Kent ve Demiryolu Menü

Kalıcı Başlantı:

Haydarpaşa Gardır Söğütlüçeşme İstasyon

(yorumlar kapalı)

BASINA VE KAMUOYUNA
Tüm yetkilileri çok geç olmadan bir kez daha uyarıyoruz !..
Ülkemiz bir yandan tüm dünya kentleriyle birlikte gezegenin ilk küresel pandemisi olarak adlandırılan COVİD 19 salgını ile uğraşırken bir yandan da çarpık kentleşme ve yapılaşma politikalarının yarattığı kent selleri, deprem gibi afetler, ekonomik ve sosyal krizler ile boğuşmaktadır.
Tüm dünya küresel salgının ve iklim değişikliğinin açıkça ortaya çıkardığı kentleri ve doğayı talan eden neo liberal kentsel politikaların iflasını ilan eder ve sağlıklı bir kentleşme politikasının gerekliliğini tartışırken; bizim ülkemizin iktidarı, çok ağır sosyal ve ekonomik sonuçlarını yaşadığımız kentsel yağmayı esas alan politikalarına büyük bir hız, ısrar ve inatla devam etmektedir.
Bu uğurda kamu ve toplum yararını savunması gereken kurum ve kuruluşlar siyasi baskı altına alınmış, bilim ve hukuk siyasileştirilmiş, pandemi koşulları dahi toplumsal ve siyasal baskının kolaylaştırıcısı olarak kullanılmaya başlanmıştır.
Bu vahim durumun en son örneklerinden birisi ise İstanbul’un ve Türkiye’nin en önemli Gar binalarından olan tarihi Haydarpaşa Garı’nın bilinçli olarak yok sayılması, Kadıköy’ün ve kentin ihtiyaçları ve imkânları hiç gözetilmeden Söğütlüçeşme tren istasyonunu merkezi Gar ve alış veriş merkezine dönüştürme gayretidir.
Bilindiği gibi Söğütlüçeşme tren istasyonu ve çevresindeki yeşil alanları kapsayan, toplamda 65 bin 370 metrekarelik alanda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından imar planı değişikliği yapıldı. Yapılan bu plan değişikliği ile Söğütlüçeşme tren istasyonu önünde kalan yeşil alan, demiryolu kullanıcılarının ulaşım ihtiyacının çok ötesinde, yapılacak AVM görünümlü gar binasına çeşitli ticari fonksiyonlar da verilerek yoğun bir yapılaşmanın önü açılmaktadır.

Yaşamsal önemi her geçen gün anlaşılan kentin içinde kalmış az sayıda yeşil alanlardan biri olan bu alan; fiziksel ve işlevsel özellikleri nedeniyle yapılmak istenen yoğun yapılaşma ve trafik yükünü taşıyabilecek durumda değildir.

Bir tarafında Kadıköy Belediyesi Binası ve Nikah Salonu, diğer tarafta Fenerbahçe Stadının olduğu Söğütlüçeşme İstasyonu; çevredeki bu fonksiyonların getirdiği ilave yükleri taşırken, özellikle hafta sonu yoğunlukları dikkate alındığında, yeni plan değişikliği ile bu yükler daha da artırılmıştır.

Öte yandan, Fikirtepe Kentsel Dönüşüm Alanı’na hizmet etmek üzere Uzunçayır’da İstanbul’un en büyük karayolu kavşağı yapılmaktadır. Bu kavşağın istasyon çevresindeki yollara getireceği trafik yükü ise hiç hesaba katılmamış ve kentin merkezinin sağlığı büyük bir tehdit altına sokulmuştur..

Ayrıca; Planlama alanı yakınlarındaki Fikirtepe Höyüğü, arkeoloji literatüründeki Neolitik Fikirtepe Kültürü ile önemli bir yere sahiptir. Yoğurtçu Parkı ve Kuşdili Çayırı’nı kapsadığı düşünülen antik liman alanı da bölgenin arkeolojik potansiyeli için önemlidir.

Planlama alanı komşuluğunda Söğütlüçeşme katlı otoparkı inşaatı sırasında İstanbul Arkeoloji Müzeleri denetiminde sürdürülen kazı çalışmalarında bir Bizans Kilisesi’ne ait apsis kalıntısı, Bizans dönemi buluntuları ve Osmanlı mezar taşları tespit edilmiştir.

Altıyol- Söğütlüçeşme arasında ise çok sayıda mezar buluntusu belgelenmiştir. Planlama alanı çevresindeki bu arkeolojik bulgular bölgenin antik Kalkhedon kentinin Nekropolis alanı olduğuna işaret etmektedir. Henüz tam olarak yapılaşmamış bu açık alanda arkeolojik potansiyelin tespiti ve değerlendirilmesi son derece önemlidir.

Daha da önemlisi depremini bekleyen İstanbul’un zemin yapısı olarak en zayıf bölgelerinden olan ve içinden Kurbağalıderenin de geçtiği bu alan Ağır Mühendislik Önlemleri Gerektiren Alanlar”da kalmaktadır.

Böylesi ağır çekinceler taşıyan bir alanda Viyadük üzerinde yer alan önerilen merkez garının asıl işlevi olan tren setlerinin bakım, onarım işlevlerini görecek yapıların yapılması mümkün olmayan Söğütlüçeşme İstasyonunu toplu tren garına ve AVM ye dönüştürerek;

Bu hizmetler için hazır bulunan gerek kapasitesi, tarihi ve kültürel değeri gerekse kent içinde kapladığı alan ve deniz ulaşımı bağlantısı açısından emsalsiz konumu olan Haydarpaşa Garı’nın 1km.ötesine yeni bir gar inşa etme düşüncesi akla, mantığa, bilime, ekonomik ve teknik gerçeklere uymamaktadır.

Başta ilgili yerel yönetim olmak üzere meslek odaları, sivil toplum kuruluşları, bilim insanları ve duyarlı vatandaşlar tarafından yapılan bütün uyarılara rağmen tamamı kamuya ait olan bu alanda yapılan plan değişikliği, ilçede yaşayanların, yerel yönetimlerin bilgisi ve onayı dışında, kapalı kapılar ardında alınan kararlarla halka dayatılmakta ve hukuksal süreç yönlendirilmektedir.

Yerel yönetim ve ilgili meslek odaları tarafından açılan davalarda bilirkişi raporlarına dayanılarak verilen yürütmeyi durdurma kararının, alelacele dosya kapsamında teknik yönden yapılan inceleme ile dava konusunun şehircilik ilkeleri ve planlama esaslarına uygun olmadığı tespitini çürüten hiçbir delil gösterilmeden bir üst mahkeme tarafından kaldırılması;

Henüz planlar hakkında yargılama sürerken usulsüz ve hukuksuz bir şekilde “ÇED GEREKLİ DEĞİLDİR” kararının alınması hukuksal sürecin siyaset tarafından yönlendirilmesinin açık örnekleridir.

Çevre sağlığını, esenliğini güvenliğini her açıdan etkileyecek olan, gerek planlama gerekse projelendirme süresince ilgili mevzuat uyarınca kesinlikle Çevre Etki Değerlendirmesine tabi olması gereken bu girişim hakkında alınan “ÇED GEREKLİ DEĞİLDİR” kararı da Mimarlar Odası ve Kadıköy Belediyesi tarafından yargıya taşınmıştır.

Hukuksal süreç devam ederken hukuksuzca kaldırılan yürütmeyi durdurma kararlarına dayanılarak alanda yapılacak her hangi bir inşai faaliyet kent, çevre, toplum ve kamu yararı açısından geri dönülemez zararlara neden olacaktır.

Tüm bu nedenlerden dolayı kamuoyu önünden bütün ilgili ve yetkilileri bir kez daha uyarıyoruz.

Kamusal varlığımız olan ve yıllardır bakımsız bıraktığınız Söğütlüçeşme istasyonu çevresini, Kuşdili çayırı, Kurbağalı dere çevresi bütünlüğünde arkeolojik, jeolojik, ekolojik, tarihi ve kültürel değerlerini koruyarak geliştirip bir avuç yandaş sermayedarın değil toplumun hizmetine sunun…

Yeter artık…

Küresel salgınlardan, depremlerden ve sellerden ders çıkartın…

Söğütlüçeşmeyi rahat bırakın…

Pandemi ile boğuşan Kadıköy’ün ve İstanbul’un nefesini daha fazla kesmeyin…

En önemlisi 2005 yılından beri sürdürdüğünüz Haydarpaşa Garı ve geri sahasına el koyma nafile çabanızdan ve sevdanızdan vazgeçin ve İstanbul Kadıköy’ün asli garını derhal hizmete sokun…

Yıllardır bıkmadan usanmadan söylediğimiz gibi

Haydarpaşa Gardır, Gar Kalacak, Söğütlüçeşme de İstasyon!

HAYDARPAŞA DAYANIŞMASI.                              Söğütlüçeşme Koordinasyonu