Kent ve Demiryolu Menü

Ümit Sarıaslan- Demiryolu

Kalıcı Başlantı:

Kar Karanlığında Haydarpaşa

kar-karanli__inda-haydarpasa.jpgİçtenlikle, kederli bir öfkeyle söylediklerinize katılıyorum. Haydarpaşa, kar altındaki yalnızlığıyla kuşkusuz fotoğraftakinden daha hüzün vericidir şimdi. Acıdır, hiç olmadığı kadar. Dahası hiçbir şairin yazmadığı bir yeni şiiri yazmaya başlamıştır kendi özel defterine…Kentleri, yaşarken öl(dürül)en insanlara benzeten kafaların bu fotoğraftan yansıyan acılı kederi anlamaları, dahası idrak etmeleri olanaksızdır!

Devamı için tıklayınız »

Kalıcı Başlantı:

Perşembenin Gelişi…

2-foto__rafta-haydarpasa.jpg1 Şubat 2012 Çarşamba: Haydarpaşa Tatile Çıktı…III. Napolyon’un (1808-1873) baş”mimar”ı Baron Haussmann, Paris’in imar ve inşasına ilişkin olarak şöyle diyordu: “Fransa’nın başı ve kalbi olan Paris, diğer kentler gibi seçimle gelen belediye meclislerine teslim edilemezdi. Paris yönetimi kentlilere bırakılmayacak derecede önemli; büyük yolların, telgraf tellerinin, her şeyin kendisine varmak istediği, yasaların, kararların, emirlerin, her şeyin kendisinden dağıldığı bir merkezdi.” (Mimarlık, 92/1).

Devamı için tıklayınız »

Kalıcı Başlantı:

kapanan hatlar ve yılkıya çıkarılan atlar üzerine bir mektup denemesi

Alliant_Graphic.jpgII: Wilhelm’den II. Elizabeth’e,Booz. Allen’dan CIA’ya başlıklı yazımızda değinmiştik iyi kötü! Ta 2008’di tarih değil mi?..Haklarını yememek gerek! Adamlar sözlerini tutuyorlar. Boz AltınıHallet gitsin miydi o şirketin adı, yoksa Booz. Allen Hamilton’muydu?!TCDD’ce istenip (!) kendi paramızla (DB hibesi kılıfında) bize hazırladığı “Demiryollarının Yeniden Yapılandırılması” raporunu (1995) unuttuk mu Bozayı’nın, pardon Boz Altını Hallet Hazretleri adlı CIA’cı şirketin!.. Unuttunuz mu?

Devamı için tıklayınız »

Kalıcı Başlantı:

Tren Penceresinden

haydarpasadan-uzaklasma.jpgEline sağlık. Derim ya hep, fotoğraflarının da videolarının da tarihsel bir iş yaptığına gönülden inanırım…Hele günü gelince, nasıl acıklı birer yaşam belgesine, belgeseline; içindeki trenleri yitirmeyen yarının insanına esin kaynağına dönüşeceklerini… Bilir, duyarım gönülden. Bu, son “Haydarpaşa’dan ayrılma-uzaklaşma” filmi de çok yalın ve bir o kadar etkileyici, güzel.

Devamı için tıklayınız »

Kalıcı Başlantı:

TÜNEL düşleri…

Gulveren-Ist.na-bakan-tepe-1-tunel-girisi.jpgAkşama doğru sırtımı güneşe verip yürüdüm. Zaman zaman yaptığım gibi. Demirlibahçe’den, Saimekadın’a, Mamak’a… Sivas’a, Erzincan’a, Erzurum’a Kars’a doğru… Demiryolu kıyısından hep yaptığım gibi. Güneş inmeye yakın geri döndüm. İkindi güneşinin tatlı sıcaklığı giderken sırtımda, dönerken dizlerimde… Düşleri ve düşünceleri de ısıtıp ışıtır mı güneş, diye sordum kendime? Evet, düşleri ve düşünceleri hem ısıtır ışıtır, hem üşütür güneşler. Dönüşte yolum yine o demiryolu “kalıntısı” önüne düşünce düşündüm bunları…

Devamı için tıklayınız »

Kalıcı Başlantı:

Erkin ve Erkin; Önemli…

Feridun-Cemal-Erkin.jpgBir noktaya dikkatinizi çekmek istiyorum. Önemli. Bilen bilir; ama bilmeyen için üzerine düşülmeli. Dünkü Cumhuriyet’te (27 Ağustos) Ertuğrul Kazancı’nın “Emperyalizme Başkaldırı: Büyük Taarruz” başlıklı önemli ve güncel bir yazısı yayımlandı. Bu, adresine ulaşan yazılar klasörüne eklenecek makalede bir nokta dolayısıyla size yazmak gereksinmesi duydum.

Devamı için tıklayınız »

Kalıcı Başlantı:

Gecikmiş Bir Kitap Tanıtma Yazısı: Behiç Erkin’in Hatırat’ı

B.-ErkinHatiratkapak..jpgKimi anılar vardır; bilmeyiz, varlığından haberimiz yoktur. Durur bir yerlerde; günyüzüne çıkacağı günü bekler. Gelir değiştirir hayatımızı, yaşama-yaşanmışa bakışımızı, dahası genelkabullerimizi, kamusal alışkanlıklarımızı; dahası, akışkanlıklarımızı sarsar, ırgalar! Kimi anılar vardır; biliriz, duymuşuzdur; kimi yanlarına az-çok tanıklığımız vardır, yazı-yayın dünyasından. Bekler dururuz, birgün tümüyle elimize, masamıza ulaşacağı günü. Anıların da bekleyeni var mıdır?

Devamı için tıklayınız »

Kalıcı Başlantı:

Dr. Çağatay Üstün’ün Mototrenlere Değin O Güzel Yazısının Anımsattığı (*)

izmit-kentici-mototren.jpgDemiryolu ile ulaşımda “hız ve konfor” konusu, ta cumhuriyet demiryolculuğunun kuruluşundan beri konuşulup, tartışılmıştır. Kurtuluş Savaşı içinde, kendisi ve yanındakileri cepheye taşıyacak trenin “daha hızlı” gitmesini isteyen Mustafa Kemal‘e, ulusal demiryolculuğumuzun kurucu Genel Müdürü Behiç Erkin‘in, “Demiryolunun daha hızlı gitmeye uygun olmadığını, katarın gidebildiğinden daha hızlı yürütülmesi durumunda raydan çıkabileceğini” belirterek karşı çıktığı günlerden başlar. (Bkz.: Ölümünün 40. Yılında Ulusal Demiryolculuğumuzun Kurucusu Behiç Erkin, Demirağlardan Örümcek Ağlarına içinde) 

Devamı için tıklayınız »