Yerel Yöneticiler Demiryolunu Niye İstemezler
09.08.2010 tarihi Milliyet Gazetesinde "Çiğli’de tansiyon giderek yükseliyor" başlıklı bir haber yayınlandı. Okuyucular başlığı görünce "olur böyle şeyler içinde bulunduğumuz ay hava sıcaklığı mevsim normallerinin üzerinde seyrediyor buna nem eklenince de hissedilen sıcaklık 60 derecenin üstüne çıkıyor, tansiyonun yükselmesi normaldir" yorumunu yaptılar. Ancak işin aslı haberin içeriğindeydi. Aliağa Menderes Demiryolu hattı ve Kuşcenneti kentsel dönüşüm ve imar rantının önünü tıkıyormuş.
Çiğli Belediye Meclisi’nde yaşanan Aliağa-Menderes Hafif Raylı Sistem Hattı tartışmasında Bağımsız Meclis Üyesi Önder Özdemir, verdiği soru önergesinde "tren hattının Çiğli’yi ortadan ikiye böldüğünü, bu yüzden hem sosyal yaşamın olumsuz etkilendiğini hem de fiziki gelişim alanlarının yok edildiğini, Çiğli’nin denizle buluştuğu kıyı şeridinde yıllardır bakım çalışması yapılmadığını, Büyükşehir Belediyesi’nin, Çiğli- Karşıyaka sınırına inşa ettiği Tren Bakım Atölyesi’nin de bölgedeki imar sıkıntısını ikiye katladığını, Çiğli Belediye Başkanı Metin Solak’ı, konuyla ilgili sorumluluk sahibi gibi davranması gerektiğini, Çiğli’nin denizle buluştuğu kıyı şeridi, Mavişehir’den başlayarak Kuşcenneti’ne kadar bilinçli şekilde köreltildiğini, İzmir’in en değerli arazileri, yanlış imar politikaları nedeniyle kullanışsız hale getirildiğini, Aliağa-Menderes hattının Çiğli kısmının yer üstünden geçmesi, Tren Bakım Atölyesi’nin değerli bir araziye kurulması ve sahil hattına yıllardır bakım yapılmamasının tesadüf olamayacağını, bu bölgedeki arsaları tek tek toplamaya başladıklarını, yakında tüm araziler elimizden gidecek ve şimdi değersiz gösterilen yerler İzmir’in en pahalı alanları haline gelecek, buna "dur" demeliyiz. Büyükşehir’e baskı yaparsak hattı yeraltına aldırabiliriz, Sayın Başkan gerekirse koltuğunuzu rayların üzerine koyun." dedi.
Çiğli Belediye Meclisi’nde konu üzerine görüşlerini belirten AKP Meclis üyesi Sıddık Soysal da "Çiğli’nin yanlış imar planlamalarına kurban edildiğini, Çiğli’nin mavi körfezle buluşmasına engel olunduğunu, diğer kentler gibi gelişmenin hakları olduğunu, önümüzün tıkamaması gerektiğini" ifade etmiştir.
CHP’li Çiğli Belediye Başkanı Metin Solak da "Bugünkü imar planları 45-50 yıl öncesine ait, Çiğli’nin geri bırakıldığını her fırsatta ifade ettim, Ayrıca Kuşcenneti’ne kadar sahil şeridi SİT, dört tane kuş konacak diye her yeri SİT yapmışlar, bu işler, koltuğumu rayların üzerine koymamla çözülecekse evdeki oturma grubumu getirip koyayım." demiştir.
Görüleceği üzere dönüşüm projelerine sınırsız destek olmak, SİT kararlarını beğenmemek, kent içinde demiryolunu istememek konularında siyasi parti ve görüş farkı bulunmamaktadır.
Hatta CHP’li belediye başkanı "buraya dört tane kuş konacak diye SİT alanı ilan etmişler" şeklinde bir yaklaşımda bulunma cesaretinde bile bulunmuştur. Bizde Çiğli sınırları içinde olan Kuşcenneti üzerine bilgi sahibi olunması için T.C. EGE ÜNİVERSİTESİ Tabiat Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi’nin İzmir Kuşcenneti’nin Milli Park ilan edilmesi amacıyla 1.05.2000 tarihinde yaptığı basın açıklamasının metnini burada bir kez daha yayınlamakta fayda görmekteyiz.
T.C. EGE ÜNİVERSİTESİ Tabiat Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi SAYI : B.30.2.EGE.O.1.F.00.00 Bornova – İZMİR KONU : İZMİR KUŞCENNETİ MİLLİ PARK İLAN EDİLMELİDİR 11 / 05 / 2000
BASIN AÇIKLAMASI
İZMİR KUŞ CENNETİ MİLLİ PARK İLAN EDİLMELİDİR. İZMİR KUŞ CENNETİNE YAZIK OLMASIN!
İzmir Kuşcenneti’nde 52 Familya’ya dahil 211 kuş türü yaşamakta ve bunlardan 57 tür kuluçkaya yatmaktadır. Tüm yıl boyunca gözlenen 211 kuş türünün; 63’ü yerli, 54’ü yaz göçmeni, 47’si kış göçmeni ve 30 tür de transit olarak buradan geçmektedir. İzmir Kuşcenneti’nde Avrupa’da soyları azalmakta olan Tepeli Pelikan, Küçük Karabatak ve Küçük Kerkenez’in üremesi ve barınması buraya uluslararası önem kazandırmaktadır. İzmir Kuşcenneti’nde kuşların yanında 3 kurbağa, 14 sürüngen yaşamakta, memelilerden de Yaban Domuzu, Çakal, Tilki, Porsuk, Tavşan, Sansar, Gelincik, Yaban Kedisi, ve Kokarca gözlenmekte olup ayrıca 308 bitki türü de vardır. İzmir Kuşcenneti’nin merkezi kısmındaki Üç Tepeler yöresinde İ.Ö. 352 yılında Pers Amirali TACHOS tarafından kurulmuş LEUCAE antik şehir kalıntılarının bulunması kuş cennetine kültürel değer kazandırmaktadır. İzmir Kuşcenneti’nin doğal ve kültürel zenginliklerini gelecek nesillere bozulmadan aktarabilmek için, 1985 yılında Kültür Bakanlığı tarafından Doğal ve Arkeolojik SİT ALANI, 1998 YILINDA da Çevre Bakanlığınca RAMSAR alanı ilan edilmiştir. Orman Bakanlığı da Kuş Cennetini Milli Park ilan etmek için 1996 yılında başlattığı çalışmaları ilgili 7 Bakanlıktan (Turizm, Çevre, Milli Savunma, Kültür, Tarım ve Köyişleri, Bayındırlık ve İskân Bakanlığı ile Tekel’den sorumlu Devlet Bakanlığı) OLUR görüşü alarak tamamlamıştır. Kültür ve Çevre Bakanlığı tarafından en yüksek koruma statüsü ile korunmaya çalışılan İzmir Kuşcenneti Milli Park ilan edilmesiyle 3. koruma statüsüne kavuşmuş olacak ve sonuçta burayı yapılaşmaya açmak isteyenlere karşı daha iyi korunabilecek ve gelecek kuşaklara bozulmadan devredilebilecektir.
|
Milliyet gazetesinde çıkan bu haber üzerine İzmir’de duyarlı bir vatandaş Belediye başkanı ve Meclis üyelerinin kent içinden geçen demiryoluna karşı gösterdikleri tepkileri neden 6 şeritli otoban’a karşı göstermediklerini yazılı olarak Belediye’ye sormuştur. Belediyeden bu konuda gelecek olan açıklamada sitemizde yayınlanacaktır.
Çiğli Belediye Başkanlığına ÇİĞLİ/İZMİR 09.08.2010 tarihli Milliyet Gazetesinin Ege ekinde, "Çiğil’de Tansiyon Giderek Yükseliyor" başlığı altında yayımlanan haberden gerek Belediye Başkanı gerekse bağımsız üye ve AKP li üye tarafından Aliağa Menderes Demiryolu projesine karşı ayrıca Kuş cennetine yönelik sarf edilen ifadeler bir demiryolu sevdalısı ve çevre dostu vatandaş olarak beni derinden üzmüştür. Demiryolu ulaşımı sosyal devletin bir gereği ve toplu ulaşımın omurgasıdır. Bu nedenledir ki demiryolu sistemine ve dünya harikaları arasında gösterilen kuşcennetine karşı yönelttiğiniz eleştiriler ve alınmış SİT kararlarına yaklaşımınız karşısında dehşete kapıldım. Doğa çevre ve toplu ulaşım karşıtlığında tüm partilerin elele verdiğini görmek bunlara sosyal demokrat bir partininde katılması beni endişeye sevk etmiştir. Umarım yanılmışımdır yada haber içeriği yanlıştır. Konunun açıklığa kavuşması için aşağıda sizlere yönelttiğim sorularıma vereceğiniz yanıtları merakla beklemekteyim. Saygılarımla. 11.08.2010 Ömer Tolga Sümerli e-posta adresim: omertolgas@gmail.com SORULARIM: http://www.milliyet.com.tr/cigli-de-tansiyon-giderek-yukseliyor/ege/haberdetayarsiv/09.08.2010/1273712/default.htm link adresinde "Çiğli’de Tansiyon Giderek Yükseliyor" başlığı altında yayınlanan haber esas alınarak hazırladığım sorularım.
|
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Yazar: kentvedemiryolu