Kent ve Demiryolu Menü

Kalıcı Başlantı:

2 Kapatma Kararı 1 Geri Adım, 1 Anlayış Talebi

(yorumlar kapalı)

udh.jpgBoğaziçi Köprüsü’nün 40’ıncı yılında büyük bir bakıma girerek 1 yıl trafiğe kapanacak bu nedenle de 3. köprünün inşası hızlanacak yönündeki kamuoyu “nabız yoklaması” iktidar yakını sabah gazetesi tarafından yapıldı. Ardından bir tartışma başladı. Bilim adamlarından akademisyenler siyasi partilerden tepkiler yükseldi. UDH bakanlığı geri adım attı köprü kapanmayacak. Demiryolu 2,5 yıl kapanacak cılız tepki, yanıt yolcularımızdan anlayış bekliyoruz.

Gelen Tepki Açıklamaları

Köprünün hizmete açıldığı 1973’te Bayındırlık Bakanlığı adına kontrol heyetinde yer alan Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Semih Tezcan “Köprünün bakımı çalışırken yapılır, kapatılmasına gerek yok, Köprünün boyaları ve oturma mesnetleri zaten düzenli olarak değişiyor. Dünyanın hiçbir örneği olmayan bir durum. Ana kablolar gerek olursa ortalama 100 senede bir değişir. O da paslanma ya da kopma gibi bir durum olursa değişir, ağır bakımı yapılır. Köprüye her sene bakım yapılıyor. 2004’te askı halatının gövdeye bağlanan levhaları kopmuştu, o levhalar güçlendirildi bir daha askı çubuğu kopması söz konusu olmaz. Köprü sağlam. 40. yıl oldu diye ağır bakım gerekmez. Ana kablo değişmesi demek ciddi bir hasar var demektir. Köprünün bilmediğimiz bir ayıbı mı var?” dedi.

Cemal Gökçe (İnşaat Mühedisleri Odası Genel Başkanı): “Boğaziçi Köprüsü’nün bir yıl boyunca trafiğe kapatılacak olması 3. köprünün yapılmasının bir gerekçesi olamaz. Çünkü 3. köprünün İstanbul’un ulaştırmasına katiyen bir katkısı olmaz. Köprüye bakım yapmak için bir yıl boyunca trafiğe tamamen kapatılması gerekmez. Neden bakım bir yıl boyunca sürsün? Bu bakım iki ayda da yapılabilir. Zaten köprünün bakımları periyodik olarak yapılıyor. Kopan halatlar olunca bunlar değiştiriliyor. Bu periyodik bakımlarla halatlar değiştirilebilir, deprem güvenliği sağlanabilir. Bakım yaz tatiline getirilebilir ve deniz ulaşımı hızlandırılarak trafiğe çözüm bulunabilir.”

Mücella Yapıcı (Mimarlar Odası Afet Komitesi Sekreteri) “Boğaziçi Köprüsü gibi kentsel kullanışların rutin bakımları sürekli yapılmalıdır. 1999 yılından sonra özellikle köprüler ve viyadükler güçlendirildi diye biliyoruz. Deprem riskine karşı köprülerde rutin bakımlar yapılıyor. Bakımlar bugüne kadar yapılmadıysa zaten vay halimize. Bakım konusunun 3. köprüye bağlanmasınıysa ilginç buluyorum. İstanbul için üretilen bütün planlarda hiçbir şekilde 3. köprü düşünülmemiştir. İnsanların deprem kaygısından faydalanarak 3. köprüyü gündeme getirmek doğru değildir. Bu iki durumun birbiriyle alakası yoktur. Boğaziçi Köprüsü’nün bakıma ihtiyacı varsa bu derhal gerçekleştirilmelidir.”

Ahmet Vefik Alp (Mimar / Kentbilimci) “Boğaziçi Köprüsü’nün büyük bakımı zaten gecikmiş bir süreçtir. Boğaziçi Köprüsü günlük 100 bin, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü 150 bin araç geçişi için projelendirildi. Fakat günümüzde 550 ila 600 bin arasında araç taşıyorlar. Fakat ben 3. köprünün, 1. köprüyü yedeklemesi konusundaki görüşlere katılmıyorum. Planlanmış olan 3. köprünün kent içi ulaşıma kayda değer bir katkısı olmayacaktır. Başka projeler üzerinde durularak 1. köprü yedeklenmeli ve büyük bakım başlatılmalıdır.”

İstanbul’daki iki büyük asma köprünün projelerini hazırlayan Merkezi İngiltere’de bulunan Freeman Fox and Partners adlı şirketin Türkiye yetkilisi ve Acer Freeman Fox and Partners’ın Türkiye Genel Müdürü/ortağı Dr. Çetin Gümüşoğlu, “1800’lü yıllardan beri dünyanın dört bir yanında köprüler yapıyoruz. Bir yıl kapatmayı dünyada ilk kez duyduk. Aşamalı bakımların yapılması gerekir, her iki köprü de dünyanın önde gelen asma köprüleri arasında sayılır. Boğaziçi yapıldığında ilk 5 arasındaydı. Bugün ise en uzun asma köprüler arasında dünyada ilk 20’deler, her ikisinin de ağır mühendislik yapılarıdır. Köprünün trafiğe kapatılacağını duyduğumuzda şaşırdık. Dünyada 1800’lerden beri bugüne kadar hiçbir köprünün bakım için kapatıldığını duymadık, ben konuya hâkimim ancak şirkette bakım konusundaki uzmanlara da danışmak istedim. İngiltere’deki uzmanlar kesinlikle bu şekilde bir köprü kapatacak, en azından kullanım dışı bırakacak bir bakımın olamayacağını söylediler. Köprüde şerit şerit asfalt bakımları yapılır. 10-15 yıl önce de zaten şeritler tek tek kapatılarak yapılmıştır. Zaten köprünün ana kısmı bir yılda yapıldı. Bir yıl çok uzun bir zaman. SABAH Gazetesi’nde yer alan, dünyadaki köprülerin bakım çalışmalarıyla ilgili haber için “Çok doğru” yorumunda bulunan Gümüşoğlu, “Brooklyn Köprüsü hayli eskidir ve büyük bakıma ihtiyacı vardır. Golden Gate ise oldukça ağırdır. Hepsinin bakıma ihtiyacı vardır, ancak bu kapatmayla olmaz. Köprüler iyi korundukları takdirde 100-150 yıl ayakta kalır. Siz nasıl evin badanasını yaptırıyorsanız belirli aralıklarla da asfaltın ve çelik halatların bakımları yapılabilir” dedi.

Türkiye Komünist Partisi “Boğaz Köprüsü bakıma alınmak zorundaymış. Hükümet, bu nedenle bir an önce Boğaz’a üçüncü köprüyü yapmak istiyormuş. Üçüncü köprü 6 milyar dolara mal olacak, 350 milyar dolarlık rant yaratacak. İstanbul’un zaten bir avuç kalan ormanlık arazisi tamamen yok edilecek, suları kirletilecek, içinden çıkılmaz Trafiği, kalabalığı biraz daha artacak. AKP, adına “kalkınma” dediği bu yağma projesine kimseyi inandıramayınca çareyi şantajda buldu. “Boğaz Köprüsü bir yıl kapanacak, üçüncü köprü şart” diyorlar şimdi. Oysa uzmanlar, bunun da bir yalan olduğunu, Boğaz Köprüsü’nün bir yıl süreli kapsamlı bir bakıma kesinlikle gereksinimi olmadığını söylüyorlar. Adında “adalet” geçen parti ülkemizde adaleti toptan katletti. Adında “kalkınma” bulunan parti, kalkınmayı da şantajla halka dayatılan rant projelerine dönüştürdü. Ülkemizin gerçekten kalkınması için esas zorunluluk, rant şebekelerinden ve onların çıkarları için şantaja başvurmaktan çekinmeyen iktidarlardan kurtulmasıdır.”

Geri Adım

Gelen bu tepkilerden sonra Mimarlar ve Mühendisler Grubu Ankara Şubesi’nin Rixos Otel düzenlediği basın toplantısı öncesi gazetecilerin sorularını cevaplayan Bakan Yıldırım “Boğaziçi Köprüsünün 40. yıl bakımına alınacak, bu bakım biraz kapsamlı olacak, yani büyük bir bakım olacak. Köprüde kısıtlamasız kullanma olmayacak. Trafikte kısıtlama olacak fakat tamamen kapatmak söz konusu değil. Onun için endişeye mahal yok” dedi

Şimdi sormak lazım değil mi?

İstanbul’un Anadolu ile bağlantısını sağlayan demiryolunun (GEBZE KÖSEKÖY) 2,5 yıl süre ile kapatılmasının ardından meslek odalarından üniversitelerin ulaştırma kürsülerinden, demiryollarında örgütlü sendikalardan, tüketici derneklerinden tepki geldi mi diye…

Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası ve Kocaeli Üniversitesi Öğrenci İmecesi’nin yaptığı basın açıklamasının dışında dişe dokunur bir tepki olmadı.

Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası da UDH’nin TCDD aracılığı ile uygulamaya koyduğu demiryolu hatlarını kapatma, trenleri seferden kaldırma uygulamasının 1995 yılından bu yana TCDD uygulanan yeniden yapılanma ve tasfiye (özelleştirme) bir parçası olduğu tespitini görmezden geldi. Buna uygun mücadele ve eylem programı ile kamuoyunun önüne çıkmadı. Meslek Odalarını bilim adamlarını kamuoyunu bu yönde duyarlı hale getirmek için bir çaba sarf etmedi. Yani demiryolu emekçileri bu saldırı karşısında peşinen yenilgiyi kabullenilmişliğin ruh hali içine atıverdiler kendilerini.

Bu tepki üzerine de Başbakanlık yolcularımızdan anlayış bekliyoruz açıklaması ile demiryolunu ulaşıma kapatma kararında ki ısrarını sürdürdü.

Köprüde (karayolunda) tamamen kapatma söz konusu olmazken demiryolunda nasıl oluyor.

Ne kadar tepki o kadar geri adım

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Yazar: kentvedemiryolu