Kent ve Demiryolu Menü

Kalıcı Başlantı:

Raydan Ayrılma…Emrin Olur

(yorumlar kapalı)

Ulaştırma Bakanlığı ve TCDD imzalı "Raydan ayrılma, Hayatta ayrılma, Trafik Kazalarında dünya sonuncusu olalım, güvenliğiniz için, rahat ve konforunuz için trenden vazgeçmeyin" sloganı yazılı afişler son günlerde Billboardlarda karşımıza çıkmaktadır. Gelin bu afişin ardında yatan gerçekleri birlikte afişe edelim.

 kd

Halkımızın %98 i trenleri seviyor %2 si trenleri kullanıyor. Bu sözü söyleyen TCDD Genel Müdürüne sormak lazım gelmez mi trenleri seven ve trene binmeyen 98 den bayramlarda tatillerde tercih trenlere kayınca talebi karşılayacak alt yapı (lokomotifin, vagonun, yolun, personelin) var mı?

Güvenlik konusu ise son yıllarda meydana gelen başta Hızlandırılmış tren ve Pamukkale ekspresi kazalarını anımsayınca güvenliğin demiryollarında özel güvenlik teşkilatı olarak algılanmaktan öte geçemediğini düşünüyoruz.

Demiryollarına Cumhuriyet tarihi boyunca yapılmayan yatırımları yaptık büyük mali kaynaklar ayırdık. Yolları araçları yeniliyoruz başlıklı haberleri iliştirilmiş gazetelerde bolca görüyoruz. Bu iliştirilmiş gazetecilik yapanları TCDD’nin kendi çıkardığı istatistik yıllıkları bile yalanlıyor.  Özel Güvenliğin taşerona havale edilmesinde bile şartnamelere uygun ihale yapmadığındandır Haydarpaşa Gebze arası banliyö duraklarında güvenlik olarak çalışan elemanlar silah taşımadan görev yaptılar aylarca.

 kd

Ölüm korkusu hatırlatılarak halkın demiryolu tercihleri değiştirilebilir mi? Karayolunda meydana gelen kazaları ve yaşanan kayıpları herkes her gün yazılı ve görsel basından izlediği gibi çoğunluklada bu kazaların içinde ya kendisi ya da bir yakını yer alıyor.

Demirel’in yıllar önce söylemiş olduğu sözü biz biraz değiştirerek hatırlayalım. Tren vardı da biz mi binmedik. Örneğin karayolundaki kaza ve ölüm korkusunu düşünerek İstanbul’dan, Ankara’dan Bursa’ya veya İstanbul’dan Antalya’ya, Trabzon’a trenle gitmeyi düşündünüz. Ama tren yok bu konuda da bu güne kadar yatırım yok.

1995 den bu yana uygulanan tasfiye sürecinde TCDD’de yolcu taşımacılığından vazgeçilmesi Ankara İstanbul arasında prestij trenleri işletilmesi uygulaması adım adım ilerlemektedir. Prestij tren "hızlı tren" projesine evirilerek ve de Ankara İstanbul’un yanına birkaç hat kesimi daha eklenerek uygulamaya kamuoyu desteği sağlanmaya çalışılmaktadır.

Tüm hızlı tren yatırımları sürerken eski hatlara bakım yapılmıyor gelen kazalar meydana geliyor eleştirileri üzerine Ülke genelinde bir çok hat kesimi daha önceki yıllarda hiç yapılmayan bir şekilde tren trafiğine kapatılarak trenleri kullanan %2 lik halk kesimi de karayoluna yönlendirildi.

 kd

Adana-İskenderun-Adana, Basmane-Söke-Aydın- Nazilli-Denizli- Afyon, bölgesinde çalışan tüm trenleri, Haydarpaşa- Denizli- Haydarpaşa arasında çalışan Pamukkale Ekspresini, Haydarpaşa-Gaziantep-Haydarpaşa arasında çalışan Toros Ekspresini Eskişehir- Afyon- Eskişehir Bölgesel Ekspresini, Eskişehir-Kütahya-Eskişehir arasında çalışan Ege Ekspresini Haydarpaşa-Konya-Haydarpaşa İçanadolu Mavi Trenini, Adana-Elazığ-Adana arasında çalışan yolcu trenini ve Fırat Ekspresini yol bakım çalışmaları nedeni kullanamayan yolcular için Ulaştırma Bakanlığının "raydan ayrılma" isimli afişi ne anlam içermektedir.

 

 

1995’den 2008’e demiryollarının tasfiye sürecinde,

Yolcu taşımacılığının sona erdirilmesi gerçeği!

 

Amerikan emperyalizminin dayatmaları ve G-8 ülkelerinin ortak çıkarları doğrultusunda, dünyanın yeni sömürgeler haline getirilmek istenen ülkelerinde, "yapısal uyum" kapsamında "yeniden yapılanma" programları uygulanıyor. Ülkemizde de, tüm kamu kuruluşlarında uygulanan bu yeniden yapılanma programlarının tezahür ettiği bir diğer kuruluş da TCDD’dir.

TCDD’nin Yeniden Yapılandırılması çalışmaları aslen 1987 yılında başlamakla birlikte, sistemli olarak yapılan uygulamalar 1995 yılında başlamıştır. Amerikan sermayesinin çıkarları için çalışan Dünya Bankasının, G-8 ülkesi olan Japonya’dan sağladığı hibe kredi(1 milyon dolar) ile Booz Allen and Hamilton adlı danışmanlık firmasına hazırlattığı TCDD’nin Yeniden Yapılandırılması Raporu, 1995 yılından itibaren uygulanmaya başlandı.

Bu uygulamalar doğrultusunda;

· Kuruma kalifiye personel yetiştiren TCDD Meslek Lisesi kapatıldı. Personel alımı da olmadığı için personel sayısı her geçen gün azaldı. Sonradan alınan sınırlı sayıdaki personel, açığı kapatamadığı gibi, kalifiye olamamanın verdiği sorunlar yaşandı, yaşanıyor!

· Mesleki hastalıklarıyla boğuşan kurumumuzda, hastaneler devredildi. Ve bu durumun bir sonucu olarak mesleki hastalıklardan ölümlerde ciddi bir artış yaşandı ve yaşanmaya devam ediyor.

· Kurumun, çeken-çekilen araç ihtiyacını karşılayan ve üretim merkezleri olan TÜLOMSAŞ, TÜVASAŞ, TÜDEMSAŞ birçok noktada devre dışı bıraktırıldı. Piyasadan ya da yurt dışından alımlara/kiralamalara başlandı.

· Birçok unvan devre dışı bıraktırıldı ve esnek çalışma dayatıldı. Önce yol bekçiliği, akabinde tren şefliği, makasçılık, manevracılık, gardöfrenlik kaldırıldı ya da tek bir unvanda bileştirildi. Özel sektöre devredilen birimlerdeki tüm unvanlar iptal edilerek, personel başka işyerlerine ve işlere sürgün edildi. Aynı zamanda birçok işyeri de kapatıldı.

· Yemekli-yataklı vagon hizmetleri, gişeler, İzmir’de banliyö hizmetleri, tesis işletmeleri, temizlik hizmetleri, işyeri araçlarının işletmesi özel sektöre devredildi.

· Birçok istasyon ve gar kapatıldı. Birçok tren kaldırıldı. Özellikle Doğu ve İç Anadolu bölgesinde çalışan birçok bölgesel tren seferden kaldırıldı, İzmir’de senelerdir banliyö trenleri çalıştırılmıyor

· TCDD’nin taşınmaz malları, binaları, arazileri haraç mezat satıldı, satılmaya devam ediyor.

· İşletmecilik güvenliği, demiryolları kurulduğu tarihten bu yana, hiç olmadığı kadar güvenliliğini kaybetti. Ve yakın zaman içinde, ülke gündemine de oturduğu üzere, 3 tane ölümlü büyük kaza meydana geldi(Pamukova, Tavşancıl, Kütahya).

· Personelin birçok sosyal hakkı elinden alındı. Kurum mevzuatı ile yapılan sürekli oynamalar, yapılan birleştirmeler ve siyasi kadrolaşmalar nedeniyle kurum içi huzur tamamen bozuldu.

· Entegre taşımacılık konusunda büyük bir yere sahip olan TCDD limanları bir bir satıldı, satılıyor. Sırf bu satışlar nedeniyle birçok çalışan işyerlerinden ve yurtlarından olurken, limanların satışı ile birlikte TCDD limanlardan elde ettiği %48’lik geliri de kaybetti.

· Kuruma tek bir çivi çakılmaz iken, vitrine dönük yapılan harcamalar ile kurumun mali dengesi daha da içinden çıkılmaz hale geldi.

· İstasyonlar ve garlar demiryolu işletmeciliği için değil, otel ve lokanta olarak planlanmaya ve bu yolla devredilmeye/satılmaya başlandı.

Her ülkede farklı uygulanan yeniden yapılandırma programları, genel itibariyle kamu kurumlarının tasfiyesi sonucunu getirmekle birlikte, Türkiye için; demiryollarının yolcu taşımacılığını sona erdirmesi, sadece yük taşımacılığını "özelleştirilmesi suretiyle" %2 oranında artırmak amacıyla uygulanıyor.

1995’den 2005’e kadar yapılan uygulamalar bu yönde gerçekleştirilirken, 2005 yılından itibaren yine Dünya Bankası desteğinde CANAC Raporu(Kanada danışmanlık firmasının raporu) ile devam ettiriliyor.

Bu rapor ki, eski rapordan daha radikal hedefler içiriyor. Raporda; kullanılmayan, kar getirmeyen hatların kapatılması, bu hatlardaki istasyon ve diğer demiryolu binalarının bir daha işletmeye açılmaması için satılması ya da yıkılması öngörülüyor. Demiryollarının tasfiyesi için de en radikal tedbir olarak, "demiryolu kanununun" çıkartılması hedefleniyor.

Mevzu bahis kanun, rapor doğrultusunda hazırlanarak Bakanlığa gönderildi ve en geç Ekim ayında yasalaştırılması isteniyor.

Gerek demiryolu kanun tasarısında, gerekse de CANAC Raporunda belirtildiği üzere; TCDD’nin birkaç prestij treni dışında yolcu taşımacılığından vazgeçmesi, taşımacılığın kaldırıldığı yerlerdeki arazi ve binaların elden çıkartılması hedefler arasında. Kaldı ki, "Hızlı tren, Marmaray" gibi prestij trenlerinin de özelleştirilmesi öngörülüyor.

Sırf bu konudaki engelleri aşmak için 5793 sayılı torba kanun ile çıkartılmak istenen demiryolu kanununda, TCDD Yönetim Kuruluna sınırsız yetkiler veriliyor! Bu yetkiler o kadar kapsamlı ki, yönetime plan yapma ve resen onaylama yetkisi de kanun maddeleri ile tanınıyor.

 

TCDD Yönetimi daha yasa çıkmadan tasfiye sürecini süratle uygulamaya geçirdi!

 

2003 yılından beridir AKP hükümeti ile atadıkları TCDD Bürokratlarının en çok ağzına sakız ettiği konu; "demiryollarına kaynak ayrılması ve yatırım yapıldığı" iddiası.

Bu iddia ve popülist söylemlerin arkasında yatanlar ise, halka yansımıyor. Çünkü kaynak aktarıldığı söylenen demiryollarında; Hızlı tren ve Marmaray inşaatı için TCDD taşınmazları haraç mezat satıldı, satılıyor, hem de yargı kararları alt üst edilerek!

Her ne şekilde yapılırsa yapılsın, bu iddiaları dikkate alan insanlar, bu kadar yatırım(!) sonrasında demiryollarında yolcu taşımacılığında gelişme olduğu yanılgısına düşmektedir. Ancak gerçek, tam bir skaldal niteliğindedir. Yatırım yapıldığı iddia edilen demiryollarının hatları ve trenleri bir bir iptal ediliyor!

Özellikle son iki yılda, tasfiye sürecinin bir sonucu olarak, birçok tren seferi iptal edildi ve yeni iptaller de kapıda!

 

Bölgeler itibariyle son durum

 kd

TCDD 3.Bölge(İzmir merkezli, Balıkesir, Manisa, Denizli, Aydın Uşak illerini kapsıyor)

 

-Türkiye’nin 3 büyük kentinden biri olan İzmir’in merkezinde hizmet veren banliyö trenleri 25.02.2006(Çiğli Yönü) ile 24.07.2006(Cumaovası Yönü) tarihlerinden itibaren durduruldu

İzmir Büyükşehir Belediyesi ile TCDD tarafından kurulan İZBAN A.Ş.’ye devredilen banliyö hatları için İspanya’dan alınacak diziler 26 ay sonra teslim edilecek! Yani bu durumda, 2006 başından beridir kapalı olan hatların en iyi ihtimalle 2010 Kasım ayından önce açılması öngörülmüyor!

2,5 yıl boyunca "tünel inşaatı" bahane edilerek kapatılan hatlar için dizi alımı sözleşmesinin 8 Temmuz 2008’e bırakılmış olması ayrı bir skandal konusu olmakla birlikte, sinyalizasyon ve elektrifikasyon hatları 2006 Mayısında tamamlanan banliyö hatlarının, belediyenin çalıştıracağı metro dizilerine uymadığı gerekçesi ile yeniden inşaata açılması ve devlete olan maddi zararı da önemle üzerinde durulması gereken bir husus!

 

—İzmir bölgesinin bölgesel trenleri ise 11.02.2008 tarihinden itibaren süresiz olarak iptal edildi

İzmir, Aydın, Denizli illerini kapsayan bölgesel trenler(Basmane-Denizli, Denizli-Söke, Söke-Nazilli, Söke-Aydın hatları), bölge insanı açısından önemli bir ulaşım ihtiyacını karşılamasına rağmen, 2008 şubatında apar topar seferden kaldırıldı. Hem de "görülen lüzum üzerine" diye bir garip gerekçe ile! Tekel niteliğindeki bir kamu hizmetini veren TCDD’de, bir bölgenin tüm bölgesel trenleri "görülen lüzum üzerine" diye bir gerekçe ile şuan için 6 aydır çalıştırılmıyor!

Konunun üzerine gidilince gerekçeyi değiştiren TCDD 3. Bölge Müdürlüğü, bu sefer tren iptallerine, "yol yenileme(poz)" çalışmalarını gerekçe gösterdi. Bu gerekçeyi ilginç kılan ise, poz çalışmaları ile ilgili yeni malzeme ve ekipmanın tren seferleri iptal edildikten 3 ay sonra peyder pey bölgeye ulaşması! Ancak asıl gerekçe, işi derinine inildiğinde ortaya çıkıyor! Çünkü, bu tren iptalleri, 27.01.2008 tarihinde Kütahya’da meydana gelen Pamukkale Ekspresi kazasından 3 hafta sonra devreye konuldu. Ve bu iptaller de, BTS tarafından ortaya atılan rayların teknik açıdan hatalı olduğu hususunun kamuoyuna taşınmasının hemen ardından geliyor. İddialara göre, Pamukkale Ekspresinin devrilmesine neden olan ve Güney Afrika’dan satın alınan raylar, bu bölgedeki yollarda da kullanılmış!

—Basmane-Afyon, Alsancak-Afyon arası çalışan posta trenleri de, banliyö trenleri ile birlikte seferden kaldırıldı ve yeniden sefere konulması düşünülmüyor. İzmir-Isparta arasında çalışan posta treni de 03 Mart 2008 tarihinde süresiz olarak seferden kaldırıldı.

Sonuçta bu trenlerin, gelecekte yeniden sefere konulup konulmayacağı konusu belirsizliğini koruyor! Ve TCDD 3.Bölgede şuan sadece; Gaziemir-Söke posta treni, Torbalı-Ödemiş-Tire motorlu treni ile Ankara-İzmir trenleri(3 adet) çalışıyor ve bu trenlerin hiçbiri İzmir’e giremiyor. Çünkü, yol 2006 yılından beridir kapalı! Şuan için gelen yolcular Ulukent’de trenden inip otobüslere bindiriliyor, bu durum dönüş yönüne gidecek olan trenler için de geçerli.

Ayrıca Ankara-İzmir trenlerinin geleceği de belirsiz durumda. TCDD Genel Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre, Eskişehir-Kütahya arasında yapılacağı söylenen yol çalışmaları nedeniyle her an bu trenler de seferden kaldırılabilir.

Sonuç itibariyle, İzmir Bölgesinde demiryolları açısından yolcu taşımacılığı hemen hemen bitirilmiş durumda! Bu tasfiye mantığının bir ürünü olarak, başta Alsancak ve Basmane Garları olmak üzere birçok garın ve istasyon binasının kentsel dönüşüm projelerine kurban edilmesi, bu vesileyle de satışı gündemde! Türkiye’nin 2.büyük Limanı olan TCDD Alsancak Limanı ise, şaibeli bir şekilde satıldı!

 

TCDD 6.Bölge(Adana merkezli, Konya, Karaman, Mersin, Hatay, Kahramanmaraş, Gaziantep, Mardin illerini kapsıyor)

 

—Bölgede, uzun mesafeli ve kısa mesafeli bölgesel trenler, posta trenleri ile İstanbul ve Ankara varış-kalkışlı trenler çalışmaktaydı. Ancak, Mersin-Adana, Adana-İskenderun arasında çalışan, bir bakıma banliyö treni olarak görülebilecek olan motorlu trenler 05.03.2008 tarihinden itibaren iptal edildi.

Hatay-Adana-Mersin arasını kapsayan bu bölgede hiçbir yolcu treni çalışmıyor. 6.Bölge Müdürlüğü yetkililerinin söylemleri, bu trenlerin bir daha sefere konulmayacağı yönünde!

Gerekçe; yolcu kapasitesi, işlevsizlik vb. falan da değil! Gerekçe yok bu trenlerin seferden kaldırılması için! Bir ara gerekçe olarak, poz çalışması denilmesine rağmen, böyle bir şey de söz konusu değil! Kaldı ki poz çalışması gerekçesi doğru kabul edilse bile, Adana güzergâh itibariyle, Mersin ile İskenderun’un ortasında kaldığından ve işletmeciliğin devam ettirilmesi gerekliliği için, güzergâh sırayla kapatılabilirdi ancak bu bile yapılmadı.

İddialara göre, yük taşımacılığı bölgede yoğun olarak yapıldığı için, yük taşımacılığı değerli ve bir tercih meselesi olarak görülüp, bu karar alınmıştır!

—20.07.2008 tarihinden itibaren ise Toros Ekspresi seferden kaldırıldı.

İstanbul, Bilecik, Eskişehir, Kütahya, Afyon ve Konya üzerinden Adana’ya varıp, Nusaybin’i de aşarak Suriye’ye giden, önemli bir güzergâha sahip bu trenin de yeniden sefere konulmayacağı yönünde iddialar var! Böylelikle, Mersin’den başlayıp, Nusaybin’e kadar uzanan güney paraleldeki demiryolu hattında artık hiçbir yolcu treni yok!

-İç Anadolu Mavi Treni için de beklenen son yaklaşıyor!

Toros Ekspresi kadar önemli olan ve tarım işçileri ile bölge halkının yoğun olarak kullandığı İç Anadolu Mavi Treni(İstanbul-Adana arası çalışıyor), Ankara-Konya Hızlı Tren Projesi inşaatı gerekçe gösterilerek, defalarca süreli olarak iptal edildi, yeniden sefere konuldu, sürekli olarak saatleri değişti ve böylelikle yolcusu kaçırıldı. Ve en son olarak da 13 Ağustos 2008 tarihinden itibaren sadece Konya-Adana arasında çalıştırılmaya başlandı!

—Adana-İzmir Posta Treni 4 yıldır çalıştırılmıyor.

Bölgenin uzun mesafeli 2 posta treninden birisi olan Adana-İzmir Posta Treni(genelde dar gelirli vatandaşların kullandığı) 4 yıldır çalıştırılmıyor ve bir daha da çalıştırılması düşünülmüyor. 6.Bölgede şuan için çalışan Adana-Diyarbakır arası Posta Treni ile Ankara-Adana arası Çukurova Ekspresi, yani sadece 2 tane tren var! Kaldı ki, Çukurova Ekspresi de, TCDD Genel Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre, "yol çalışmaları" gerekçe gösterilerek, her an seferden kaldırılabilir!

 

TCDD 2.Bölge(Ankara merkezli, Zonguldak, Karabük, Çankırı, Kırıkkale, Yozgat, Kayseri, Niğde illerini kapsıyor)

 

—Ankara merkezli bölgenin Ankara-İstanbul arasında çalışan trenlerden daha önemli bir potansiyele ve yere sahip olan Ankara banliyö trenleri (Kayaş-Ankara-Sincan) 1 Temmuz 2008’den itibaren en az 3 ay süreyle iptal edildi.

Banliyö trenlerinin en az 3 ay süreyle seferden kaldırılması için gerekçe olarak, Ankara Büyükşehir Belediyesinin karayolu alt ve üst geçit inşaatları yapacak olması gösterildi.

İnşaat tekniği açısından, demiryolu tarihinde belki de hiçbir zaman alt ya da üst geçitlerin inşaatı için uzun süreli yol kapatma olmamıştır. Alt geçit çalışmalarında, demiryolu çelik putrellerle korumaya(askıya) alınırken, üt geçit inşaatlarında da, köprü ayakları yapıldıktan sonra beton kirişlerin konulması için gece(tren işletmesinin olmadığı saatlerde) saatlerle ifade edilen bir süre yol kapatılarak, kirişler yerine konulmaktadır.

Bu gerçeklik bir kenara, en az 90 gün süreyle banliyö trenleri iptal edilirken, ana hat yolcu trenlerinin (hem Kayseri yönünden gelenler, hem de İstanbul ve Eskişehir yönünden gelenler) tüm banliyö güzergâhını geçerek Ankara Gar’a kadar gelmesi, yani yolun işletmeye açık olması, ortaya atılan gerekçenin ne kadar asılsız olduğunu göstermektedir. Kaldı ki, gerçekten böyle bir niyet olsa bile, işletmeciliğin devamlılığı açısından, Ankara’nın Kayaş ile Sincan’ın ortasında olmasından hareketle, inşaat işi sırayla yapılabilir ve banliyö hatları buna göre parça parça kapatılabilirdi. Yani örnek olması itibariyle, önce Kayaş-Ankara, sonra Sincan-Ankara hat kesimi kapatılabilirdi. Ama görüldüğü üzere, hiçbir durum bu banliyö trenlerinin en az 90 gün süreyle kapatılması için bir gerekçe teşkil etmemektedir.

Ankara’dan Sivas, Adana, Kars, Malatya, İzmir, İstanbul yönlerine giden trenlerin de her an seferlerinin iptal edilmesi söz konusu olabilir. TCDD Genel Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre, Eskişehir-Kütahya arasında yapılacağı söylenen yol çalışmaları gerekçesiyle İzmir yönüne giden trenler, Ankara-Kayseri arasında yapılacağı söylenen yol çalışmaları gerekçesiyle Kayseri üzerinden Adana, Sivas, Kars, Malatya yönüne giden trenler ile Eskişehir garda yapılacağı söylenen yol çalışmaları nedeniyle de İstanbul yönüne giden tüm trenler her an seferden kaldırılabilir. Ki Eskişehir Gar içinde yapılacak yol çalışması gerekçe gösterilerek trenlerin seferden kaldırılmasında iyi niyet aramak mümkün de değildir. Böyle bir kararın açık anlamı, Türkiye’deki tüm şehirlerarası yolcu trenlerinin seferden kaldırılmasıdır!

 

TCDD 7.Bölge(Afyon merkezli, Isparta, Burdur, Kütahya ilerini kapsıyor)

Bölge özelliği itibariyle, bölge dışından gelen trenlerin geçiş noktası. İzmir, Adana, Konya yönüne giden trenler bu bölgenin içinden geçiyor. Ve bu trenlerden;

—Pamukkale Ekspresi 24.07.2008 tarihinden itibaren seferden kaldırıldı.

Bölge dahilinde kalan tek tren olan Pamukkale Ekspresi, Isparta, Burdur, Afyon, Denizli’ye demiryolu ulaşımını sağlıyordu. Gerekçe yine aynı; yol çalışması! Ve ne zaman yeniden sefere konulacağı bilinmiyor!

Bölgede işleyen diğer trenlerin durumu:

—Bölgeyi kat ederek, Nusaybin’e kadar giden Toros Ekspresi ise 20.07.2008 tarihinde seferden kaldırılmıştı.

—Eskişehir kalkışlı Afyon varışlı posta treni ile İzmir’e giden Ege Ekspresi seferden kaldırılmış durumda.

—Bölgenin diğer önemli treni olan Meram Ekspresi ise, TCDD Genel Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre, Eskişehir-Kütahya arasında yapılacağı söylenen yol çalışmaları gerekçesiyle her an seferden kaldırılabilir.

Bunlar gerçekleştiğinde de, bölgede çalışan yolcu treni kalmayacak!

TCDD 4.Bölge(Sivas Merkezli, Tokat, Samsun, Amasya, Erzincan, Erzurum illerini kapsıyor)

Bölge, demiryollarının gelişmişlik düzeyinin ters yönde aynası durumunda ve tamamen kaderine terk edilmiş bir halde! Bölgede birçok istasyon kapatılmış durumda, merkezi garlar da demiryolları tarihinde görülmemiş bir şekilde akşam 17.00’dan sonra kapatılıyor!

4.Bölgenin, bölge içine ulaşan 2 tane şehirlerarası yolcu treni var; Doğu ve Erzurum Ekspresi. Bölge ulaşım zorluğu olan bir bölge olduğu için, demiryolu ulaşımı önemli bir yere sahip! Ancak bu trenlerin, TCDD Genel Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre, Ankara- Kayseri arasında yapılacağı söylenen yol çalışmaları gerekçesiyle her an seferden kaldırılması söz konusu!

Bölge içinde Erzincan-Divriği-Sivas arasında günde bir defa karşılıklı gidip gelen posta treni mevcut. Yine aynı şekilde Sivas’tan Tokat yönüne çalışan günlük bir posta treni daha var.

Yani bölge kendi içinde, yolcu taşımacılığının çok az kullanıldığı bir özelliğe sahip hale getirilmiş durumda!

TCDD 5.Bölge(Malatya merkezli, Elazığ, Diyarbakır, Batman, Muş, Van illerini kapsıyor)

Malatya merkezli 5.Bölgenin durumu, Sivas merkezli 4.Bölgeden daha kötü halde! Bölgede doğru düzgün bir yolcu işletmeciliği yapılmıyor. Birkaç posta treni ile Kurtalan’a kadar gidebilen Güney/Vangölü Ekspresi ve 4 Eylül Mavi Treni mevcut yolcu trenleri. Bölgeye gelen(Transaysa Ekspresi, direkt İran’a gittiği ve yolcusu İran’lılar olduğu için mevzu edilmemiştir) iki şehirlerarası trenin de, TCDD Genel Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre, Ankara- Kayseri arasında yapılacağı söylenen yol çalışmaları gerekçesiyle her an seferden kaldırılması söz konusu!

TCDD 1.Bölge(İstanbul merkezli, Edirne, Tekirdağ, Kırklareli, Kocaeli, Sakarya, Bilecik, Eskişehir illerini kapsıyor)

Bölge, demiryollarının yolcu taşımacılığının en yoğun olduğu bölge…

Ancak, Haydarpaşa’dan kalkan; Toros(20.07.2008) ve Pamukkale(24.07.2008) Ekspresleri ikinci bir emre kadar seferden kaldırıldı. İç Anadolu Mavi Treninin 13 Ağustos’tan itibaren seferden kaldırıldı!

Haydarpaşa’dan kalkan Türkiye’nin birçok noktasına giden şehirlerarası yolcu trenlerinin, TCDD Genel Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre, Ankara- Kayseri, Eskişehir-Kütahya arası ile Eskişehir Gar’da yapılacağı söylenen yol çalışmaları gerekçesiyle her an seferden kaldırılması söz konusu!

—15 Haziran 2009 tarihinde İstanbul banliyö hatları komple kapatılacak!

Marmaray Projesi kapsamında, TCD Banliyö hatlarının 2 yoldan 3 yola çıkartılması ve rehabilite edilmesi(CR1) etabının inşaatının 15 Haziran 2009 tarihinde resmen başlaması bekleniyor.

Gelen emre göre, 15 Haziran 2009 tarihinde itibaren Haydarpaşa-Gebze, Sirkeci-Halkalı arasında tüm tren işletmeciliği en az 6 yıl süreyle durdurulacak ve belki de bir daha hiçbir zaman açılmayacak! Zaten bu durum, doğal olarak şehirlerarası çalışan bölgesel trenler ile şehirlerarası uzun mesafe çalışan anahat trenlerini de olumsuz etkileyecek! Bu trenlerin inşaat başladıktan sonra çalışıp çalışmayacağı, nereden sefere konulacağı ve nerede seferinin son bulacağı hala belirsizliğini koruyor!

Sonuç

"Demiryollarında atılım, demiryollarına yatırım yapıyoruz" söylemleriyle, demiryollarında yolcu taşımacılığı birçok noktada bitirilmiştir. Kalan taşımacılık ise, tehlikededir. Tekel niteliğindeki bir hizmeti, TCDD Genel Müdürlüğü bürokratları bilerek engellemekte, halkın hizmet alma hakkı elinden alınmaktadır.

Demiryollarının tasfiye edilmesi anlamına gelen bu uygulamalara imza atan ve ortada binilecek tren bırakmayan Ulaştırma Bakanlığına ve TCDD Genel Müdürlüğüne "raydan ayrılma isimli afişe ne gerek vardı?" diye sormadan kendimiz alamıyoruz.

 

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Yazar: kentvedemiryolu