Bifurcation’dan Fenere Giden Demiryolu ve Fenerbahçe Kampı
İstanbul’da tarihe, kültüre, belleğimize kamusal alanımıza ait ne varsa bir bir elden çıkartılıyor. Daha dün Fenerbahçe Vapuru işlevsizleştirilerek Koç Müzesine seyirlik obje haline getirildi.
Haydarpaşa Gara ihtiyacım yok diye İBB’ye yazı yazan bu alanda ranta yönelik proje hayata geçirilmesini isteyen TCDD’nin son kararı ile de Fenerbahçe Kampını (Eğitim ve Dinlenme Tesisi) Özelleştirme İdaresine devretti.
Gelin bu hattı, hattın sonundaki kampı, bugüne kadar süregelen hayatları bir seyreyleyelim.
Fenere Giden Demiryolu
19. yüzyılın ortalarından itibaren Fenerbahçe İstanbul ve Kadıköy halkının mesire yeri olmuştur. Fenerbahçe burnunun kayalık olması nedeni ile şuan TCDD Kampının bulunduğu yerdeki kumsaldan denize girilirdi. Ancak Kadıköy’den buraya ulaşmak için zorlu bir yolculuğu göze almak gerekiyordu.
Aldulmecit döneminde Haydarpaşa-İzmit demiryolu hattı yapılırken Fenerbahçe Mesiresi’ne gitmek isteyenler için Feneryolu istasyonunu Fenerbahçe Burnu’na bağlayan bir demiryolu hattı yapılmış.
Açılışı 22 Eylül 1872’de yapılan bu hat Özellikle I. Dünya Savaşı’nda askeri amaçlı kullanılmış. Bu hattan, 1934’te Fenerbahçe’de yapılan cephaneliğe nakliyat için bazı zamanlar sadece askeri amaçlarla yararlanılmıştır.
İstasyon Binası
Feneryolu –Fenerbahçe arasındaki hat Fenerbahçe doğu tarafına yapılmış iki katlı ahşap bir istasyonla sonlanırdı. İstasyon binasının alt katında bilet gişesi, çok şık kırmızı kadife koltukları ve aynı kumaştan perdeleri, orta masası ve büyük bir duvar aynası olan bekleme salonu vardı. Üst kat ise bütün yaz kalan memura aitti. Binanın etrafına sundurma yapılmış, beyaz boyalı ahşap direklere eğimli olarak bindirilmişti. Etrafta fazlaca bina olmadığı için dolma zemin üzerindeki bina her yerden görülebilirdi.
Hatta ait Bilgiler
Bu hattaki demiryolu traversleri alışılmışın dışındaydı. Rayların iki tarafına yerleştirilmiş geniş ağızlı bir kampana bir demir çubukla birleştirilerek tren hattına istinat teşkil eder biçimdeydi. Kumlara batmasın düşüncesi ile çöller için yapılmış travers izlenimi yaratıyordu. Haydarpaşa Fenerbahçe arası 3,7 km olup. Feneryolu Fenerbahçe arası ise 1,4 km idi.
Feneryolu İstasyon Şefi Antuvan
Anadolu Bağdat Demiryolunun yapıldığı dönemde (1872) İstasyon Şefleri istisnasız Levantenlerden, Rum ve Ermenilerden oluşurdu. Yine her istasyonda azınlıkların işlettiği bakkal dükkânları bulunurdu. Feneryolu’nda hattın bir tarafında Tanaş diğer tarafında ise Toma’ya ait dükkânlar bulunmakta idi. İstasyon Şefi ise İngiliz uyruklu bir Levanten olan Antuvan Efendi idi.
İstasyon Şefi Antuvan İstanbul Doğumlu bir Fransız olup İngiliz uyruğuna kayıtlı idi. Katrin ve Sofi isimli kızları ve eşi istasyonun üst katında otururlardı. Yazın açık pencereden piyanoda çalınan klasik müzik sesleri yansırdı. Aralarında Fransızca konuşur Türklerle pek ahbaplık etmezlerdi.
İzmir’de Şömen dö Fer okulu açılıp işletmelere Türkler geçmeye başlayınca, Antuvan Efendi Fenerbahçe’de Gazi Mehmetçik sokağında ev alır.(1) Emekli oluş tarihi tam olarak bilinmemekle beraber 1928 yılında bir yaz günü Feneryolu İstasyonuna ziyarete gelir, 15 Ocak 1929’da da vefat eder.
Feneryolu Fenerbahçe arası tren seferleri
Fenerbahçe’ye tren seferleri yalnız yaz aylarında ve tatil günlerinde düzenli olarak yapılırdı. Fenerbahçe’de Lokomotifin çevrileceği bir tesis bulunmadığından dönüşte lokomotif vagonları iterek getirirdi. Tren hareketinden önce özellikle Bağdat caddesinde ve diğer caddelerde bulunan geçitler kapatılırdı. Kadıköy’deki toplam araç sayısı 10’u geçmediği için alınan bu önlem çoğunlukla yayalar içindi.
Feneryolu Fenerbahçe arasındaki haberleşme ise demir direkler üzerine çekilmiş telgraf hattı ile sağlanmakta idi. Haydarpaşa’da 6 Eylül 1917 de meydana gelen patlama ve 4 Temmuz 1918 ila 18 Ekim 1918 tarihlerindeki İngiliz uçaklarının bombalaması sonucu liman kullanılamaz hale gelmişti. Fenerbahçe adalar tarafındaki iskele Anadolu’ya malzeme sevkıyatında kullanılmış olup, daha sonraki yıllarda halk bu taş iskeleye ihracat iskelesi adını vermiştir.
1928 senesinde tenezzüh (yaz aylarında piknik amaçlı gezi) maksadıyla tren seferleri düzenlenmiş ancak verimli olmadığı için kaldırılmıştır.
1936 yılında Atatürk’ün Fenerbahçe’ye geleceğinin haber alınması üzerine hat tamir edildi, yıllardır kullanılmayan istasyon binasında oturan Haydarpaşa Makasçısı Şaban Efendi tahliye edildi, etrafa çeki düzen verildi.
Atatürk’e İstanbul’da bir köşk yapılması düşünüldüğü yer olarak da Fenerbahçe’nin seçildiği kendisine iletildiğinde etrafı gezdikten sonra “burası bir insan için çoktur, Halk istifade etsin der” ve trenle Feneryolu’na oradan da Haydarpaşa’ya geçer.
Mehmet Özerhun Fenerbahçe’ye giden demiryolundaki anılarını wowturkey isimli forum sitesinde şu kelimelerle ifade etmektedir.”1960’lı yıllarda KRUPP lokomotif tarafından çekilen bir katarın, önünde bayraklı bir adamın hattı kolaçan ederek treni sevk ettiğini gördüm. Tren hattı son yıllarda sadece TCDD kampına malzeme taşıyordu. Hat genelde çocukların oyun yeriydi ve ağaçların arasından geçerek Fenerbahçe’ye kadar uzanırdı. Başlangıç noktası ise Feneryolu istasyonu’nun batı tarafı olup, buradan başlayan bir kavisle ana hattan ayrılır, şimdiki sabit pazarın içerisine tesadüf eden yoldan, doğusunda yazlık SİTE sinemasını bırakarak geçer, Bağdat Caddesini ise Demiryolu hemzemin geçit bariyerleri ile ve TRAMVAY raylarını keserek geçerdi. (Feneryolu istasyonuna gidenler, güney tarafta kalan kavisli peronu hâlâ görebilirler) Şimdi cadde olan yol demiryolu güzergâhı idi. Kaldırım olan yer ise sokak idi ve bu sokak üzerinde kaldırım bile yoktu. Demiryolu Feneryolu’ndan uzaklaştıkça yükselir ve gözden kaybolurdu. Hattın Fenerbahçe’ye doğru uzaklaşan kısmı biz çocuklar için nedense çekinilecek bir bölge gibi gelirdi. Fenerbahçe de ise bazen yük vagonları göze çarpardı. Bu hat çok güzeldi, yazık olmuştur” şeklinde ifade etmiştir.
Feneryolu- Fenerbahçe Hattının Kapatılması
İstanbul Ulaşımı üzerine arşiv ve inceleme çalışması yürüten Akın Kurtoğlu’nun “İstanbul Kronolojisi” isimli arşivindeki belgelerde “Feneryolu-Fenerbahçe” arasında 98 yıldan beri mevcut olan tren rayları Mart 1970 de, hat artık çalışmadığı için sökülerek kaldırıldığı rayların üzerinde bulunduğu ve cadde kotundan bir miktar daha yüksek olan dolgu şeritin traşlanarak caddeyle aynı hizaya indirildiği yazılıdır.
Dr. Sertaç Kayserilioğlu Gazete Kadıköy’deki yazısında ise 1969 senesinde verilen emirle Dr.Faik Ayanoğlu Caddesinde kestane ağaçları arasında bulunan hattın demiryolu ameleleri tarafından sökülmeye başlandığını 1970 Mart’ında tamamen tarihe karıştığını açıklamıştır.
TCDD Fenerbahçe Eğitim ve Dinlenme Tesisleri (Kamp)
1957 yılında TCDD personel ve ailelerinin istirahatlerini temin amacıyla Samsun’da (Derbent ve Matasyonda), Malatya’da (Gölcük) de, İskenderun’da (Arsuz), İstanbul’da (Fenerbahçe ve Florya) dinlenme kampları kurulmuştur.
Mevsim başlangıcında faaliyete geçen bu kamplar 20 şer günlük devrelere ayrılıp 200 er kişilikti.(*) TCDD Fenerbahçe Dinlenme Kampına gerekli malzeme de ilk yıllarda Fenerbahçe hattından taşınırdı.1964–1965 yazında bir restorant vagonun kamp süresince burada gare edilerek tatilcilere hizmet verdiği de kampın müdavimlerince anlatılmaktadır.
Fenerbahçe’de oturan halk ta mevsim süresince üye aidatı ödeyerek kampın plajından istifade ediyordu.
Şu anda eğitime giden demiryolu personelinin kaldığı kabinlerin bulunduğu yerlerde 1960 lı yılların başlarına kadar çadırlar vardı. Kampa gelenler bu çadırlarda doğayla başbaşa bir tatil olanağı buluyorlardı. Bu alana 1959 yılında Ahşap 1 adet lokal, 3 adet Ofis, 6 adet Kargir wc, bir adet demir büfe inşa edildiğini,1961–1977 yılları arasında ise soyunma ve dinlenme kabinleri yapıldığını yol atelye müdürlüğüne ait arşivlerden öğreniyoruz.
TCDD Fenerbahçe Kampının yanında da ilk olarak deniz hamamı daha sonra ise 1980 li yılların ortasına kadar bir halk plajı vardı. 1988 yılında buraya imar palanlarına aykırı olarak inşa edilen PİRAMİT isimli alışveriş merkezi Mimarlar Odası öncülüğünce verilen hukuk mücadelesi sonucunda 3 Kasım 2004 yılında yıkıldı. Halk plajının yeniden kurulacağı düşünülürken son yılların modası olan büyük minderli yüksek giriş ücretli özel bir tesis olarak hizmet vermeye başladı bu plaj yeri.
Fenerbahçe Halk Plajı
Fenerbahçe Kamp Dalyan Restorant
TCDD Fenerbahçe kampı içinde 1990 yılında kamp içinde deniz seviyesinden dolgu toprak seviyesine kadar yükselen ayaklar üzerinde Dalyan adı verilen bir restoran inşa edildi. Bu mekânda gerek demiryolcular gerekse 3. şahıslar özel geceler ve etkinlikler gerçekleştirdiler. Kamp bu sayede tüm yıl boyunca kullanılabilen ve gelir elde edilebilen bir işletmeye dönüştü.
TCDD personelinin 1988 yılına kadar yaz aylarında dönemler halinde yararlandığı kamp İstanbul’da denizlerin kirlenmesi sonucu havuz yapılarak kullanılmaya devam edilmek istendiyse de Haydarpaşa’daki dönemin tutucu yönetim anlayışı bu öneriye destek olmayınca havuz yapılamadı. Bu nedenle de Fenerbahçe Kampı yaz aylarındaki o canlılığını kaybetti. 1999 yılına gelindiğinde TCDD Fenerbahçe Kampı yeni misafirleri ile tanışacaktı. Kafkaslarda yaşanan Rus-Çeçen savaşı nedeni ile Türkiye’ye mülteci olarak gelen 40 çeçen aile kampın Askeri kamp’a bitişik bir bölümüne şifai emirle yerleştirildiler. Sayıları daha sonra 150 yi bulan çeçenler halen burada yaşamlarını sürdürmektedirler. 17 Ağustos 1999 tarihinde meydana gelen depremde evleri hasarlanan demiryolculardan bir kısmıda yine geçici olarak kampta yaşamlarını sürdürdüler.
Fotoğraf:Fenerbahçe Kampında İdari bir toplantı 1990 lı yılların ortası
Kamptan Kopartılan ilk Toprak Parçası
TCDD kamplarını işlevsel olduğunu göstermek amacı ile ilk önce isimleri değiştirildi. Kamp yerine “Eğitim ve Dinlenme Tesisi” denildi. Bu değişiklikte kampların satışının önlenmesi amacının yanında TCDD’ye ait eğitim tesislerinin kapatılması, devredilmesi sonucu hizmet içi eğitim yapacak bina kalmaması da etken olmuştur.
Prof.Dr.Aydın EREL ve ProfDr.Enver BERKMEN TCDD Fenerbahçe Kampında Demiryolculara Seminer verirken(1980 li yıllar)
TCDD Fenerbahçe Eğitim ve Dinlenme Tesislerinde birçok eğitim, seminer ve toplantı gerçekleştirilmiştir. TCDD Fenerbahçe Eğitim ve Dinlenme tesisinden kopartılan ilk toprak parçası Askeri Kampa bitişlik olan parça olup, bu taşınmazın değerinin çok altında verildiği yönünde iddialar da mevcuttur.
Fotoğraf:Kapatılan TCDD Yakacık Hastahanesi Hemşireleri TCDD Fenerbahçe Kampında Hizmet içi eğitimde grup çalışması yaparken
Özelleştirme İdaresine devredildi.
Atatürk’e Köşk yapılması için Atatürk’e teklif edilen ancak Atatürk’ün “burası bir insan için çoktur, Halk istifade etsin” diyerek kabul etmediği daha sonra demiryolcuların ve halkın istifade etmesi için düzenlenen TCDD FENERBAHÇE KAMPI satılmak üzere TCDD Yönetim Kurulunun 28.11.2008 tarih 23/230 sayılı kararı ile Özelleştirme İdaresi Başkanlığına devredildi.
Özelleştirme tıpkı bir erozyon gibi kamusal değerlerimizin eriyip yok olmasına neden oluyor.
Nasıl, Erozyonla mücadele ediliyorsa, Özelleştirme ile de mücadele şart. Bu güne kadar yapılandan daha etkili daha kararlı daha örgütlü olmamız gerekiyor.Aksi takdirde erozyonla yok olan ülke toprağı gibi tüm kamuya ait değerler ellerimizden kayıp gidecek.
DİP NOT:
(1) Yıl 1915 İzmir’de Şömen dö Fer okulu açılıp işletmelere Türkler geçmeye başlayınca, Antuvan Efendi Fenerbahçe’de Gazi Mehmetçik sokağında ev alır. Yıl 2009 TCDD Meslek Lisesi ve Eğitim Merkezleri kapatılmıştır. Hizmet alımı, özelleştirme ve tasfiye pastasından pay kapmak isteyen TCDD Meslek Lisesi Mezunları eleman yetiştirip demiryollarına pazarlamak için şirket kurma girişimlerine başladılar.
Yararlanılan Kaynaklar:
-
Dr Müfit EKDAL Bir zamanlar Fenerbahçe,
-
(*) Türkiye demiryollarında tarihi olaylar 448-449 sayılı dergi ilavesi
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Yazar: kentvedemiryolu