Kamusal işletmecilik adına ulaşıma ve demiryollarına, insanca yaşam adına kente ve kültürümüze, insan hakları adına pozitif ayrımcılığa ve kadın haklarına sahip çıkıyor ve savunuyoruz.
MHP Yozgat Milletvekili Mehmet Ekici’nin TCDD Faaliyetlerine ilişkin iddialar üzerine Ulaştırma Bakanının yanıtlaması istemi ile TBMM Başkanlığına 15.07.2010 tarihinde verdiği soru önergesi aradan geçen 40 günlük süreye rağmen hala yanıtlanmamıştır.
TCDD’nin İzmir’de yürüttüğü banliyö taşımacılığını belediyeye devredilmiş ardında da TCDD ile belediyenin ortak girişimi İZBAN AŞ kurulmuştu. İZBAN AŞ tarafından yapılan banliyö tren işletmeciliğinde demiryolcuların banliyö trenlerinden ücretsiz yararlandırılmaması ise tepkilere neden olmuştur. Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası İzmir Şubesinden yapılan açıklamada şube yönetimi olarak belediye nezdinde girişimler başlanıldığı ifade edilmektedir.
Uluslararası Taşıma İşçileri Federasyonu’nun (ITF) 5-12 Ağustos 2010 tarihlerinde toplanan genel kurulunda ilan edilen UPS işçileriyle ‘Uluslararası dayanışma günü’ çerçevesinde Türkiye ve dünyanın pek çok ülkesinde 1 Eylül günü dayanışma eylemleri gerçekleştirildi. Asya, Avustralya, Avrupa ve daha birçok kıtada gerçekleştirilen protestolarda UPS yönetiminin sendika düşmanı tutumu kınandı…
Sakarya’nın Pamukova ilçesi Mekece köyü yakınlarında meydana gelen ve 40 kişinin öldüğü, 89 kişinin de yaralandığı hızlandırılmış tren kazasının davası Yargıtay tarafından ikinci kez bozuldu. Yargıtay 2. Ceza Dairesi, birinci makinist Fikret Karabulut ile ikinci makinist Recep Sönmez’e verilen hapis ve para cezalarını usul yönünden 12 gerekçeyle bozdu. Yüksek mahkeme, beraat eden tren şefi Köksal Coşkun hakkındaki suçlamanın zaman aşımı nedeniyle düşürülmesini istedi.
Civarımızdaki ülkeler, ileride kendi ekonomilerine yıllık milyon dolarlar kazandıracak, başta yük taşımacılığında kullanılacak, hızlı transit geçiş sağlayan yollar ile uğraşırken, biz, varımızı yoğumuzu sadece yolcu taşımacılığında kullanılan hızlı trene yatırıyoruz. Yüksek hızlı tren tabi ki bir ihtiyaçtır. Fakat civarımızdaki gelişmelere baktığımızda, öncelik olarak neyin ortaya çıktığı gün gibi ortadadır. Bundan sonra, yapımı devam eden hızlı hatları bir an önce tamamlayarak, bu süre içerisinde komşu ülkeler ile iş birliğine gidip, başta yük taşımacılığı olmak üzere, transit geçiş koridorları oluşturmak için az da olsa zamanımız var.
Anadolu’nun önemli kavşak noktalarından biri olan Afyonkarahisar, 1890’da İzmir-Kasaba Demiryollarının tamamlanmasıyla İzmir’e, 1895’te tamamlanmış olan Anadolu Demiryolları ile de İstanbul’a bağlanmıştır. Fakat bu iki demiryolu birbiri ile bağlantılı değildi. Diğer taraftan Antalya bölgesinin İstanbul ve diğer yerlerle irtibatının sağlanabilmesi için Antalya ve çevresinde demiryolu yapımı için İtalyanlar çeşitli projeler hazırlamışlardı. Kurtuluş Savaşı yıllarında askeri açıdan önemli olan Antalya’yı iç bölgelere bağlayacak bir demiryolu yapımı gündeme geldi. Ancak uygulamaya geçirilemedi.
Bugün (23 Eylül 2010) demiryollarının 154.yılı. Demiryolcular bugünü ne yazık ki gelecek kaygısı, siyasi kadrolaşma, artan iş kazaları sonucu arkadaşlarının ölümü, Dünya Bankası ve IMF raporları doğrultusunda hazırlanan CANAC Raporu uygulamaları ile işyerlerinin tasfiyesi ve istasyonların kapatılması nedeniyle kutlayamamaktadırlar.
25 Kasım 2009 tarihinde yapılan işbırakma/grev eylemine katılan demiryolu emekçileri hakkında TCDD’nin suç duyurusu üzerine Kadıköy 1. Sulh Ceza Mahkemesinde dava açılmıştı. Açılan ceza davasında mahkeme eyleme katılan 102 demiryolu emekçisi hakkında beraat kararı vermiştir. Beraat kararının gerekçesinde ise "suçun unsurlarının oluşmadığı, bu davranışın suç olmadığı" belirtilmiştir.