, Ankara-Delice Otoyolu, Ankara-İzmir Otoyolu, Sivrihisar-Bursa Otoyolu, Afyon-Antalya Otoyolu, Ankara-Niğde Otoyolu, Şanlıurfa-Habur Otoyolu, Aydın-Denizli-Antalya Otoyolu, İstanbul-Ankara-Kafkasya ve İran Otoyolu, Şanlıurfa-Diyarbakır Otoyolunun yapılması.

· Kar siperleri-çığ tünelleri ve ses panelleri, kara yolu boyunca acil yardım istasyonları, kara yolu ağının bitümlü sıcak karışım kaplama yapılması.

· Karayolu Akademisi kurulması.

· Tüm liman ve OSB’lerin bölünmüş yollarla bağlantılarının oluşturulması.

· Rize-Mardin Otoyolunun inşa edilmesi.

· Türk Otomotiv Kurumu"nun kurulması.

 

 

2023 YILINDA DENİZ YOLU SEKTÖRÜ HEDEFLERİ

· Liman ve deniz tesislerinin ulusal ulaşım ve trans Avrupa ağlarına entegre edilmesi.

· Yeni liman projeleri ile transit ülke konumuna gelinmesi.

· Elleçleme kapasitesinin 2023 yılına kadar 32 milyon TEU, 500 milyon ton kuru yük, 350 milyon ton sıvı yük ve 15 milyon yolcuya ulaştırılması.

· Yurt içi taşımacılıkta deniz yolu payının yüzde 15’e (Ton/km) ve konteynerleşme oranının yüzde 15’e (TEU) yükseltilmesi.

· Gemi inşa sanayinde 10 milyar dolar inşa geliri ve yeni istihdam alanlarının oluşturulması.

· Gemi teslim kapasitesinde 0.8 milyon DWT’dan 4 milyon DWT’a veya yıllık 300 adet gemi teslim sayısına ulaşılması.

· Katma değeri yüksek, ileri teknolojili gemiler inşa edilmesi.

· Marmara Denizi’nde kuzey-güney, doğu-batı ulaşımları için modern, fonksiyonel ve intermodal taşımacılığa uygun 2 veya 3 katlı araç yükleme boşaltma imkanları olan Ro-Ro terminalleri inşa edilmesi.

· Kısa mesafe deniz taşımacılığına yönelik, Karadeniz ve Akdeniz limanlarına sefer yapan Ro-Ro, Ro-Pax filosu kapasitesinin artırılarak hatların çeşitlendirilmesi.

· Doğu Akdeniz’de VLCC ve ULCC kapasitesinde yeni gemi inşa ve bakım onarım hizmeti verecek tersanelerin kurulması.

· Tersanelerin yoğunlaştığı yerlerde organize yan sanayi bölgelerinin oluşturulması.

· 200 adet balıkçı barınağının 55’inin kademeli olarak yat limanına dönüştürülmesi ya da ortak kullanım modeli oluşturulması.

· Deniz ticaret filosunun modernize hale getirilmesi, dünyanın en büyük 10 limanından en az birinin inşa edilmesi.

· Ulusal Test ve Akreditasyon Merkezi kurma.

· Denizcilik ekonomisinde Ar-Ge payını ulusal hedefe paralel yüzde 2 seviyesine çıkarma.

· Türkiye’nin kıyılarını dünyanın en temiz kıyıları arasına taşıyacak etkin bir çevre yönetim sisteminin kurulması.

· Birbirine yakın iskelelerin ihtisas limanlarına dönüştürülmesi, evrensel hukuk ve AB normlarıyla tam uyumlu denizcilik mevzuatının sürdürülmesi.

· Deniz ulaşımına ilaveten iç su yollarının etkin kılınması.

· Gemi inşa sanayisinde yüzde 80 yerli katkı payını yakalamak.

 

 

2023 YILINDA KENT İÇİ ULAŞIM SEKTÖRÜ HEDEFLERİ

· Ulaşım Kurumu’nun, Trafik Kontrol Merkezi’nin kurulması, ulaşım ana planlarının bütün kentler için zorunlu olması.

· İmar planları ile paralelliğin ve özürlülere uygunluğunun onayı.

· Kent içi ulaşım sistemlerinin AB standartlarına uyumlu hale getirilmesi.

· Engelliler ve fiziksel hareket kısıtlılığı olanların ulaşımda planlama ve tasarım standardının oluşturulması.

· Raylı sistemlerde yerli sanayinin teşviki.

· Kent içi trafikte enerji dostu, çevreye duyarlı doğal gaz-hibrit araç kullanımı, deniz-iç su yolu ulaşımının toplu taşıma ile entegresi ve iyileştirilmesi.

· Kent içi lojistiğin Ulaşım Ana Planı’nın parçası olması.

· Kentlere özgün otopark yönetim sisteminin kurulması, şehirler arası taşımacılık terminallerinin kentsel toplu taşıma sistemleri ile entegre edilmesi.

· 22 Eylül tarihinin "Otomobilsiz" gün ilan edilmesi.

· "Sürdürülebilir Ulaşım Projesi"nin seçilip ödüllendirilmesi.

· Avrupa Birliği ve dünya ile uyumlu Demir Yolu Kanunu’nun çıkarılması.

 

 

2023 YILINDA POSTA SEKTÖRÜ HEDEFLERİ

· Posta pazarının kontrollü ve kademeli bir şekilde serbestleştirilerek tam rekabetçi ortamın sağlanması.

· Posta Düzenleme Kurumu’nun kurulması. Kayıtlı elektronik posta hizmetinin verilmesi.

· Gönderilerin tesliminde evrensel standartların üstüne çıkılması.

· Türkiye’nin uluslararası gönderi alıp vermede bir aktarım merkezi haline gelmesinin sağlanması.

· Posta sektörüne ilişkin uluslararası karar süreçlerinde etkin rol alınması.

· Posta Sektörü Konseyi’nin oluşturulması.

· Sektörel vizyon ve stratejilerin belirlenmesi.

· Posta hizmetlerinin sunumunda çevreye duyarlı politikaların izlenmesi.

· Sektörel haberleşme, tanıtım ve bilgi paylaşımını sağlayacak bir iletişim ağının kurulması.

· Gönderi izleme sistemi, RFID ve Barkod teknolojilerinin ve yeni nesil iletişim sistemlerinin kullanımının yaygınlaştırılması.

· Sektörde kullanılan teknolojilerin yurt içinde üretimi ve ihracı, sektörel Ar-Ge faaliyetlerinin teşvik edilmesi.

 

 

2023 YILINDA HABERLEŞME SEKTÖRÜ HEDEFLERİ

· Bilişim sektörünün 160 milyar dolara, geniş bant abone sayısının 2013’te 12 milyona, 2023’te 30 milyona ulaşması.

· Ülke genelinde fiber optik ağının kurulması ve Türkiye’nin bölge ülkeler arasında fiber kesişim noktası (hub) olması.

· Eve kadar fiber ve geniş bant kablosuz erişim teknolojilerinin yaygınlaştırılması.

· Uçtan uca IP ve IPv6 uygulamalarına yönelik düzenlemelerin yapılması.

· Uluslararası bilişim şirketlerinin Ar-Ge merkezlerinin Türkiye’de kurulmasının sağlanması amacıyla bilişim vadisi OSB projesinin gerçekleştirilmesi.

· Mobil terminal cihazları üretimi ve söz konusu cihaz ihracatının ithalatı geçmesi.

· Türkiye’nin Avrupa’nın çağrı merkezi üssü olması.

· Sertifikasyon verecek laboratuvarların faaliyete geçirilmesi.

· Mobil cihaz 2. el piyasasının geliştirilmesi.

· Türkiye’nin 2023 yılında küresel BİT pazarında söz sahibi en az bir ulusal şirkete, en az bir ulusal markaya, tasarım ve standardıyla bize ait en az bir ulusal ürüne sahip olması.

· Kamu kurumlarının yaptıkları alımlarda ve düzenlemelerde Ar-Ge’yi teşvik edecek önlemlerin uygulanması.

· Ulaştırma Bakanlığı Ar-Ge fonunun burs vermesi.

· Girişim sermayesi sağlanması ve proje yarışmaları düzenlenmesi gibi alanlarda etkin olunması.

· Spektrum ticareti uygulamalarının başlatılmasına yönelik düzenlemelerin yapılması.

· Kişisel verilerin illegal ve kötü amaçlı kullanımını önleyecek düzenlemelerin geliştirilmesi.

 

 

2023 YILINDA HAVACILIK SEKTÖRÜ HEDEFLERİ

· İstanbul’da 60 milyon yolcu kapasiteli bir havaalanı ile Türkiye’de 30 milyon kapasiteli 2, 15 milyon kapasiteli 3 havaalanı yapılması.

· Uçak-dolmuş-taksi işletmelerinin kurulması ve yaygınlaştırılması.

· Deniz, göl gibi yerlere yakın olan turizm yerleşim merkezlerine hitap edecek deniz hava araçlarının kullanılarak, bu alanda gelişimin sağlanması.

· Döner kanat hava aracı taşımacılığı sisteminin kurulup desteklenmesi.

· Türkiye’nin uluslararası uydu projelerinde yer alması için gerekli çalışmalar yapılması.

· ILS kategori I, II ve III hassasiyetinde yerde tesis edilen pozisyon doğrulama sistemlerinin (GBAS) yaygınlaşması.

· Hava kargo taşımacılığına uygun olan havaalanlarının "serbest bölge" ilan edilmesi.

· Hava aracı veya parçasının sertifikasyonunun Türkiye tarafından sağlanabilir hale getirilmesi.

· Milli ATM teknoloji alt yapısının geliştirilmesi ve bu kapsamda dışa bağımlılığın azaltılması.

· Yerli imalat olarak en az 2 tip uluslararası bilinirliği olan tek-çift motor pervaneli ve çift motorlu hafif jet uçağı üretiminin gerçekleştirmesi.

· Türk sivil hava taşımacılığı filo yapısının 2023 yılında 100 geniş gövde, 450 dar gövde ve 200 bölgesel uçak olacak şekilde 750 uçaklık bir yapıya ulaşması.

· Türkiye’nin kendi uydusunu uzaya yerleştirecek teknolojiye sahip olması, yeni nesil motorların geliştirilmesi çalışmalarına katılınması.

· Havacılık Endüstri İhtisas OSB’lerin kurulması, insansız hava araçlarının, hava sahasının kullanımının sivil havacılık sistemine entegre edilmesi.

· EUROCONTROL’ün eğitim merkezinin Türkiye’de açılmasının sağlanması.

· HSHGM ve DHMİ Genel Müdürlüğü’nün yeniden yapılandırılması.

· Hava Ulaştırma Araştırma Enstitüsü’nün kurulması.

· Yaylaların turbo-prob uçuşlarına imkan veren havaalanları ile entegre edilmesi.

Kapanış oturumunda Suriye Ulaştırma Bakanı Yarub Süleyman Bedr de söz aldı. Bedr konuşmasında "ulaşımın çok büyük önem taşıdığını, bu konuda komşu ülkelerle işbirliğinin gündemde olduğunu. İstanbul’un bir zamanlar Hindistan’a kadar uzanan bir ticaret yolunun başlangıcı olduğunu bu ticaret yolunun sadece ticaretin değil, kültürlerin taşınmasında da etkili olduğunu. Suriye bölgesinin bir geçiş yolu olduğunu üç geçiş hattı ile demiryollarının Türkiye’ye bağlanmasının hedeflendiğini, önümüzdeki süre içinde de hava, kara, deniz ulaşımı ve demiryollarının bizlere verdiği fırsatlardan istifade ederek işbirliğinin süreceğinden kuşku duymadığını" ifade etti.

10. kez düzenlenen Ulaştırma Şurası Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın kapanış konuşması ile sona erdi.

Bakan Yıldırım, şurada her konunun enine boyuna masaya yatırıldığını ifade etti. Yıldırım, "Krizin ilacı, ulaşım ve iletişim alanında yatırımlara hız kesmeden devam etmektir. Bunun için ihtiyacımız olan kaynakların bugün artık sadece ülkelerin milli bütçeleriyle karşılanması elbette ki yeterli olmamaktadır. Yapılacak şey, bölgesel ve küresel işbirliği ile kamu ve özel sektör birlikteliğinin kullanılmasının teşvik edilmesidir" dedi.

Şurada alınan kararların değerlendirilmesi;

Şurada 2023 yılına kadar 2622 km YHT hattının tamamlanması, 6792 km yeni YHT, 4707 km konvansiyonel demiryolu hattının olmak üzere toplam 14121 km demiryolu ağının mevcut 10421 km hatta eklenerek 24542 km lik bir demiryolu ağına ulaşılması hedeflenmiştir. Bu hedefler Şuradaki bazı konuşmacılar tarafından ulaşılması güç hedefler olarak tanımlanmıştır.

TCDD Genel Müdürlüğüne bilgi edinme kapsamında yapılan başvuruda "Pamukkale Ekspresi ne zaman çalışmaya başlayacak ayrıca H.Paşa -İzmir direk tren neden çalıştırılmadığı" sorulmuş olup alınan cevap aşağıdadır.

Sayın ….

İlgi: 27.09.2009 tarih ve 26176 sayılı, başvurunuz.

Pamukkale Ekspresinin çalıştırıldığı güzergâhta yapılmakta olan yol çalışmaları nedeniyle seferleri iptal edilmiştir. Mevcut güzergâhta yapılan yol çalışmaları devam etmekte olduğundan Pamukkale Ekspresi çalıştırılmayacaktır.

Halen devam eden çalışmalarımızın tamamlanmasına müteakip söz konusu trenimiz normal seferlerine devam edecektir. Yol çalışmaları sonucunda yolcularımıza daha güvenli hızlı ve rahat yolculuk hizmeti sağlanacaktır.

Ayrıca, 6 Eylül ve 17 Eylül Ekspres trenlerimiz Basmane – Bandırma arasında çalışmakta olup, buradan feribot bağlantısı ile İstanbul’a seyahat etmek mümkündür. Trenlerimiz hakkında detaylı bilgiyi web adresimiz www.tcdd.gov.tr den edinebileceğinizi bildirir, Kuruluşumuza karşı göstermiş olduğunuz ilgiden dolayı teşekkür eder, bilgilerinize rica ederiz.

Pamukkale Ekspresinin çalıştığı güzergahta ( Afyon Denizli ) herhangi bir yol çalışması bulunmadığı gibi yük trenlerinin seferleri devam etmektedir. Bu durum aklımıza demiryollarında yeni bir kuralın uygulamaya konulduğu izlenimini getirmektedir. Hızlandırılmış tren de tıpkı Pamukkale Ekspresi gibi raydan çıkarak devrildi ve bir daha sefer yapma şansı bulamadı. İpe un serer gibi, çalışma adı altında demiryoluna tasfiye serilirse bilgi edinme kapsamında sorulan soruya alınacak cevapta da yol bakım çalışmasının ne zaman biteceği açıklanamaz. Afyon Denizli arası gibi kısa bir mesafede yol bakım çalışması planlanamazken 2023 yılı hedefleri arasındaki "Mevcut hatların yenilenmesi, tüm hatların sinyalli, elektrifikasyonlu hale getirilmesi" hedefine ne kadar ulaşılabileceği merak konusudur. Aslında TCDD söz konusu başvuruya "27.05.2009 tarihinde uygulanmasına başlanılan Tren Tarifelerinde Pamukkale Ekspresi adı altında bir trenimiz bulunmamaktadır" şeklinde de daha gerçekçi ve niyetini belli eden bir cevap verebilirdi.

Ulaştırma Bakanlığı, Avrupa’yı Kafkaslara, Orta Doğu’ya ve Orta Asya’ya bağlayan bir köprü konumunda olan Türkiye’de batıdan doğuya kesintisiz bir otoyol ağını hedefliyor. Ulaştırma Bakanlığı, 228 kilometresi yapımı devam eden otoyollar olmak üzere toplam 2 bin 238 kilometrelik otoyol ağına, 2023’te 4 bin 773 kilometre uzunluğunda 12 yeni otoyolu katmayı kuzey ve güney aksında yeni karayolu koridorları yapmayı planlıyor. 2023’e kadar hizmete açılması planlanan otoyol projeleri ve özellikleri şöyle:

· Gebze İzmir Otoyolu: 421 kilometre. Gebze’den başlayacak ve Bursa, Savaştepe üzerinden İzmir’e ulaşacak.

· Kuzey Marmara Otoyolu: 361 kilometre. Adapazarı’ndan başlayarak, İstanbul boğazını yapımı planlanan 3. boğaz köprüsüyle geçecek ve Kınalı’ya ulaşacak ve mevcut otoyola bağlanacak.

· Tekirdağ Çanakkale Balıkesir Otoyolu: 433 kilometre. Trakya’yı Ege’ye bağlayacak. Edirne’den başlayacak otoyolun Çanakkale Boğazı’nı köprü ile geçmesi ve Balıkesir’in Savaştepe ilçesinde Gebze-

İzmir Otoyolu ile birleşmesi amaçlanıyor. Ayrıca otoyolun Tekirdağ Malkara’dan İpsala sınır kapısına ve ayrıca Kınalı’dan Kuzey Marmara Otoyolu’na da bağlanması planlanıyor.

· Aydın Denizli Antalya Otoyolu: 335 kilometre. İstanbul, Bursa, İzmir ve Aydın’dan Antalya’ya otoyol ile kesintisiz ulaşım sağlanacak.

· Ankara İzmir Otoyolu: 549 kilometre.Ankara’dan başlayacak ve Eskişehir üzerinden İzmir’e ulaşacak.

· Sivrihisar Bursa Otoyolu: 202 kilometre. Eskişehir ile Bursa’yı birbirine bağlamanın yanı sıra, Ankara-İzmir Otoyolu ile Gebze-İzmir Otoyolu’nu da birbirine bağlayacak.

· Ankara Kırıkkale Delice Otoyolu: 120 kilometre. Mevcut Ankara-İstanbul otoyolunun kuzey ve doğuya açılan kapısı olacak.

· Afyon-Burdur-Antalya ve Çevre Otoyolu: 345 kilometre. Eskişehir Seyitgazi’nin Kırka Beldesinden Ankara-İzmir otoyoluna bağlanacak. Böylece, otoyol ile Ankara’dan Antalya’ya ulaşım da mümkün olacak.

· Ankara Pozantı Otoyolu: 287 kilometre. Ankara’yı, Niğde üzerinden mevcut otoyol ile birleşerek Mersin, Adana ve Hatay’a bağlayacak.

· Şanlıurfa Habur Otoyolu: 360 kilometre. Şanlıurfa’dan Mardin üzerinden Habur sınır kapısına uzanacak. Böylece, ekirdağ’dan İstanbul, Ankara, Adana ve Şanlıurfa üzerinden Habur sınır kapısına otoyol ile kesintisiz ulaşım sağlanacak.

· İstanbul ve Ankara’yı İran ve Kafkasya’ya bağlayacak otoyol: 1200 kilometre. Mevcut Ankara İstanbul otoyolunun Gerede kavşağından başlayacak ve Amasya, Erzincan, Erzurum ve Ağrı üzerinden Gürbulak sınır kapısına ulaşacak. Ayrıca Samsun’u Ankara’ya bağlayacak bir otoyol da bu proje kapsamında inşa edilecek.

· Şanlıurfa Diyarbakır Otoyolu: 160 kilometre. Diyarbakır, Şanlıurfa üzerinden hem Habur sınır kapısına hem de Adana ve Mersin’e bağlanacak.

Bu tabloya bakılınca Ulaştırma Şurasından karayolu ağı çıktı dersek yanlış olmaz herhalde. Ulaştırma sektörleri arasında denge ve entegrasyon sağlanması bir biri ile rekabet eder pozisyondan daha çok birbirini destekler şekilde koordine edilmesi gerekirken Şura hedeflerine baktığımızda sektörlerin arasında bu yaklaşımı göremiyoruz.

 

Nasıl mı?

Tüm limanlara demiryolu bağlantısı önerilirken, karayolu bağlantısı da önermekte sakınca görülmüyor.

"Hedef 2023" sloganıyla düzenlenen ve "ulusal yol haritasının" belirlenmesini amaçlayan 10. Ulaştırma Şurasının "100 kararı" arasında 3. köprü yok. Yeni planlanacak Trakya-Anadolu bağlantılarının denizden yapılması öngörülürken, İDO’nun "Ambarlı-Bandırma Ro-Ro seferleri" hazırlığı TIR’lar için savunulan 3. köprünün seçeneğini de ortadan kaldırıyor. Kararlardaki "ulaşım projelerinin kent planlarına uyumlu olması" ilkesi ise İstanbul’un "köprüsüz planına" 3. köprünün iktidar gücünü kullanılarak "işlenmesi" istemiyle çelişiyor.

Demiryolu ve müştemilatı olan tesisler kentsel dönüşüm amacı ile kent dışına çıkartılmak için çaba gösterilirken Kentiçi ulaşımın hedefleri arasında otomobil kullanımının azaltılması kent içine girişin yasaklanması sayılırken, karayolu sektörünün hedefleri arasında "yerleşim merkezlerine çevre yolu yapılması" önerisi birbiri ile çelişen durumlardır.

Kentiçi ulaşımda hedefler anlatılırken bisiklet kullanımının ve de bisiklet yollarının artırılacağı, Alanya örneğindeki bisiklet kirala bırak git seçeneğinin yaygınlaştırılacağı ifade edilmesine rağmen nihai Kentiçi ulaşımın 2023 yılı hedefleri olan 11 hedefin arasına bisikletle ulaşım hedefi girmemiştir. Zaten bisikletin kullanılma imkanı olmadığı zamanlarda toplu taşıma yapılan belediye otobüslerinde bisiklet taşıma imkanı olmadığı gibi, trenlerde de bisiklet taşımak yasaktır.

Ulaştırma Bakanlığı 2023 yılı için belirlediği hedef çerçevesinde 14 yıl içinde yapılacak 350 milyar dolarlık yatırımdan aslan payını demiryolları alacak denilmesine rağmen demiryollarında istihdam daralmasına gidileceği hatta trenlerde tek makinist çalıştırılmasının Cumhuriyetin 100. yıl hedefi olarak kabul gördüğü açıklanmıştır. İstihdam artırımı yalnızca Posta sektöründe dile getirilmektedir.

İstihdam ve yatırım deyince 10. Ulaştırma Şurası ile aynı anda başlayan IMF ve Dünya Bankasının yıllık toplantısı İstanbul’da devam etmektedir. İMF ve DB raydan çıkan dünya kapitalist sistemini rayına oturtmak için çözümler peşinde koşmaktadır. Çözümler arasında şirket ve banka kurtarmalara yönelik kaynak bulma arayışı var. Yoksa kriz nedeni ile dünya genelinde 200 milyonu aşan işsizlere iş bulma çareleri düşünülmemektedir. Ülkemizde kıt sermaye ve bol kredi ile uygulanmaya çalışılan ekonomik düzen 10.Ulaştırma Şurasının hedeflerinde de şekillenmiştir.

Söz konusu ekonomik krizden daha fazla etkilenmemek için Türkiye’de gitgide hızlanan bir büyüme gerekiyor. Bunun yolu da kamu yatırımcılığıdır. Bunun iki ayağı vardır, sosyal program ve sanayiye dönük teknolojik program. Onun içindir ki demiryolu ulaştırmasında özel sektörden altyapı yatırımı beklenmemelidir. Daha önceki yıllarda bu konuda özel sektöre yapılan davette yanıtsız kalmıştı. Yani sosyal devlet ilkelerini gözeterek kendi teknolojisini üreterek, kamu yatırımlarıyla büyüyen bir ekonomi yaratmamız lazımdır. Bu kriz ortamından çıkılmadığı ve yeni krizlere girmemek için yukarıda belirttiğimiz ekonomik büyümeyi yaratamadığımız sürece 10.Ulaştırma Şurasının demiryolu hedeflerini tutturabilmenin mümkünü yoktur.

En çevreci ulaşım sistemi Demiryolu ve çoğumuzun  ulaştırma  bazılarımızın da protestoaracı olarak kullandığı ayakkabı

resim

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Yazar: kentvedemiryolu